Dünya genelinde “Kimyasal Silah Kurbanlarını Anma Günü” olarak kabul edilen gün dolayısıyla Avrupa’nın birçok merkezinde Kurdistanlılar ve dostları, kimyasal kullanan Türk devletini ve dünya kamuoyunun sessizliğini protesto etti.

HAMBURG

Dünya Kimyasal Silah Mağdurlarını Anma Günü münasebetiyle Almanya’nın Hamburg kentinde bir miting düzenlendi. Hamburg DKTM Gençlik Komisyonu tarafından düzenlenen miting, Sternschanze tren istasyonu önünde yapıldı.

Kimyasal saldırılarda şehit düşenler anısına saygı duruşunun ardından Gençlik Komisyonu adına bir bildiri okundu.

Kimyasal silah kullanımının evrensel yasalara göre suç olmasına rağmen Türk ordusunun Kurdistan’a yönelik saldırılarda bu suçu işlediği belirtilen açıklamada, buna sessiz kalan devletlerin de bu suça ortak olduğu vurgulandı.

Kimyasal saldırılarda HPG ve YJA Star savaşçılarının yanı sıra birçok sivilin de şehit düştüğüne işaret edilen açıklamada, konunun araştırılması için bağımsız insanlardan oluşan bir heyetin mutlaka bölgeye gidip araştırma yapması gerektiği belirtildi.

Mitinge katılan Kurdistanlılar sık sık “Yaşasın Gerilla Direnişi”, “Terörist Erdoğan”, “Kurdistan Faşizme Mezar Olacak” sloganları attı.

LIMASOL

Gün dolayısıyla Kıbrıs'ın Limasol kentinde yaşayan Kurdistanlılar ile dostları, faşist AKP ve MHP'nin Medya Savunma Alanları’na yönelik kimyasal silah saldırılarına ve sessiz kalarak bu suça alenen ortak olan uluslararası güçleri protesto etmek için Teofilos Kürt Kültür Merkezi önünde bir araya geldi.

Kimyasala karşı beyaz tulum giyerek Limasol Belediyesi önüne kadar yürüyen kitle, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fotoğrafları, PKK, HPG YPG, YPJ flama ve bayraklarını taşıdı, yüzlerce de bildiri dağıttı.
Limasol Belediyesi önünde miting gerçekleştirildi. Kurdistan Devrim Şehitleri anısına saygı duruşunda bulunan eylemciler sık sık "Bijî berxwedana gerila”, Bijî PKK", "PKK, intikam", "İşgalci TC Kurdistan'dan defol" ,"Kurdistan faşizme mezar olacak", "Bijî Serok Apo", "Terörist Erdoğan", "Kurdistan'a özgürlük" sloganlarını Kürtçe, Türkçe ve Rumca dillerinde attı.
Kimyasal silahlar karşısında sessiz kalarak bu suça açık bir şekilde ortak olduğunu ilan eden uluslararası güçler, üç maymun gösterisiyle protesto edildi.
Ardından Kürt Siyasetçi Lezgin Serhat bir konuşma yaptı. Serhat, “Gerillanın tarihi direnişine çarpan faşizm her türlü yolu denedi. Savaş ahlakını bile ayaklar altına alan bu işgalci güç, gerilla karşısında yenilmeye mahkûmdur. Son günlerde kahraman gerillanın üst üste vurduğu darbeleri kendileri bile gizleyemiyor artık. Savaş Bakanı Akar'ın apar topar sınıra gitmesi onlar açısından işin vahametini çok net gösteriyor. Gerilla Kurdistan dağlarının her karışını düşmana mezar haline getirdi. Kurdistan dağlarında adım atabilecekleri yer kalmadı. Fakat bu durum savaşın bittiği anlamına gelmiyor. Çünkü işgalci TC ve ona destek olan uluslararası güçler, gerilla karşısında aldıkları büyük darbeler karşısında şu an Rojava’ya saldırmaya başladılar. Savaş aslında şu an her yere yayıldı. Çok hassas bir süreçteyiz. Onlar nasıl ki Kürt’ün bulunduğu her alana saldırıyorsa, bizim de Zap'ta yanan direniş meşalesini her yere ulaştırma gibi bir sorumluluğumuz var. Gece gündüz demeden bu direnişi geliştirmek için hareket halinde olmalıyız. Gerekirse hayatı durdurma noktasına taşımamız lazım. Çünkü dönem özgürlüğü sağlama dönemidir."
Serhat, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın Eylül ayında İmralı’ya giden CPT heyetiyle görüşmeyi kabul etmemesine ilişkin de şöyle konuştu: “Önder APO 24 yıldır tarihte eşi benzeri olmayan hakikat mücadelesi vermektedir. Faşizmin korkulu rüyası haline gelirken, tüm halklara da özgürlüğün umudu haline geldi. Faşizm bu umudu kırmak için Önder Apo üzerindeki tecridi her gün daha da ağırlaştırmaktadır. Bu durumu hiçbir şekilde kabul etmeyeceğimiz herkes tarafından iyi bilinsin. Önder Apo'nun fiziki özgürlüğünü sağlama zamanıdır. Artık bir saniye bile dayanma tahammülümüz kalmamıştır. Dem dema azadiyê ye hamle ruhu ile özgürlük mücadelemizi en zirveye taşıyarak, Önderliğimizin fiziki özgürlüğünü sağlama zamanıdır.”

