AP’deki siyasi gruplar, Suriye’deki Alevilere dönük katliam saldırıları başta olmak üzere insan hakları ihlallerine dikkat çekerek, uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırdı. Gruplar, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetim ile geçici Şam hükümeti arasındaki anlaşmayı desteklediklerini vurguladı.
LİBERAL GRUP: ETNİK VE DİNİ ŞİDDET KINANMALI
AP Liberal Grup (Renew Group) Başkanı Valerie Hayer, Suriye’de yaşanan intikam amaçlı öldürmeler ve sivillere yönelik şiddetin devam ettiğini belirterek, özellikle Kürtler ve Alevilere yönelik saldırıları kınadı.
Hayer, “Bu tür etnik ve dini temelli şiddet eylemleri, insan hakları ihlallerinin en acımasız örnekleridir. Suriye’nin geleceği, tüm grupların eşit temsil edildiği kapsayıcı bir yapıda olmalıdır” dedi.
Alevi topluluğuna yönelik cinayetlerin endişe verici boyutlara ulaştığını vurgulayan Hayer, uluslararası bir otorite tarafından bağımsız soruşturma yürütülmesi çağrısında bulundu.
Hayer, Özerk Yönetim ile geçiş hükümeti arasında 10 Mart’ta varılan anlaşmanın, Suriye’deki çok etnikli yapının korunması açısından önemli bir adım olduğunu ifade etti. Kürt dilinin resmi olarak tanınması ve diyaloğun artırılmasının uzun vadeli barışa katkı sağlayabileceğini söyleyen Hayer, uluslararası toplumun bu sürece aktif destek vermesi gerektiğini vurguladı.
YEŞİLLER: AB TARAFSIZ ARABULUCU OLMALI
Yeşiller Grubu (EFA) Eşbaşkanı Bas Eichout, Suriye’deki şiddetin tırmanmasından duyduğu endişeyi dile getirerek, Kürtlerle yapılan anlaşmanın umut verici olduğunu söyledi.
Eichout, “Suriye gibi çok kültürlü bir ülkede, tüm grupların hükümette temsil edilmesi çok önemli. AB, tarafsız bir arabulucu olarak tarafları bir araya getirmeli” dedi. Eichout, geçmişte işlenen suçların faillerinin cezalandırılmasının da kalıcı barış için hayati olduğunu belirtti.
SOL GRUP: SALDIRILAR ACİLEN DURMALI
AP Sol Grup (Left) Eşbaşkanı Manon Aubry, Suriye’deki şiddetin yeniden tırmanmasından duyduğu endişeyi paylaşarak, Alevilerin ve de Suriye’deki tüm sivil halkın korunması için saldırıların acilen durdurulması çağrısında bulundu. Aubry, Şam hükümeti ile Kürtler (Özerk Yönetim) arasındaki anlaşmanın, Kürt dilinin resmi olarak tanınmasını ve çok etnikli bir yapının korunmasını öngördüğünü hatırlatarak, bu adımın kapsayıcı bir yapıya katkı sağlayabileceğini ifade etti. Aubry, Özerk Yönetimin tüm yapılarıyla mevcut şekilde devam etmesi gerektiğini de vurgulayarak, AB’nin Suriye’deki gelişmeleri izleyecek etkili bir mekanizma geliştirmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
ULUSLARARASI TOPLUMA ÇAĞRI
AP’deki tüm gruplar, Suriye’deki karmaşık durumun çözümü için uluslararası toplumun aktif rol alması gerektiğini vurguladı. Kürtlerin haklarının tanınması ve çok etnikli bir yapının korunmasının, Suriye’nin geleceği için büyük önem taşıdığı belirtilirken, AB’nin diplomatik çabalarını artırması ve barış sürecine somut katkılar sunması gerektiği ifade edildi.