Paris/Drancy'de anma: Özgürlük Gerillası Kemallerin ruhuyla direniyor

14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu Şehitlerinin anıldığı Paris’te bir konuşma yapan Zübeyir Aydar, herkesin özgürlük hamlesine 14 Temmuz sorumluluğuyla yaklaşmasını istedi ve bu ruhla direnen Kurdistan Özgürlük Gerillasını selamladı.

14 TEMMUZ DİRENİŞİNİN 42. YIL DÖNÜMÜ

Fransa'nın başkenti Paris'in Drancy banliyösünde bulunan Drancy Kürt Kültür Derneği'nde 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu Direnişi'nin 42. yılı münasebetiyle anma gerçekleştirildi. 

Drancy Kürt Kültür Derneğinde yapılan anmaya KNK Üyesi Zübeyir Aydar, KCDK-E Eşbaşkanı Zübeyde Zümrüt, Şehit Aileleri, Barış Anneleri ve Kurdistanlılar katıldı. 

Anma 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu eyleminde şehit düşen Mehmet Hayri Durmuş, Kemal Pir, Akif Yılmaz ve Ali Çiçek şahsında tüm devrim şehitleri anısına saygı duruşu ile başladı. Saygı duruşunun ardından Mehmet Hayri Durmuş, Kemal Pir, Akif Yılmaz ve Ali Çiçek'in mücadele çizgisi ve Amed zindanındaki direnişleri anlatıldı.

Daha sonrasında söz alan Zübeyir Aydar, konuşmasına 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu Direnişinde şehit düşen Mehmet Hayri Durmuş, Kemal Pir, Akif Yılmaz ve Ali Çiçek'i anarak başladı. 

KDP KENDİ SONUNU HAZIRLIYOR

Türk devletinin 100 yıldır soykırım yaptığını, bugün de Başûr'da yapılan işgal ve ilhak saldırılarının soykırım konsepti ile ilgili olduğunu belirten Zübeyir Aydar; Türk devleti ile ortak hareket eden KDP'nin Kürt halkının çıkarlarına göre hareket etmediğini, büyük bir gaflet içerisinde olduğunu söyledi. Aydar, bundan 7 sene önce Başûr'da yapılan bağımsızlık referandumunu hatırlatarak, “Erdoğan o zaman Başûr halkını ambargoyla, açlıkla tehdit etti. Barzani Ailesi şunu iyi bilmelidir ki, Türk devletinin sorunu PKK ile değildir, Kürt halkıyladır. Türk devleti Kürt soykırım gerçekleştirene kadar durmayacaktır. Türk devleti ile ortaklık yapan KDP kendi sonunu hazırlıyor. Kurdistan meselesi partiler üstüdür. Halkımızın değerlerini Şengal'de, Rojava'da nasıl savunduysak her yerde sonuna kadar aynı şekilde sonuna kadar savunacağız” diye konuştu.

ÖNDER APO KURDUĞU HAREKET İLE ULUSALLAŞTI, FELSEFESİ İLE EVRENSELLEŞTİ

Kurdistan'da birçok siyasi yapının geliştiğini ancak hiçbirinin yerellikten öteye geçemediğine işaret eden Aydar, “Önder Apo, çıkışı ile Kurdistan'daki literatürü değiştirdi. Bakur, Başûr,Rojava, Rojhilat ve ülke dışında bir bütün örgütlenen hiçbir siyasi yapı bugüne kadar olmamıştı. Önder Apo, Kurdistan Devrimi anlayışına yeni bir literatür getirdi. Önceden her siyasi parti yaşadığı bölgeyi Kurdistan olarak belirtiyordu. Diğer bölgeler için mücadele etmiyordu. Bir Bakurlu için Bakur Kurdistan'dı, bir Başûrlu için Başûr Kurdistan'dı. Bu Rojava ve Rojhilat içinde geçerli. Önder Apo, Kurdistan dört parça değildir, ülkemiz tektir; Kurdistan'dır" dedi. Önder Apo kurduğu hareket ile ulusallaştı. Bugün ise felsefesi ile evrenselleşti” ifadelerini kullandı.

GERİLLA 14 TEMMUZ RUHU İLE DİRENİYOR

Bugün Kurdistan Özgürlük Gerillası’nın Medya Savunma Alanlarında Kemallerin, Hayrilerin, Akiflerin, Ali Çiçeklerin ruhuyla direndiğini vurgulayan Aydar, şöyle devam etti: “14 Temmuz ruhu ile direniyor. İki senedir Girê FM'de bu ruh ile büyük bir irade ile direniyor. Büyük bir inanç, fedai ruh ortaya koyuyor. Metîna, Zap, Avaşîn, Xakurkê, Heftanîn'de de aynı şekilde büyük bir direniş var. Gerilla büyük bir fedakârlık ile halkımızın değerlerini savunuyor. Geçtiğimiz günlerde Sayın Murat Karayılan'ın bir açıklaması vardı; "Kürtler avukatsız bir millettir, devrimimiz direnişimiz de böyle yapılmak isteniyor. Sesimiz duyulmuyor, sadece özgür basında yer buluyoruz", demişti. Bizler bu büyük direnişin filmini yapabiliriz, romanını yazabiliriz. Dünyadaki bütün devrim hareketleri tarihine baktığımızda bu böyledir. Gerilla bizden mal, mülk istemiyor, halkımızın sesini duymak, halkımızın bizimle birlikte olmasını istiyoruz, diyorlar. Bizlerin bu büyük değerlere sahip çıkması gerekiyor. Buradan, bu salondan, gerillayı selamlıyoruz, onların yanlarında olduğumuzu belirtiyoruz.

ÖNDER APO'YU ÖZGÜRLEŞTİRECEĞİZ, ONUNLA BİRLİKTE ÖZGÜRLEŞECEĞİZ

Önder APO ve binlerce yoldaşımız tutsaktır. Önder Apo, 26 yıldır ağır bir tecrit altındadır, 40 aydır kendisinden hiç bir haber alamıyoruz. Bu gerçekliği hiç bir zaman unutmamalıyız. Binlerce yıllık Kurdistan tarihine baktığımız zaman hiçbir lider Kürt halkını bu şekilde ayağa kaldıramamıştır. Önder Apo'nun gerçekliği budur. Bugün en büyük görevimiz Önderliğimizi düşmanın elinden almaktır. Özgürlük Hamlesine hepimizin bu sorumlulukla yaklaşması gerekiyor. Bu, tarihsel bir sorumluluktur.

Bir kez daha başta Önder Apo'yu ve zindanlarda, mevzilerde direnen gerillayı selamlıyoruz ve diyoruz ki; "Ey Serok Apo seni özgürleştireceğiz, seninle birlikte özgürleşeceğiz.”

Zübeyir Aydar'ın konuşmasından sonra Şehit Anneleri ve halkın konuşmaları ardından anma son buldu.