BERLİN

Almanya'nın başkenti Berlin'de Kimyasal Silah Kurbanlarını Anma Günü kabul edilen günde miting yapılarak Türk devletinin savaş suçları protesto edildi.
Dest Dan Kadın Meclisi ve NAV-Berlin Meclisi’nin çağrısı ile Berlin Federal Meclisi önünde bir araya gelen Kurdistanlılar adına NAV-Berlin Eşbaşkanı Erhan Fırat, Nabi Kımran, NAV-Berlin Meclis Üyesi Hüseyin Yılmaz konuştu. Konuşmalarda gerilla mücadelesine sahip çıkma çağrıları yapıldı.

ZÜRİH

İsviçre’nin Zürih kentinde Tevgera Ciwanên Şoreşger (TCŞ) ve Jinên Ciwan ên Têkoşer (TekoJIN) ile enternasyonalist gençler, işgalci Türk devletinin Rojava’ya yönelik işgal saldırılarını, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecridi ve gerillaya dönük kimyasal silah kullanımını protesto etmek için Albisriederplatz meydanında sivil itaatsizlik eylemi gerçekleştirdi.

Albisriederplatz meydanında bir araya gelen gençler, yolları zincirleyerek trafiğe kapattı. Almanca ve Kürtçe “Bijî Berxwedana Rojava” “Bijî Berxwedana Gerilla” sloganları atan gençlere polis müdahalede bulundu.

MANNHEIM

Almanya’nın Mannheim kentinde de eylem vardı. Wasserturm’da düzenlenen eylemle Türk devletinin Kurdistan’a yönelik saldırıları protesto etti.

MAINZ

Almanya’nın Mainz kenti merkez tren istasyonunda da onlarca Kurdistanlının katılımıyla Türk devletinin saldırılarına karşı miting gerçekleştirildi.

Yapılan konuşmalarda, “1925 Cenevre Protokolü ile boğucu, zehirli gazların ve diğer kimyasalların savaşta kullanılması uluslararası bir anlaşma ile yasaklanmıştır. O zamanlar Türkiye, uluslararası anlaşmayı imzalayan ilk 36 ülkeden biriydi. Ayrıca Türkiye, Birleşmiş Milletler Kimyasal Silahlar Sözleşmesi'ne ilk imza atan ülkedir. Peki o antlaşmayı imzalayanlar neden bu suçlara sessiz kalıyor” diye soruldu.  Eylem sloganlar atılması ardından sona erdi.

JXK üyeleri Wuppertal Üniversitesi’nde işgal saldırılarına karşı eylemdeydi

WUPPERTAL

Köln ve Aachen JXK (Kurdistanlı Kadın Öğrenciler) üyeleri Almanya’nın Wuppertal Üniversitesi'ndeki üç derse girilerek seminer verdi ve bildiriler dağıttı.

Eylemin odak noktası, öğrencileri kimyasal ve nükleer silahların kullanımı hakkında bilgilendirmek ve Türk rejiminin mevcut savaş suçlarına dikkat çekmekti.

Dersliklere giren genç kadınlar, Kurdistan’daki işgal saldırılarına ve kadınların direnişine dikkat çekmek için pankartlar ve posterler taşıdı.

