Roma’da: İtalya hükümeti ve Avrupa Konseyi gerekli adımları atmalı

Abdullah Öcalan’a Özgürlük Kürt Sorununa Çözüm Hamlesi kapsamında İtalya’nın başkenti Roma’da basın açıklaması yapıldı. Açıklamada Kürt halk önderinin özgürlüğünün önemi vurgulandı, İtalya hükümetine çağrı yapıldı.

İtalya’da 25 farklı kentte Uluslararası Komplo’nun yıl dönümünde Abdullah Öcalan’a Özgürlük Kürt Sorununa Çözüm Hamlesi kapsamında basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamaları parlamenter, senatör, sanatçı, yazar, sendikacı, gazeteciler, yerel yöneticiler ve sivil toplum örgütü temsilcileri öncülüğünde gerçekleşti.

Roma’daki “Abdullah Öcalan’a Özgürlük Kürt Sorununa Çözüm” hamlesinin basın açıklaması Largo Corrado Ricci (Fori İmperiale) meydanında yapıldı.

Moderatörlüğünü Demokrasi için Araştırma ve Geliştirme Merkezi Üyesi Avukat Michela Arricale’nin yaptığı basın açıklamasına İtalya eski senatörü ve Zamanı Geldi-Abdullah Öcalan’a Özgürlük Komitesi Sözcüsü Giovanni Russo Spena, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın İtalya’da iken avukatlığını yapan Arturo Salerni, Roma 8. Belediyesi Başkanı Ciaccheri, İtalyan Partizanlar Ulusal Birliği (ANPİ) Genel Sekreteri Fabrizio De Sanctis, Kürt Halk Önderi için Dışişleri Bakanlığına soru önergesi veren İtalyan Cumhuriyet Senatörü Tino Magni, ARCI Roma Başkanı Vito Scalisi, CUB sendikası Genel Sekreteri Antonio Amoroso, COBAS Sendikalar Konfederasyonu Üyesi Osvaldo Guiliano ve NOBavaglio ağı üyesi Gazeteci Nicola Lombardozzi konuştu.

AVUKAT ARRICALE: ABDULLAH  ÖCALAN’IN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN ZAMANI GELMİŞTİR

Basın açıklamasının moderatörlüğünü yapan Demokrasi için Araştırma ve Geliştirme Merkezi üyesi Avukat Michela Arricale, “Bugün İtalya’nın farklı şehirlerinde eşzamanlı olarak Önder Abdullah Öcalan’a komployu kınamak için buradayız. 1999’dan beri, Yaklaşık 25 yıldır İmralı cezaevinde tutuklu bulunan Önder Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünün zamanı gelmiştir. Yaklaşık 25 yıldır tutuklu bulunması tamamen hukuk dışıdır. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir hukuka uygun olmayan bir durumdur. Bu durumu kesinlikle kınıyoruz. Bu, hepimizin mücadelesi olan Kürt halkının mücadelesine dayanışmamızı katmak için seve seve katlandığımız en ufak bir sıkıntıdır. Çünkü özgürlük ve adalet olmadan, siyasi bir çözüm olmadan, Kürt halkı için Ortadoğu'da kalıcı bir barış olmayacaktır” dedi.

SPENA: ABDULLAH ÖCALAN’IN BİZE İLETTİĞİ MESAJI UNUTMAMALIYIZ

Sonrasında konuşan Giovanni Russo Spena, “Abdullah Öcalan’ın özellikle İtalya’ya gelişi ile başlattığı yolculuğu, barış ve özgürlük yolculuğu çok önemli ve değerliydi. Elbette ki Önder Öcalan’ın bize ilettiği mesajı unutmamamız gerekir. Özellikle Kürt halkının bütün dünya için, dünyanın barış ve özgürlüğü için İŞİD’e karşı verdiği mücadele bizim için çok çok önemlidir. Bu nedenle Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü ve Kürt meselesinin siyasal çözümü önemlidir” ifadesini kullandı.

AVUKAT SALERNİ: HÜKÜMET VE AK GÖREVİNİ YAPMALI

Abdullah Öcalan’ın İtalya’da iken avukatlığını yapan Arturo ise konuşmasında Abdullah Öcalan’ın İtalya’ya geldiğinde edindiği haklara değindi. Avukat Salerni uluslararası kurumların ihmaline değinerek, şunları belirtti: “Bu ihmalin, bu gecikmelerin aşılmasını, İtalyan Parlamentosu'nun iki kanadından, hükümetten, Avrupa ve uluslararası düzeyde tutsak Abdullah Öcalan’ın temel haklarını tanımasını istemek anlamında kendini ifade etmesini istiyoruz; çünkü Abdullah Öcalan’ın durumunda tutuklulukla ilgili tüm uluslararası ve Avrupa standartlarının ihlal edildiği, 24 yıldır tecrit koşullarında yaşadığı ve bunun insanlık dışı ve aşağılayıcı bir muamele olduğu için Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı olduğu söylendi. Ama hepsinden önemlisi, Abdullah Öcalan figürüne sadece Türkiye'de değil, İran, Suriye ve Irak'ta yaşayan bir halkın temsilcisi olarak bakarak bir sorun ortaya koyuyoruz. Çünkü Avrupa sınırlarında böylesine çatışmalı, zor bir durum. Avrupa sınırlarındaki birçok çatışma durumuna, birçok açık batağa, en hafif deyimiyle vahşet batağına katılmaktadır. İleri görüşlü bir politika bunu göze alamaz. Bu nedenle Abdullah Öcalan'a özgürlük talep etmeye devam ediyoruz ve edeceğiz.”

