İsveç parlamentosu, ABD ile imzalanan ve Amerikalıların İsveç askeri üslerine erişmesine, bu üslerde ekipman ve silah depolamasına olanak tanıyan ikili savunma işbirliği anlaşmasını (DCA) haziran ayında oylayacak.
İsveç, Mart ayında NATO'ya katılarak 200 yıllık askeri bağlantısızlığı sona erdirmişti.
Barış için kampanya yürüten İsveç Barış ve Tahkim Derneği'nin de aralarında bulunduğu çok sayıda STK, hükümete İsveç topraklarında nükleer silah konuşlandırılması yasağını da anlaşmaya dahil etmesi yönünde çağrıda bulundu.
Hükümet, İsveç'te "nükleer silahlar konusunda geniş bir fikir birliği" olduğunu savunurken, barış zamanında nükleer silahların yasaklanmasını öngören parlamento kararına da atıfta bulunarak defalarca böyle bir sözün gereksiz olduğunu söyledi. Ancak İsveç Başbakanı, savaş durumunda durumun farklı değerlendirilmesi gerektiğini ileri sürdü.
Başbakan kamu radyosuna verdiği demeçte, "Savaş zamanında bu tamamen farklı bir soru, tamamen ne olacağına bağlı” derken şunları ekledi: "En kötü senaryoda, bölgemizdeki demokratik ülkelerin bizi nükleer silahlarla tehdit edebilecek ülkelere karşı kendilerini savunabilmeleri gerekiyor."
Böyle bir kararın ABD'ye değil İsveç'e bağlı olacağını vurgulayan Başbakan, "İsveç, İsveç topraklarına karar veriyor" dedi.
"NATO üyeliğimizin ve savunmamızın amacı bu durumun yaşanmamasını sağlamaktır” diyen Başbakan’a göre Ukrayna NATO üyesi olsaydı "Rusya'nın saldırısına uğramazdı.”
Mayıs 2022'de NATO adaylığının sunulduğu sırada İsveç'te iktidarda olan Sosyal Demokrat Parti, o sırada "İsveç topraklarında nükleer silahların ve kalıcı üslerin konuşlandırılmasına karşı tek taraflı çekincelerini" ifade etmeye çalışacağını söylemişti. NATO üyeleri Danimarka ve Norveç, barış zamanında kendi topraklarında kalıcı yabancı askeri üslere veya nükleer tesislere izin vermeyi reddettiler.