Genç kadınlar açıklamalarında Kurdistan’a yönelik işgal ve soykırım saldırılarına hem de aylardır NATO destekli devam eden kimyasal silah saldırılarına değindi.

Genç kadınlar aynı zamanda, 3 Aralık'taki Almanya çapında Köln’de Rojhilat ve İran'daki kadınlarla dayanışmak için „Jin Jiyan Azadî“ sloganı ile düzenleyecekleri yürüyüşe katılım çağrısında da bulundu.

Öğrenciler derslerde "Jin Jiyan Azadî" ve "Kurdistan'daki katliama son" sloganlarını attı.

VİYANA

Avusturya’nın başkenti Viyana’da Kürt halkı ve dostları Türk devletinin Özgürlük Savaşçılarına karşı  kimyasal saldırılarını, kentin turistik bölgesi Schwedenplatz’da sokaklara çıkarak kınadı.
Devrim şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşu ile başlayan eylemde TCŞ ve YXK aktivistleri konuştu; “Gençlik her zaman ve her yerde eylem halinde olmalı, kendi ülkesini ve kimliğini savunmalı” denildi.

Konuşmalar ardından yürüyüş başlatıldı. Türk Konsolosluğu’na kadar süren yürüyüşte, “Bijî berxwedana gerîla“ ve “Bijî Serok Apo” sloganları atıldı.

Eylem, 3 Aralık Cumartesi günü saat 14.00’da VHS Längenfeldgasse 13/15 -1120 Wien adresinde yapılacak PKK’nin 44. kuruluş kutlamasına katılım çağrısı ardından sona erdi.

MÜNİH

Almanya’nın Münih kentinde, işgalci Türk devletinin Kurdistan coğrafyasını ve Kürt halkını hedef gözeterek uluslararası alanda insanlık suçu kabul edilen zehirli ve kimyasal gaz kullanması ve Rojava’ya işgal saldırısıyla ilgili Bavyera Yeşiller Partisi’yle bir görüşme yapıldı.

Sara Kadın Komünü ve Kürt Toplum Meclisi adına oluşturulan heyetle Yesiller Partisi Bavyera Eyalet Başkanı Eva Lettenbauer görüştü. Heyet, Türk devletinin katliamda sınır tanımayarak Kurdistan'a ve Kürt halkına karşı zehirli gazlarla saldırmayı sürdürdüğünü, ayrıca Rojava’ya soykırım saldırıları düzenlediğini belirterek, “Susarak suça ortak olmayın” dedi.

Eva Lettenbauer, kimyasal silah saldırılarını ve Rojava’ya yönelik işgal saldırılarını kabul etmediklerini belirterek, bu yönde çalışmalar yapıldığını ve meseleyi gündeme taşıyıp çalışmalarını ortaklaştıracaklarını söyledi.

Kurdistanlılar, kurum ve partilerle görüşmelerin önümüzdeki günlerde devam edeceği bilgisini verdi.

STUTTGART

Almanya’nın Stuttgart kentindeki protesto mitingine Stuttgart'taki Türkiyeli ve Alman devrimci kurumlar da katılarak destek verdi.

Okunan bildiri ile Erdoğan'ın 19 Kasım 2022’de başlattığı Rojava'yı gasp savaşı ve yine Başûrê Kurdistan'da kullandığı yasak kimyasal silahlara dikkat çekildi.

Miting boyunca sürekli tekrarlanan sloganlar ise; “Türkiye'ye silah göndermeyi derhal durdurun”, “Türkiye'ye zehirli gaz teminini ve NATO'nun bu savaş suçlarına destek vermesini durdurun”, “Erdoğan'la mülteci pazarlığı gibi kirli pazarlıklara son verin”, “Yaşasın enternasyonal dayanışma” ve “Jin Jiyan Azadî” oldu.

 

ROMA VE CENOVA

İtalya’nın Roma ve Cenova kentlerinde “Kriminal suçlarınızı görüyoruz; Rojava’yı Savun, Kurdistan’ı savun” sloganı ile mitingler düzenlendi.

Rete Kurdistan tarafından düzenlenen mitinglerde sendikacılar, avukatlar ve aktivistler konuşmalar yaparak Türk devletinin Rojava ve Kurdistan’ıın diğer parçalarına yönelik saldırıları knadı.

