FED-KURD Nav-Berlin’e polis baskınını kınadı

Nav-Berlin’e polis baskınının Kürt halkının demokratik mücadelesini ve örgütlenme hakkını doğrudan hedef aldığını vurgulayan FED-KURD, Alman hükümeti ve yetkililerini Kürt halkının meşru demokratik haklarına saygı göstermeye çağırdı.

Doğu Almanya Özgür Kürdistanlılar Federasyonu (FED-KURD), Almanya’nın başkenti Berlin’de Demokratik Kürt Toplum Merkezi'ne yapılan saldırıyı, yaptığı yazılı bir açıklama ile kınadı.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“9 Ekim Uluslararası Komplosu’nun yıl dönümüne yaklaşırken, Kürt halkı ve milyonlar, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için taleplerini güçlü bir şekilde dile getirmeye devam etmektedir. Bu kritik dönemde, Almanya’nın başkenti Berlin’de bulunan Demokratik Kürt Toplum Merkezi’ne (Nav-Berlin) yönelik gerçekleştirilen baskını şiddetle kınıyoruz. Kürt halkının özgürlük, barış ve demokrasi taleplerine karşı gerçekleştirilen bu saldırıyı kabul etmemekle birlikte, Almanya’nın Kürt halkını kriminalize eden politikalarına derhal son vermesi gerektiğini vurguluyoruz.

Almanya, 31 yıldır Kürt halkının örgütlenme hakkını yasaklamakta ve demokratik taleplerini sistematik olarak kriminalize etmektedir. Bu yaklaşım, Türk devletinin Kürt halkına karşı uyguladığı baskı ve tecrit politikalarına paralel bir çizgi izlemekte olup kabul edilemez. Ancak Kürt halkı, baskılar karşısında geri adım atmayacak ve demokratik hak ve özgürlük taleplerinden asla vazgeçmeyecektir.

Berlin'de faaliyet gösteren Nav-Berlin Demokratik Kürt Toplum Merkezi’ne yönelik hukuksuz baskın, bu kriminalizasyon politikalarının somut bir örneğidir. Hiçbir hukuki dayanağı olmayan, arama belgesi olmadan gerçekleştirilen bu baskın, Kürt halkının demokratik mücadelesini ve örgütlenme hakkını doğrudan hedef almıştır. Alman polisi, bu keyfi uygulamalarla demokratik hakları ihlal etmiş ve baskıcı bir tutum sergilemiştir.

Almanya’nın bu tutumu, uluslararası komplonun yıl dönümüne yaklaşan bu süreçte, demokratik değerler ve evrensel insan hakları ilkeleriyle ciddi bir çelişki içindedir. Alman devleti, bu politikalarıyla kendi yasalarını ve Avrupa Birliği'nin temel ilkelerini ihlal etmektedir. Avrupa Birliği'nin bu konuda sessiz kalması ve Almanya’nın Kürt halkına yönelik baskıcı tutumu, Türk devletinin uyguladığı tecrit politikalarına hizmet etmektedir.

Bu bağlamda, Alman hükümeti ve yetkililerini, evrensel ve demokratik değerlere uygun hareket etmeye, Kürt halkının meşru demokratik haklarına saygı göstermeye ve Kürt kurumlarına yönelik hukuksuz polis baskınlarına derhal son vermeye davet ediyoruz.

Kürt halkı olarak, uluslararası komplonun 26. yılında Önder Abdullah Öcalan etrafında daha güçlü bir dayanışma ve birlik sergileme kararlılığındayız. Demokratik haklarımızı, kurumlarımızı ve değerlerimizi savunmaya devam edeceğiz. Bu süreçte halkımızı, Önder Apo'ya sahip çıkmaya ve özgürlük mücadelesini daha güçlü bir şekilde desteklemeye çağırıyoruz.”