Özgürlük Hareketi bir ‘emek kahramanını’ yitirdi

Kürt Özgürlük Hareketinin çıkışından itibaren mücadele içinde yer alan ve 40 yıl boyunca kesintisiz mücadele yürüten Hasan Sidar, tedavi gördüğü Luzern’de yaşamını yitirdi. Sidar, memleketi Pazarcix’a uğurlandı.

1978’den beri Kürt Özgürlük Hareketi içinde olan Hasan Sidar, tedavi gördüğü İsviçre’nin Luzern kentindeki hastanede yaşamını yitirdi. Sidar’ın cenazesi, doğduğu köy olan Mereş’ın Pazarcix ilçesine bağlı Musolar köyünde toprağa verildi.

Sidar için İsviçre’nin Zürih kentinde bir uğurlama töreni yapıldı. Sidar ailesini, İsviçre Demokratik Kürt Konseyi (CDK-S) ve İsviçre Kürt Kadın Hareketi (YJK-S) ve bütün bileşenler, meclis eşbaşkanlar ve yüzlerce insan yalnız bırakmadı. İlk olarak dini merasim yapıldı. Merasim, KNK üyesi Pir Ali Matur ile İsviçre Alevi Birlikleri Başkanı Pir Binali Sağlam tarafından yürütüldü.

1978’DEN SON NEFESİNE KADAR EMEK VERDİ

Dini törenin ardından ise uğurlama töreni gerçekleştirildi. Saygı duruşuyla başlayan törende ilk konuşan Kürt siyasetçi Serhad Agirî, Hasan Sidar’ın mücadelesine değinerek “Hepimiz gelip geçiyoruz. Hasan Sidar sıradan biri, sıradan bir kişilik değildi. Onunla çalışmak, onunla tanışmak bize nasip oldu. Onun gururunu yaşıyoruz. 1978’den 2023’e kadar 45 yıllık bir mücadele çınarıydı. Mücadelenin her alanında bulundu. Bulunduğu her yerde iz bırakan bir yoldaşımızı yitirdik. O duruşuyla, yoldaşlığıyla, fedakarlığıyla, emeğiyle örnek bir arkadaşımız oldu. Bu yaşamda en önemli şey emektir. Hasan Sidar emeğiyle herkese örnek oldu. Bir fedakarlıktan söz edeceksek onun yaşamına bakmamız gerekir. O mücadele tarihimize adını altın harflerle yazdırdı. O, mücadele arkadaşlarına söz vermişti, son nefesine kadar sözünün arkasında durdu” dedi.

'MÜCADELE BAYRAĞINI ASLA BIRAKMAYACAĞIZ

CDK-S Eşbaşkanı Selma Sürer de Hasan Sidar’ın emekçi yönüne değinerek, “Heval Hasan buraya geldi ama ülke gerçekliğinden, şehitlere bağlılığından asla vazgeçmedi ve yaşamının sonuna kadar bu uğurda mücadele etti. Bize bıraktığı mücadele bayrağını asla yerde bırakmayacağız” dedi.

‘SADECE KARDEŞİM DEĞİLDİ’

Hasan Sidar’ın Abisi Ali Sidar ise güçlükle yaptığı konuşmada katılanlara teşekkür ederek sözlerine başladı. Hasan Sidar’ın sadece kardeşi olmadığını belirten Ali Sidar, “O benim küçüğüm. Biz sadece kardeş değildik. O benim çocuğum, mücadele arkadaşım, bana hayat veren biriydi. O aynı zamanda halkının bir emekçisiydi” dedi.

‘BİZE YOLDAŞ OLDU, ÖRNEK OLDU’

YJK-S adına Dilan Çetinkaya da yaptığı konuşmada “PKK sonu gelmemiş bir roman, bir şiir. Bu romanın, bu şiirin en önemli kelimesini yoldaşlık olarak tanımlarsak Hevalê Hasan tam da onu ifade ediyor. Bize büyük bir miras bıraktı. O mücadelesiyle bize örnek oldu ve bundan sonrada örnek olmaya devam edecek” dedi

‘O BİR KURDISTAN ROMANIDIR’

Hasan Sidar’ın mücadele arkadaşları da söz alarak onunla olan yaşanmışlıklarına dair konuşmalar yaptı. En son Hasan Sidar’ın 1980 Askeri cuntası döneminde tutuklanan ve cezaevinde birlikte kaldığını mücadele arkadaşı Mehmet Ali Hoca, şunları anlattı: “Hasan arkadaşla 1983 Mersin cezaevinde tanıştık. Tam 40 yıldır mücadele ediyoruz. O bir emek kahramanıydı. O bir Kurdistan romanıdır. Her şehit bir değerdir. Her şehidin kendine has özellikleri vardır. İşte o şehitlere, yoldaşlarına verdiği sözün sadık temsilcisidir. Eğer bizler onun bıraktığı mücadeleye sahip çıkacaksak, onu anlamalıyız. Onun uğruna bütün yaşamını geçirdiği mücadeleye daha aktif kayılmalıyız” dedi.

HASAN SİDAR KİMDİR?

1960 yılında Mereş’ın Pazarcix ilçesine bağlı Musolar köyünde biri kadın 4 erkek kardeşten biri olarak emekçi bir ailede dünyaya gelir. Mereş Katliamından sonra Kürt Özgürlük Mücadelesiyle tanışır. Bese Anuş’un içinde olduğu grup içerisinde faaliyet yürütür. 12 Eylül 1980 askeri faşist cunta döneminde tutuklanır. Mereş, Mersin, Dilok ve Adana hapishanelerinde kalır. 1986 Haziran’ında tahliye olur. 1989 yılında yurtdışına çıkar ve İsviçre’ye yerleşir. Burada da hiç ara vermeden çalışmaların içinde olur. Onu tanıyanların deyimiyle emek kahramanı olan Sidar 3 yıldır sağlık sorunları nedeniyle tedavi görüyordu.