Kürt halkının özellikle Kobanê’de DAİŞ çetelerine karşı yürüttükleri mücadele ile insanlık için savaştığı hatırlatılan konuşmalarda, “Kürtlere borçluyuz”, “Kürt halkının yanındayız” mesajı verildi.

Rojava’ya saldırarak DAİŞ çetelerini güçlendiren ve harekete geçiren böyle bir faşist devletin kimyasal silah kullanımına da başvurduğuna işaret eden konuşmacılar, dünya kamuoyunun sessizliğini bozup, bir an önce bölgeye tarafsız bir delegasyon göndermesini ve raporların hazırlanarak kamuoyuyla paylaşmasını istedi.

Eylem, “Bijî berxwedana Rojava” ve “Jin jiyan azadî” sloganı ile sonlandırıldı.

CENEVRE

28 Kasım-2 Aralık  “Dünya Kimyasal Savaş Kurbanlarını Anma Günü” dolayısıyla  kapsamında eylem haftası ilan eden Defend Kurdistan'ın (Kurdistan'ı Savun)  çağrısıyla İsviçre'nin Cenevre kentinde Birleşmiş Milletler binası önüne bir yürüyüş düzenlendi.

İsviçre Demokratik Kürt Konseyi (CDK-S) ve İsviçre Kürt Kadınlar Birliği (YJK-S) öncülüğünde kent merkezindeki Cropettes Park'ında bir araya gelen yüzlerce Kurdistanlı ile dostu, BM önüne yürüyerek uluslararası hukukta savaş suçu kabul edilen kimyasal silah kullanımına karşı BM'ye “harekete geç” çağrısı yaptı.

Yürüyüş öncesi Kurdistan Özgürlük Mücadelesi Şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.

CDK-S adına Siyasetçi Sıtkı Demir bir konuşma yaparak, dört parça Kurdistan’da Kürt halkının ilerleyişi karşısında güç getiremeyen Türk devletinin insanlık suçları işlemeye koyulduğunu söyledi. Sıtkı Demir, başta BM olmak üzere Rusya, ABD, ve batılı devletlerin sessizliğinin sebebinin, Kürt halkının geleceği üzerinden yaptıkları kirli pazarlıklar olduğuna işaret ederek, bunları teşhir etmeyi sürdüreceklerini vurguladı.

Kitle, Fransızca bildiri metninin okunması ardından sloganlar atarak BM Ofisi'nin bulunduğu Place des Nations'a doğru yürüyüşe geçti. Burada düzenlenen mitingde kurumlar adına konuşmalar yapıldı. 

Avrupa Göçmen İşçiler Federasyonu (AGİF) adına konuşan Ali Orak, AKP/MHP faşist rejiminin Türkiye ve Kurdistan'da sürdürdüğü saldırılara karşı birleşik mücadele etrafında gerilla direnişine sahip çıkma çağrısı yaptı.

Eylemde İsviçre İşçi Sendikası'nın (UNIA) mesajı okundu. UNIA’nın siviller de dahil Kurdistan’da yüzlerce kişinin hayatını kaybetmesine yol açan Türk devletinin bombalı saldırılarını ve aynı zamanda “sözde uluslararası topluluğun” sessizliğini kınadığı belirtilen açıklamada, “Kürt gerillalarının Kobanê'yi DAİŞ'in elinden almasını alkışlayanlar, Türk devletinin bombardımanlarına karşı suç ortaklığı yaparak sessiz kalıyor.

Mesajın devamında ise şunlar kaydedildi: “Emperyalist güçlerin sessizliğine karşı halkların enternasyonal dayanışmasını artırmak önemlidir. İsviçre'de çok sayıda Kürt yaşıyor ve çalışıyorken sendika olarak bu adaletsizliğe göz yumamayız. Halkların kendi kaderini tayin hakkı, adil ve kalıcı bir barışın olmazsa olmaz şartıdır, dolayısıyla Kürt halkının tanınmasını ve temel haklarının savunulmasını gerektirir. Kimyasal silah kullanımını kınarken aynı şekilde, bu vahşi saldırıları kınayan herkese karşı sürdürülen baskıyı da kınıyoruz.  Daha dün 25 Kasım kadın eylemlerinin ardından Kürt kadınlar tutuklandı. Saldırıların her taraftan geldiği ve Kürt halkının adalet, kardeşlik ve barış talepleriyle orantılı olduğu açıktır.”

