Morning Star Gazetesi Uluslararası Masası Editörü Steve Sweeney, Güney Kürdistan'daki gelişmeleri ANF'ye değerlendirdi.

Son ziyaretinizin ardından yeniden Kürdistan’a döndünüz, orada şu anda atmosfer nedir, KDP’nin PKK bölgelerine askeri sevkiyatları ne yönde, halkın tepkisi ne boyutta? Bölgeden sıcak gelişmeleri sizden dinleyelim...

Buradaki askeri sevkiyatlara karşı ve bunun sonucunda doğabilecek ciddi bir iç savaşa karşı burada büyük tepkiler var. Herkes şunu çok açık görüyor ki KDP lideri Mesrur Barzani savaş tamtamlarını yüksek sesle çalıyor demek zorundayız, PKK bölgelerine binlerce peşmerge gücünü sevk ediyor ve aldığım duyumlara göre de bazı bölgelerde petrolleri de yakıyor. Barzani kısa bir süre önce yaptığı bir konuşmada PKK’yi işgalci bir güç olarak göstermeye çalıştı ve PKK’nin kampları bulunan Kandil bölgesinden PKK’ye çıkma çağrısı yaptı. Evet, popülist de olsa küçük bir destek gördü fakat PKK’ye işgalci denilmesine bölgedeki nüfusun çok büyük bir bölümü ciddi tepki gösterdi. Daha önceki röportajımızda da KDP’nin yalan bir raporundan bahsetmiştik, bu raporda PKK’nin bölgede saldırılar düzenleyeceği yazıyordu ve yalan olduğu dünya basınında yansımıştı.

Toplum hiçbir şekilde burada geçmişte olduğu gibi bir savaş istemiyor. Geçtiğimiz gün Kürt barış anneleriyle birlikte eylemdeydik, buradaki peşmergelere yönelik tek mesaj; 'biz Kürt kardeşler arasında savaş istemiyoruz'du, bu sese kulak verilmeli çünkü bu anneler Kürt özgürlük savaşında çocuklarını kaybeden annelerdir.

KDP'YE YÖNELİK CİDDİ SORGULAMA VAR

Herkes şunu söylüyor; Kürtler düşman değildir, asıl düşman Türkiye’dir, herkes şunu görüyor ve sorguluyor ki Mesrur Barzani Türkiye ile iş birliği yapıyor ve savaş çıkarmaya çalışıyor. Bu noktada KDP ne yapıyor diye insanlar ciddi sorgulama içerisindedir. Kürdistan bölgesel yönetiminin savaş kararı aldığını, askeri sevkiyatlara onay verdiğini düşünmüyorum, YNK ve Goran ile birçok hareket PKK ve Murat Karayılan’ı destekliyor, hepsi de savaşa hayır diyor, tüm gruplar masada görüşmeyi talep ediyor, burada her yerde savaş karşıtı gösteriler var, ben bu hafta Süleymaniye’de iki eyleme katıldım, bir tanesine Barzani 61 tane ağır silahlı koruma ile geldi ve onlarca istihbarat servisi çalışanının da orada olduğu organizatörler tarafından bana söylendi.

Aslında bir taraf barış için görüşmeleri öngörüyor fakat Mesrur Barzani tarafından yönetilen kısım ise sadece savaş çığırtkanlığı yapıyor.

'PKK'YE ÇAMUR ATIYOR, TÜRKİYE İLE ÇALIŞIYORLAR'

Daha önce verdiğini bir röportajda da KDP’nin Türk istihbaratıyla birlikte Kandil bölgesinde bir istihbarat servisi merkezi kurmak için ortak çalışma yaptığını deşifre etmiştiniz. Bu konuda yeni bilgiler var mı?

KDP’nin Türkiye ile çalışmasına ilişkin büyük kaygılar var, bölgede istihbarat servisi için kullanılması planlanan bir binayı gördüm, sadece Kandil bölgesinde değil, çeşitli bölgelere de bunu uygulamayı planlıyorlar. Sadece PKK’ye çamur atıyorlar, PKK’nin saldırılar ve sorunlar yarattığı konusunda fişleme politikası yapıyorlar, PKK’nin yapmadığı şeyleri yapıyorlar ve halkın görüşlerini değiştirmeye çalışıyorlar. Şengal ile ilgili yapılan anlaşmada da görüyoruz ki seçilen yönetici 7 yıldır bölgede yaşamıyor ve KRG ile Türkiye’nin işine gelecek bir anlaşmalıdır. Maxmûrlu bir arkadaşım bana kampa ciddi bir saldırı olabileceğini söyledi, geçtiğimiz gece droneların seslerini çok yoğun duyuyorlardı ve İHA’ların da yoğunluğu dikkat çekmişti, bu uçuşları Türk istihbaratının yaptığını çok iyi biliyorlar.

KDP’nin Türkiye ile iş birliği yaptığını görebiliyoruz, Kürt hareketini Rojava'dan Başur'a koparmak istiyorlar, bölgede Sünni bir koridor oluşturmaya çalışıyorlar, tüm bu olanlar Türkiye’nin Kürt düşmanlığından kaynaklıdır, Kürt tarihini ortadan kaldırmak istiyorlar ve bence insanlar burada Barzani ve KDP’ye açıkça şunu söylüyor; bunu desteklemeyin, unutmayın ki çok uzun süre önce değil PKK Maxmûr’u ve Şengal’i DAİŞ'ten kurtarmıştı ve Barzani kardeşlik ilan etmişti. İnsanlar bunun hatırlanmasını istiyorlar, burada halk savaşa karşı duruyor.

'SAVAŞA KARŞI HAREKETE GEÇİLMELİ'

Sizce uluslararası kamuoyunun tepkileri ne yönde?

Şu ana kadar uluslararası kamuoyundan hiçbir tepki görmedik, uluslararası kamuoyundan ciddi bir sessizlik görüyoruz. Eğer burada bir savaş çıkarsa bu bölgenin tüm düzenini bozacak ve binlerce insanı derinden etkileyecek, bu noktada uluslararası kamuoyunun oynayacak ciddi bir rolü var aslında, 17 yıl önce Irak’ın işgalinde olduğu gibi herkes buna da tepki göstermelidir, savaş çıkmaması için herkes elinden geleni yapmalıdır. Ben de İngiliz hükûmetinin savaşa karşı ses çıkarması için elimden geleni yapacağım, aslında devletler sadece konuşuyor ama gerçekte değişimleri yaratan insanlardır, her yerde eylemleri görebiliyoruz. Burada Süleymaniye'de de aralıksız eylemleri görebiliyoruz, bu sesler duyulmalıdır ve umarız Britanya’daki savaş karşıtı hareket de bu sesi duyar. İnsanlar ayağa kalmalı, sessizliğini bozmalı ve savaşa hayır demelidir.