OPCW önünde 355. gün: Devletlerden değil halklardan beklentiliyim

Xoşnav Ata, OPCW önündeki adalet arayışının 355. gününde devletlerden değil halklardan beklentisi olduğunu ifade etti; “Kürt halkı ve Kürt halkının dostları olarak sesimizi birleştirelim, kimyasal silahlara karşı duralım” diyerek çağrıda bulundu.

Türk devletinin gerillaya karşı kimyasal silahla düzenlediği saldırılara karşı Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nün (OPCW) soruşturma yürütmesini talep eden Xoşnav Ata’nın 5 Ağustos 2022 tarihinde OPCW önünde başlattığı eylemi 355’inci gününde.

Kimyasal saldırılar nedeniyle Mihriban ve Gülperin adlı 2 yeğeni katledilen Ata,  Türk devletinin 2021 Garê savaşından bu yana uluslararası alanda savaş suçu kabul edilen kimyasal silahları kullandığını hatırlatarak, buna rağmen uluslararası devletlerin sessizliğine tepki gösterdi.

‘DEVLETLERDEN DEĞİL HALKIMIZDAN UMUTLUYUZ’

Ata, şunları belirtti: “Kimyasal silah kullanımı savaş suçudur, yasaklanmıştır. 193 kapitalist devlet tarafından kurulmuştur OPCW. Bu devletler kendi çıkarları doğrultusunda hareket ediyorlar. OPCW de bu devletlerin çıkarlarını gözden geçiriyor. Kurdistan’ı 24 Temmuz 1923’te Lozan Antlaşması’yla dört parçaya bölen devletlerdir bunlar. Kürtlerin başına getirilen her türden katliam, parçalanma, asimilasyonla her şeyin önünü açtılar. Şu anda Kurdistan’da yürütülen savaşta bütün bunların eli vardır. Bundan dolayı umudumuz halkımızdır, bu devletler değildir. Kürt halkı olarak birliğimizi oluşturalım. Fikir ve düşüncelerimiz farklı olabilir; Kurdevari temelde bir araya gelebilmeli, Kürt halkı için bir çözüm bulmalıyız. Tek renk, tek ses olarak dünyaya kendimizi duyurabilmeliyiz.”

‘DEVLETLER KÜRT HALKININ DOSTU DEĞİL’

Xoşnav Ata, OPCW’nin, herhangi bir devletin başvurması halinde Kurdistan’da kimyasal kullanımına dair araştırma için harekete geçebileceğini belirtmesi konusunda ise şu değerlendirmeyi yaptı: “Kürtler halk olarak çoktur ama devletleri yoktur. Bu nedenle kimyasal kullanım suçuna karşı harekete geçecek bir devlet yoktur. Devletler Kürt halkının dostu değil. Devletler kendi çıkarlarına göre hareket ediyor, halkların çıkarlarına göre değil. Bu yüzden Kürt halkı kimyasal silaha maruz kaldığı zaman kendilerini sorumlu görüp, gidip araştırma yapma gereği duymuyorlar.”

Avrupa halklarına da çağrıda bulunan Ata, “Avrupa halkı çok duyarlı ve bilinçlidir. Kürt halkını unutmaması gerekir. Kürt halkının da Avrupa halkları kadar yaşam hakkı vardır. Kürt halkının toprakları işgal edilmiş. Devletlerden değil, halklardan beklentim vardır. Kürt halkı ve Kürt halkının dostları olarak sesimizi birleştirelim, kimyasal silahlara karşı duralım” dedi.