Görüşmeler, Beşar Esad rejiminin devrilmesi ve yerine geçiş hükümetinin kurulmasının ardından uluslararası yaptırımların kaldırılması tartışmalarını merkezine alıyor.  

Bir Suudi yetkili, görüşmelerin iki ayrı oturumda gerçekleşeceğini belirtti: ilki Arap ülkeleri arasında, ikincisi ise Arap devletleriyle birlikte Fransa, İngiltere, Almanya, İtalya, Türkiye, İspanya gibi ülkeler ve Birleşmiş Milletler’in katılımıyla yapılacak. Yetkili, Cumartesi günü AFP’ye konuşarak toplantıların özellikle yeni geçiş hükümetine yönelik uluslararası desteğin şekillenmesine odaklanacağını doğruladı.  

Geçiş hükümetinin başındaki HTŞ şefi Ahmed el-Şara, Suriye'ye uygulanan yaptırımların kaldırılması çağrısını yinelerken, uluslararası toplum temkinli bir tutum sergiliyor. Özellikle Batılı ülkeler, geçiş hükümetinin yetkilerini nasıl kullanacağı konusunda somut sonuçlar görmeyi bekliyor.  

Avrupa Birliği'nin diplomasi şefi Kaja Kallas, geçtiğimiz cuma günü yaptığı açıklamada, AB'nin azınlıkların korunması gibi belirli şartların yerine getirilmesi durumunda yaptırımları kademeli olarak hafifletebileceğini ifade etti.  

Suudi yetkililere göre, toplantıya Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan katılım gösterecek. Ayrıca ABD’den görev süresi sona ermek üzere olan Dışişleri Bakan Yardımcısı John Bass da toplantıda hazır bulunacak.  

Bass, Suriye'nin terörizm için bir üs olarak kullanılmasının önlenmesi ve DAİŞ’in kalıcı bir yenilgiye uğratılması gibi konulara vurgu yapacak.  

Riyad’da düzenlenen bu diplomatik görüşmeler, Suriye’de geçiş sürecine uluslararası destek arayışlarının önemli bir ayağını oluşturuyor. Ancak yaptırımların kaldırılması, farklı etnisiteler ve dini grupların korunması, yeni Suriye'deki yerleri, rolleri ve istikrarın sağlanması gibi kritik konular, yeni yönetimin somut adımlarıyla şekillenecek. Riyad’ın, Suriye’deki rolünü nasıl tanımlayacağı ve bölgesel liderlik hedeflerini ne ölçüde gerçekleştireceği ise önümüzdeki dönemde netlik kazanacak.