İmralı’daki tecrit Alman meclisinin gündemine taşındı
Sol Parti, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın tutsak edildiği İmralı cezaevinde tecridin varlığını kabul eden CPT’nin raporları Federal Alman Meclisi’nin gündemine taşıdı.
Sol Parti, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın tutsak edildiği İmralı cezaevinde tecridin varlığını kabul eden CPT’nin raporları Federal Alman Meclisi’nin gündemine taşıdı.
Avrupa Konseyi’ne bağlı İşkenceyi Önleme Komitesi (CPT), 2019 yılında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın tutsak edildiği İmralı adasındaki cezaevine yaptığı ziyarete dayalı olarak hazırladığı raporu geçtiğimiz Ağustos ayında açıklamıştı.
İmralı’da tecridin sürdürdüğüne dikkat çeken rapora karşı Avrupa Konseyi ve batılı ülkelerin harekete geçmemesi üzerine Almanya’nın muhalefet partilerinden Sol Parti, hazırladığı bir soru önerisiyle konuyu Federal Meclis’in gündemine taşıdı.
Sol Parti milletvekili Gökay Akbulut’un öncülüğünde hazırlanan soru önerisinde Angela Merkel’in başbakanlığındaki federal hükümetin CPT’nin “tecrit İmralı’da kalıcı hale geldi ve 2016 yılındaki uyarısına rağmen hala değişlik yok” tespitine dair ne düşündüğü soruldu.
Özellikle de İmralı’da engellenen avukat ve aile ziyaretlerine dikkat çekilen soru önerisinde Merkel hükümetine şu soru yöneltildi: “Türk hükümet temsilcileriyle yaptığınız görüşmelerde İmralı cezaevinin koşulları da gündeme geliyor mu?”
Soru önerisinde CPT’nin 5 Ağustos 2020 günü açıkladığı 29 sayfalık raporunu da ek olarak gönderen Sol Parti’ye, Merkel hükümeti yetkililerinin önümüzdeki hafta yazılı veya sözlü yanıt vereceği öğrenildi. Konun muhatabı olarak da Adalet Bakanlığı veya Dışişleri Bakanlığı olduğu için her iki bakanlıktan bir ismin soru önerisini yanıtlaması bekleniyor.
CPT: İMRALI’DA TECRİT KALICI HALE GELDİ
Avrupa Konseyi üyesi 47 ülkedeki cezaevi koşulları ve insanlık dışı uygulamaların olup olmadığını inceleyen İşkenceyi Önleme Komitesi söz konusu raporunu 2019 yılında İmralı’ya yaptığı ziyaretin ardından hazırlamıştı.
İmralı’da bulunan tutsaklara uygulanan cezaevi sisteminde, 2016’daki benzer bir ziyaretten bu yana herhangi bir “iyileşme” olmadığı belirtilen raporda Öcalan ve diğer üç tutsağın hala haftada ancak altı saat bir araya gelebilmelerine izin verildiğine dikkat çekilmişti.
Ayrıca iki kişi olarak bir araya gelme süresinin, haftada üç saat olduğu, buna karşın günlük açık hava egzersizleri sırasında bir araya gelmenin yasak olarak kalmaya devam ettiğini vurgulayan CPT, bu raporunda “Sonuç olarak tüm tutuklular, çoğu zaman tecride tabi tutuluyorlar” tespitini yapmıştı.
Son yıllarda Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile aile ziyaretlerinin neredeyse hiç mümkün olmadığını, avukatların görüşme taleplerinin de 2019’dan beri reddedildiğini hatırlatan CPT, İmralı’daki tutsaklara uygulanan tutukluluk rejiminin tamamen gözden geçirilmesini istemişti.