Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Yürütme Konseyi imzalı açıklamada işgalci Türk devletine ait Türk savaş uçaklarının Rojava ve Güney Kürdistan’a yönelik düzenlediği saldırılara dikkat çekerek şunları belirtti:

“İstanbul Taksim'de 13 Kasım'da meydana gelen terör saldırısı, Türkiye'nin iktidardaki AKP-MHP rejimi tarafından bu ölümcül bombalı saldırılara bahane sağlamak üzere planlanmış ve gerçekleştirilmiştir. Türk rejimi herhangi bir soruşturma yapmaksızın bu saldırıdan Halk Savunma Birlikleri (YPG), Kadın Koruma Birlikleri (YPJ) ve Kürdistan İşçi Partisi'ni (PKK) sorumlu tutmuştur. Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ve PKK'nın bu temelsiz suçlamayı derhal ve şiddetle reddetmesine rağmen, Kürt halkına karşı uzun bir düşmanlık siciline sahip olan Türkiye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türk devleti adına bu yalanı dillendirmeye devam etmektedir.

Türk devleti bir kez daha, Recep Tayyip Erdoğan ve AKP'nin yirmi yıllık yönetiminin ardından Türkiye'nin çeşitli sorunlarından dikkatini dağıtmak için Kürtlere karşı bir saldırı kampanyası başlatıyor. Erdoğan rejimi, 17 Nisan'dan bu yana Güney Kürdistan'daki Kürt gerilla savaşçılarının mevzilerine defalarca saldırdı ve yasaklı kimyasal silahları 2 bin 700'den fazla kez kullandı. Buna rağmen Türk devleti bu saldırılarda hiçbir şey elde edemedi ve Türk güçleri kayıplarının büyüklüğünü gizlemek için kendi askerlerinin cesetlerini yaktı. Taksim'deki son sahte bayrak saldırısı ile Erdoğan ve AKP-MHP, Güney Kürdistan'daki yenilgilerinin dikkatini daha da dağıtmayı ve Rojava/Kuzey ve Doğu Suriye'deki Kürtlere karşı yoğunlaştırdıkları savaş için bir gerekçe sağlamayı umuyor.”

Türkiye’nin başta ABD olmak üzere DAİŞ’i yenmek için Küresel Koalisyon'un onayı olmadan bu saldırıları gerçekleştiremeyeceğinin altının çizildiği açıklamada şunlar ifade edildi: “Eğer DAİŞ’le Mücadele Küresel Koalisyonu bu yasadışı savaşa karşıysa, üyeleri derhal ekonomik, siyasi, diplomatik ve hukuki tedbirler yoluyla Türkiye'yi uluslararası hukuka uymaya zorlayacak güçlü adımlar atmalıdır. Aksi takdirde, Türkiye'nin Kürt halkına ve Kuzey ve Doğu Suriye'deki diğer halklara yönelik devlet terörünün sonuçlarının sorumluluğunu da üstlenmiş olacaklardır. 

Bu nedenle Birleşmiş Milletler, DAİŞ’le Mücadele Küresel Koalisyonu, Avrupa Birliği ve ABD'ye, ortaklarını yasal yükümlülüklerine uymaya zorlamaları çağrısında bulunuyoruz.”