Eylem ardından kitle, “Dem dema azadiyê ye” hamlesi kapsamında BM Ofisi önünde açılan özgürlük çadırını ziyaret etti.

SAARBRÜCKEN

Almanya’nın Saarbrücken kentinde Türk devletinin Medya Savunma Alanları’na ve Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıları, Saarbrücken Demokratik Kürt Toplum Merkezi öncülüğünde düzenlenen bir mitingle protesto edildi, özgürlük savaşçıları selamlandı.

Aşırı yağmur altında Europagalerie önünde düzenlenen miting saygı duruşuyla başladı. Daha sonra KON-MED’in hazırladığı bildiri okundu.

Faşist AKP-MHP rejiminin soykırımcı politikalarıyla Medya Savunma Alanları’nda ve Kuzey ve Doğu Suriye’de bir kez daha insanlık suçu işlediği belirtilen konuşmalarda, Erdoğan’ın, katliamlar karşısında üç maymunları oynayan Avrupa devlet ve kurumlarından cesaret aldığı vurgulandı.

Kitle, sık sık “Katil Erdoğan”, “NATO finanse ediyor, Türk devleti katlediyor” diyerek saldırıları protesto ederken, attıkları “Bijî berxwedana Rojava” ve “Bijî berxwedana gerîla” sloganlarıyla da Kurdistan Özgürlük Savaşçılarını selamladı.

DÜSSELDORF

Almanya’nın Düsseldorf ve Duisburg kentlerinden gelen Kurdistanlılar, Almanya’da hükümet ortaği olan Yeşiller Partisi’nin Düsseldorf’taki merkez binasının ve Eyalet Parlamentosu’nun bulunduğu alanda protesto mitingi düzenleyerek, faşist Türk devletinin Kurdistan’da işlediği savaş suçlarını teşhir etti. “Bijî berxwedana gerîla” ve “Terörist Erdoğan” sloganlarıyla protestolarını ifade eden kitle, ayrıca Türk devletinin Kurdistan’da işlediği savaş suçlarını içeren dosyayı Yeşiller Partisi yetkililerine sundu.

FREIBURG

Almanya’nın Freiburg kentinde Kürt halkı ve dostlarının katılımı ile miting gerçekleştirildi. Kürt dostları, Kürt halkı yalnız olmadığını, ne olursa olsun Kobanê ruhu ile Kurdistan’ı savunacaklarını belirtirken, Kürt gençlik hareketi Tevgera Ciwanên Şoreşger de Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin bir an önce sonlandırılıp özgürlüğüne kavuşturulması çağrısını yineledi.

Mitingde sık sık ”Gençlik Apo’nun fedaisidir”, “Bijî berxwedana gerîla”, “Bi can bi xwîn em bi te re ne ey Serok”, “Europa finanse ediyor, Erdoğan bombalıyor” ve “Terörist Erdoğan” sloganları atıldı.

DARMSTADT

Almanya’nın Darmstadt kentinde de DKTM ve Sara Kadın Meclisi’nin organizesiyle yürüyüş ve miting gerçekleştirildi.

Luisenplatz’dan yürüyüşe geçen Kurdistanlılar, Türk devletinin işgal ve soykırım saldırılarını kınadı. Eylem, yapılan konuşmalar ve atılan sloganlar ardından sona erdi.

DEN HAAG

Hollanda ve Belçika’da yaşayan Kurdistanlılar ve dostları, Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü-OPCW’nin Türk devletinin kimyasal silah saldırıları karşısındaki sessizliğini protesto etmek için Hollanda’nın Den Haag şehrinde bir araya geldi.

OPCW üyesi 193 devletin 3 günlük toplantısının 2. gününde bina önünde bir araya gelen kitle, Kurdistan’da işlenen insanlık suçlarını ve kurumun görevi olan kimyasal silahların kullanımını araştırmayı Kurdistan’da yapmamasını protesto etti.

Kitle, aynı zamanda işgalci Türk devletinin Rojava’ya dönük başlattığı işgal saldırılarını ve İran devletinin Rojhilat’ta Kürtlere yönelik katliamlarını da protesto etti.

