HTŞ ve ortaklarının, şu anda Alevilere büyük bir zulümdür uyguladığını belirten kadın aktivist Sara Abbas, “Alevilere karşı kitlesel terör uygulamaları, yerinden etmek amacıyla düzenleniyor” diyerek, müdahale edilmediği taktirde durumun daha da alevleneceğini söyledi.

Suriye’de rejimin yıkılmasında sonra gelen cihatçılar, Alevilere dönük katliam düzeyine varan saldırılarını sürdürüyor. ANF’ye konuşan Alevi kadın aktivist Sara Abbas, Suriye'deki durumun oldukça belirsizliklerle örülü olduğunu söyledi. 

ESKİ REJİMİN POLİTİKA TARZI GİBİ

61 yıllık mafya, diktatörlük, yolsuzluk ve aşırı merkezileşme mirasına sıkışmış durumdan kurtulmanın bir gecede mümkün olmayacağını kaydeden Sara Abbas, şunları söyledi: “Ancak daha da tehlikelisi, gizemli bir şekilde iktidara gelen İslamcı grupların, İdlib'de olduğu gibi şeriat devleti kurma yönündeki projelerini de hızla ortaya koymalarıydı. Tüm önemli mevkiler şeyhler, şeriat ve yabancı kişiler tarafından ele geçirildi. Zaman faktörünü kullanmaya çalışıyor ve başta Batı olmak üzere tüm iç ve dış taraflara yönelik manevralar yapıyorlar. Bu eski rejimin onlarca yıldır uyguladığı bir politikadır. Dolayısıyla önümüzdeki dönem ülkede önemli değişimlerin olması gerekmektedir.” 

ALEVİLERE BÜYÜK BİR ZULÜM UYGULANIYOR

Alevilerin, tanınmış bazı çevrelerin eski Suriye rejimle olan ilişkileri nedeniyle kendilerini kritik bir durumda hissettiklerini  belirten Sara Abbas, şunları söyledi: “Alevilerin ezici çoğunluğunun yıllar önce bu rejimle ilişkisini kesmiş olmasına, sabırsızlıkla ve yorgun bir şekilde onun gidişini beklemesine ve binlerce siyasi tutsağın bulunmasına rağmen HTŞ, şu an Alevilere büyük bir zulüm uyguluyor. Hatta eski Suriye rejimi döneminde rejimin fikrine göre hareket etmiş olmaları kesinlikle suç görülmemelidir. İnsanların özgür fikirlerinin yargılanması kabul edilemez bir durumdur. Hiyerarşik bir yapıya sahip olan Heyet Tahrir el-Şam'ın, birden fazla grubun kontrolden çıkıp çeşitli bölgelerde Alevilere yönelik öldürme operasyonları yürütmesi de büyük bir sorundur. Örneğin geçtiğimiz günlerde Humus'ta iki genç üniversite öğrencisi kaçırıldı. Sonra ölü bulundu ve bu işkence görüntüleri servis edildi.” 

ALEVİLERİ YERİNDEN ETMEK İÇİN

“Alevilere karşı kitlesel terör uygulamaları, yerinden etmek amacıyla düzenleniyor” diyen Sara Abbas, bu saldırılara müdahale edilmediği taktirde durumun daha da alevleneceğini söyledi.

KADINLARIN İRADESİ GASP EDİLİYOR

Yeni otoritenin açık İslamcı yöneliminin, kadınların özgürlüğünü büyük ölçüde kısıtladığını söyleyen Sara Abbas, şöyle devam etti: “Örneğin, bir zamanlar örtünmeyen tanıdıklarımın çoğu özellikle Şam, Humus ve Hama'da başörtüsü takmak zorunda kaldı. Kadınların özgür bir şekilde yaşamasının önüne geçiliyor ve irade gaspı yaşanıyor. Alevi kadınlar, birçok Suriyeli ile karşılaştırıldığında yüksek düzeyde özgür ruha sahip. Alevi kadınlar, eski rejimin yıkılmasından sonra iktidar boşluğunun beraberinde getirdiği siyasi özgürlük kısıtlaması atmosferinde daha güçlü bir şekilde faaliyetlerine devam etmektedir. Çok sayıda girişimde bulunduk, toplantılar düzenledik. Haklarımızı güvence altına almak için de böylesi girişimlerimiz devam edecektir. Suriye rejiminin devrilmesiyle Alevi kadınlarına düşen rol daha da büyüdü. Tüm mezhepleri kucaklayabilecek, dayanışma içerisinde olabilecek güce ve özveriye sahibiyiz. Alevi kadınlar, öncelerine göre daha etkin bir şekilde rol üstlenmeye hazırdır.” 

KADIN ÖRGÜTLÜLÜĞÜ ŞARTTIR

Suriyeli kadınlarının diyaloglarının güçlü ve örgütlü bir şekilde dayanışarak hareket etmeleri gerektiğine dikkat çeken Sara Abbas, “Suriyeli kadınlar nerede olursa olsun hakları için mücadele etmelidirler. Bu, bir kişinin mücadelesi olmamalı, tüm kadınlar mücadelede bütünleşmelidir. Hakları güvence altına almak için örgütlü bir şekilde hareket etmek şarttır” dedi.

YENİ SURİYE İÇİN ÖZERK YÖNETİM MODELİ

Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi modelinin Suriye geneli için en ideal model olduğunu vurgulayan Sara Abbas, şunların altını çizdi: “Özerk Yönetim modeli, tüm halkların hakkının tanınması ve kadınların haklarının güvence altına alınabilmesi için yeni Suriye’ye en uygun modeldir. HTŞ ve diğer grupların empoze etmeye çalıştığı İslamcı odaklı rejim ile kıyaslamak mümkün değildir. Hiç şüphe yok ki; Özerk Yönetim modeli, deneyimi, tüm Suriyelilere haklarını veren ve onlara herhangi bir ideoloji dayatmayacak yeni bir Suriye'nin inşası için ilham kaynağıdır.”