KCDK-E ve TJK-E’nin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için 12 Ekim'de Fransa'nın Strasbourg kentinde başlattığı oturma eylemini son haftasında gençler devraldı. 28 Ekim'de enternasyonaller ve Avrupa’da yaşayan Kürt halkı da eyleme katılacak.

Tevgera Ciwanen Şoreşger ve TEKO-JIN aktivisti gençlerin devraldığı eylem alanı ise üzerinde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan fotoğraflarının yer aldığı balonlarla süslendi. Ayrıca eylem alanında “Öcalan’a özgürlük” yazan çeşitli pankartlar açıldı.

'DEVLET ÇIKMAZ İÇİNDE'

Eylemi Cuma gününe kadar sürdürecek olan gençler, bir basın açıklaması yaparak, Kürt Halk Önderi üzerindeki tecridin Kürtlere karşı sürdürülen savaş politikalarıyla doğrudan ilişkili olduğunu belirtti. Kürtçe ve Türkçe olarak okunan basın metninde, sömürgeci ve soykırımcı Türk devletinin ciddi bir çıkmaz içerisinde olduğu ifade edilerek, Türk devletinin içerisinde olduğu çıkmazdan çıkma yolu olarak faşizmi seçtiği belirtildi.

Kürtlere karşı yok etme planının devreye sokulduğunun dile getirildiği açıklamada, Türk devletinin Kürt Özgürlük Hareketi’ni tasfiye etmeyi amaçladığını, bu tasfiye ile dört parça Kürdistan’da oluşan birleşik mücadeleyi yok ederek Kürt halkını soykırımdan geçirmeyi hedeflediği vurgulandı.

Sık sık Heftanin direnişinin selamlandığı eylemde, Erdoğan’ın Kürtlere yönelik soykırım ve imha politikasının Türk devletinin yüzyıllık siyasetinden ayrı ele alınmaması gerektiği ifade edildi.

“Faşist TC devleti hareketimizin ve halkımızın mücadelesini tasfiye etmeyi hedeflemektedir” denilen açıklamada, Kürt Halk Önderi Öcalan üzerindeki tecridin de bu tasfiye ve çökertme planı çerçevesinde mutlak bir hal aldığına dikkat çekildi.

Abdullah Öcalan’a uygulan tecrit ile Kürt halkının teslim alınmaya çalışıldığının kaydedildiği açıklamada, Türk devletinin asimilasyon araçlarının tümünü Kürdistan’da devreye soktuğu belirtildi.

'İKTİDARA SON DARBEYİ VURMA ZAMANI'

Açıklamada devamla, “Bu temelde faşizmi daha da kurumsallaştırıp özel savaş politikaları çerçevesinde hareketimize yönelmektedir. Başlatılan hamleden sonra hamlenin merkez rolünü oynayan Bakûrê Kurdistan ve Türkiye sahasında siyasi soykırım operasyonlar başlatmıştır. Altı yıl önceki dosyalarla operasyonlar gerçekleştirilmektedir. Türk devletinin yapmak istediği şey toplumu öncüsüz bırakmaktır" denildi.

“Çeteleşme, asimilasyon gibi politikalar ve devlet eliyle uygulanmakta olan taciz ve tecavüz devletin resmi politikası haline gelmektedir” denilen açıklamada şu ifadelere de yer verildi:

"Ayrıca Başûrê Kurdistan’daki işgal ile Kürt halkının mücadelesini tasfiye etmeye çalışan işgalci Türk devleti, bu eksende gerilla alanlarına yönelmekte, böylelikle direniş alanları parçalamak istemektedir. Ama Heftanin ve Xakurke'de istediğini alamamış ve savaş derin bir çıkmaza girmiştir. Çıkmaza giren faşizme son darbeyi vurmanın tam zamanıdır. Tevgera Ciwanen Şoreşger ve TEKO-JIN olarak Heftanin direniş ruhuyla, 'Tecride, Faşizme, İşgallere Son; Be Havre Serhildan' şiarıyla Önder Apo'nun etrafında ateşten çember oluşturacağız. Avrupa'da yaşayan tüm Kürdistanlı ve devrimci gençliği bu temelde seferberliğe çağırıyoruz. Tek bir Kürdistan genci kafasında soru işareti olmadan bu kesintisiz seferberlik çağrısına katılmalı, TC sömürgeciliğine karşı ülkesini, toprağını, halkını ve Önderini aktif olarak savunma pozisyonuna geçmelidir. Gençlik hiçbir yerden talimat, açıklama ve beklenti içerisine girmeden, doğal gelişecek serhildanları başlatmalıdır. Her Kürdistan genci kendine güvenerek, kendine inanarak hareket etmelidir.”

Açıklama, “Be Serok jiyan na be” sloganları ile sona erdi.