Sık sık “Zap, Avaşîn, Metîna, Berxwedana Gerîla”, “Bijî Serok Apo”, “Bijî Berxwedana Rojava”’, “Jin Jiyan Azadî” sloganları attı. Hollandaca hazırlanan bildiriler halka dağıtıldı ve yürüyüş boyunca da okundu.

Eylemde Bij1 partisi adına Vreer Verkerke ve DEM-NED Eşbaşkanı Niyazî Dêrsim birer konuşma yaptı.

LİVORNO

İtalya’nın Toscana bölgesi Livorno kentinden Kürtler ve Belediye Meclis üyeleri, Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıları, yapılan bir açıklamayla protesto edildi.

Burada bir konuşma yapan Livorno Belediye Meclis Üyesi Barbara Bonciani, Rojava ve Başûrê Kurdistan'a yönelik Türk devletinin bombardımanının derhal durdurulması gerektiğini, İtalya devletinin bu konuda alması gereken bütün sorumluluklar için kent konseyinin de desteğini alarak topyekun mücadele vereceklerini kaydetti.

Heyva-Sor (Mezzaluna Rossa Kurdistan İtalia) Başkanı ise Erdoğan hükümetinin Rojava’ya saldırmak için yaptığı planların DAİŞ çetelerine güç verdiğini söyledi.

BONN

Almanya’nın Bonn şehrinde bulunan Birleşmiş Milletler’e ait merkezin önünde Kurdistanlılar ve dostları tarafından bir protesto mitingi gerçekleştirildi. Mitingde, Kurdistan dağlarında özgürlük gerillalarına karşı kimyasal saldırısının savaş hukukunun ihlali anlamına geldiği, BM’nin bu suça sessiz kalarak ortaklık ettiği vurgulandı.

“Bijî berxwedana gerîla” ve “Katil Erdoğan” sloganlarının atıldığı mitingde sorumlu mercilerin bir an önce harekete geçmesi istendi.

FRANKFURT

Almanya'nın Frankfurt kentinde Türk devletinin zehirli gaz kullanımı protesto edildi.
Frankfurt Goetheplatz'da bir araya gelen Kurdistanlılar ve sol örgütler, Türk devletinin kimyasal saldırılarını ve Rojava’ya dönük saldırıları protesto etti.

Yapılan açıklama ile, OPCW başta olmak üzere Türk devletinin kimyasal saldırılarına karşı sessizliğini koruyan uluslararası kuruluşların duyarsızlığı protesto edilerek, Türk devletinin son 10 gündür Rojava’ya dönük aralıksız saldırılarına dikkat çekildi. Sık sık "Rojava halkı yalnız değildir, Türkiye bombalıyor Avrupa sessiz" sloganları atıldı.

VİYANA

TCŞ (Tevgera Ciwanên Şoreşger) üyeleri, enternasyonalist gençler, Avusturya’nın başkenti Viyana’da Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Binası’nda Kurdistan’da kimyasal silah kullanımına karşı sivil itaatsizlik eylemi gerçekleştirdi. 

AGİT binası önünde “AGİT üyesi Türkiye, Kurdistan'da kimyasal gaz kullanıyor” pankartı açan gençler, kimyasal silah kullanımına dikkat çekmek için sarı dumanlar ve beyaz tulumlar giydi.

Açıklamada, “Faşist TC devleti Kurdistan’ın dört parçasında, taşından toprağına, kadından çocuğa, yaşlısına kadar katliam yapıyor. Bizler Kurdistan yurtsever devrimci gençliği olarak bu katliamların hesabını soracağız. Kurdistan’da yaşananların sorumlusu siz kurumlarsınız. Bunun hesabını verecek olanlar da sizlersiniz. Buradan bir kez daha Kürt gençliğine çağrıda bulunuyoruz. İşgale, tecride ve soykırıma karşı alanlara “Werin Cenga Azadiyê” ruhu ile çıkalım ve bu düşmana faşist Türk devletine gereken cevabı verelim.” 

Eylem, sürece ilişkin konuşmalar ve “Yaşasın Rojava direnişi”, “Kimyasal saldırıları durdurun” ve “Bijî Serok APO” sloganları ardından sona erdi.