İtalyan partilerine ve hükümetine seslenen Avukat Salerni, “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Avrupa Konseyi nezdinde gerekli adımların atılması gerekir. Artık zamanı gelmiştir. Abdullah Öcalan’a özgürlük” dedi ve şunları ekledi: “Yaklaşık 25 yıldır tutuklu bulunan ve özellikle son üç yıldır ağırlaştırılan tecrit, kesinlikle hukuk dışıdır. Bütün partilerin bu konuda girişimde bulunması gerekir. Abdullah Öcalan çok önemli bir isim. Abdullah Öcalan yeni bir hayat ve yeni bir ülke sunuyor. Kapitalist moderniteye karşı demokratik bir hayat sunuyor.”

CIACCHERI: İTALYA’NIN SORUMLULUĞU VAR

Roma 8. Belediyesi Başkanı Ciaccheri ise konuşmasında, “Son yıllarda İtalya'nın dört bir yanındaki yerel yöneticiler Abdullah Öcalan davasına olan ilgilerini hiç azaltmadılar. Hatta pek çok yönetim, Arturo'nun benden önce ve Giovanni'nin de İtalyan ve uluslararası hukuk açısından çok iyi açıkladıkları hususları haklı çıkarmak için gerekli bir unsur olarak Abdullah Öcalan'a fahri vatandaşlık onurunu tanımak istedi. Ancak bir başka unsuru da hesaba katmak gerekirse, bu davanın dış politika konularını aşan bir dava olmadığı, tarihimizin ağlarına girdiği bilincidir. İtalya'nın Türk, Kürt ve Orta Doğu bağlamında oynadığı rolün tüm karmaşıklığı ve bu kentin hissetmesi gereken özel bir ulusal sorumluluğun olduğunu bilmemiz gerekir” ifadelerini kullandı.

GUILIANO: FİKİRLERİ DENİZLERİ AŞTI

Daha sonra söz alan COBAS Sendikalar Konfederasyonu Üyesi Osvaldo Guiliano, “Milyonlarca Kürt ve Kürt siyasi hareketi Abdullah Öcalan’ı kendi siyasi liderleri olarak görürler. Ki buna dair bugün Avrupa’nın çeşitli kentlerinden ve dünyanın birçok farklı yerinden Abdullah Öcalan’a özgürlük kampanyası başlatılmıştır. Beni affediniz, duygulandığımı biliyorum. Abdullah Öcalan’a özgürlük kampanyası 40’tan fazla kurum tarafından başlatılmıştır. Bu kurumlar siyasi parti, sendika, sivil toplum örgütleri ve diğer hareketlerden oluşur. Bu kurumlardan biri COBAS Fransa, Almanya, İtalya, İspanya ve Avrupa’nın farklı ülkelerinden milyonlarca işçi tarafından takip ediliyor. Bu da Abdullah Öcalan’ın yalnız olmadığını gösteriyor. Her ne kadar kendisi duvarlar arasında tutulsa da onun fikirleri denizleri aştı, Avrupa’yı aştı; ötelere kadar ulaştı” dedi.

AMOROSO: İMRALI ULUSLARARASI HUKUK GARANTİSİNİN ÖTESİNDE

Son sözü alan Antonio Amoroso da şöyle konuştu: “Benden önce konuşanların söylediği gibi İmralı’daki durum uluslararası hukukun her türlü garantisinin ötesinde. Ama her şeyden önce şu anda söylediğim şey Avrupa’nın kalbinde Kürt meselesinin çözümünde, çatışma çözümünde rol oynayabilecek bir ülkede meydana gelen bu olay dramatik olarak sessizliği kırmak ya da sessizliği kırmaya yardımcı olmak içindir. Ancak insanların özgürlüğü için savaşan ve halkların özgürlüğü için savaşan bir tutsak hakkında hiçbir şey söylenmez. Avrupa’da belli bir düşünce tarzına karşı çıkan herkes terörist olarak tanımlanıyor. Hapse atılıyor ve bir şekilde tecrit ediliyor” dedi.

Basın açıklaması “Bijî Serok Apo” sloganı ile son buldu.