1000'inci haftasına giren adalet arayışı üçüncü kuşak ile devam ediyor

Türkiye’nin en uzun soluklu sivil itaatsizlik eylemi olan Cumartesi Anneleri eylemleri bu hafta 1000. Haftasına girdi. 29 yıldır süren gözaltında kaybedilenler için adalet arayışı, üçüncü kuşak ile devam ediyor.

CUMARTESİ ANNELERİ

29 yıllık süreç içerisinde aralarında Fatma Kırbayır, Asiye Karakoç, Berfo Kırbayır gibi birinci ve ikinci kuşak insanların yaşamlarını yitirdiği mücadele dünyanın en uzun soluklu adalet mücadelelerinden biri olarak tarihe yazıldı.

Türkiye Cumhuriyetinin tarihi aslında bir nevi gözaltında kaybedilenlerin tarihidir. 100 yıllık Cumhuriyet’in her aşamasında devlet, kendisine muhalif gördüğü kişileri gözaltında kaybetmelerle sindirmeye çalışmış, bu süreç günümüze kadar da süregelmiştir. Gözaltında kaybedilenlerin ailelerinin mücadelesi ise, 21 Mart 1995 günü gözaltına alınan Hasan Ocak ile başladı.

12 Mart 1995 günü Gazi Mahallesi’nde Alevilerin geldiği kahvehanelere yönelik yapılan saldırı ve katliam sonrası Gazi Mahallesi’nde başlayan direnişi örgütleyenlerden biri olan Hasan Ocak, 21 Mart günü gözaltına alındı. Ocak’ın gözaltına alınması, Cumartesi Anneleri olarak bilinen eylemlerinde başlangıcı oldu. Ocak ailesi ve Hasan Ocak’ın yoldaşları, Ocak’ın gözaltına alındığının kabul edilip serbest bırakılması için bir dizi eylemler yapmaya başladılar. 58 gün süren mücadeleleri sonucu Hasan Ocak’ın cansız bedeni Beykoz’da bulunan kimsesizler mezarlığında ortaya çıktı. Bu eylemler sürecinde yine gözaltında kaybedilen, Musa Anter ile birlikte Kürt Enstitüsü'nde çalışmalar yürüten Rıdvan Karakoç’un cansız bedenine ulaşıldı. Hasan Ocak’ın cenazesinin bulunması sonrası ise, o güne kadar gözaltına alınan ve kendilerinden bir daha haber alınamayan birçok yurttaşın aileleri de bu mücadeleye dahil oldu ve 27 Mayıs 1995 günü Taksim Galatasaray Meydanı’nda her Cumartesi buluşmak üzere bir oturma eylemi başlatıldı.

EYLEME DESTEK ARTTIKÇA DEVLETİN SALDIRISI BAŞLADI

Galatasaray Meydanında oturma fikri ise, Hasan Ocak için yürütülen kampanyalar sırasında ‘Arkadaşıma Dokunma’ diye oluşturulan bir grup tarafından ortaya atılmıştı. Her Cumartesi, bir örgüte ait pankart olmadan, sessizce oturma eylemi başlatılma fikri ile başlayan Cumartesi oturmaları sonrası kamuoyu her Cumartesi oturma eylemi yapan anneleri Cumartesi Anneleri olarak tanımlamaya başladı. 15-20 kişi ile başlayan oturma eylemlerine gelenlerin sayısı artmaya, destek çoğalmaya başladığında ise devletin saldırıları da başladı. 1999 yılına kadar belli aralıklarla yapılan saldırılar, 1998 yılı sonunda artmaya başladı ve her Cumartesi toplananlar işkence ile gözaltına alınmaya başladı. Bu saldırılar sonrası 13 Mart 1999 tarihinde yapılan eylem sonrası eylemlerine ara verdiklerini açıklayan Cumartesi Anneleri, 31 Ocak 2009 tarihinde yeniden aynı yerde toplanma kararı aldılar ve Cumartesi Anneleri eylemleri yeniden başladı.

Cumartesi Annelerinin eylemleri, 25 Ağustos 2018 yılına kadar devam etti. 700. Hafta eyleminde ise, son dakikada dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun talimatı ile Cumartesi Anneleri eylemi bir kez daha yasaklandı ve Galatasaray Meydanı’nda eylem yapmaları engellendi. Aralarında Emine Ocak’ın bulunduğu yüzlerce kişinin gözaltına alındığı 700. Hafta sonrası bir süre İnsan Hakları Derneği önünde toplanıp eylemlerine devam eden Cumartesi Anneleri AYM’nin hak ihlali kararı sonrası yeniden Galatasaray Meydanına çıkma kararı aldılar.

İlk olarak 29 Nisan 2023 tarihinde Galatasaray Meydanına yürüyen Cumartesi Anneleri, 30 hafta boyunca işkence görerek gözaltına alındılar. 29 Nisan 2023 tarihinde başlayan eylemleri sonucu 11 Kasım 2023 tarihinde Cumartesi Anneleri, kişi sınırlaması ile de olsa yeniden Galatasaray Meydanına çıkmayı başardı. O günden bugüne ise, 10 kişi sınırlaması ile de olsa Cumartesi Anneleri her hafta Galatasaray Meydanında kayıplar için adalet istemeye devam ediyor.

ÇOCUKLARININ KEMİKLERİNİ BULAMADAN YAŞAMINI YİTİRENLER OLDU

Cumartesi Anneleri eylemleri devam ederken, gözaltında kaybedilen evlatları için mücadele edenler arasında yaşamlarını yitirenlerde oldu. Bugüne kadar onlarca anne ve baba çocuklarının kemiklerine kavuşmak isteğiyle verdikleri mücadelede yaşamlarını yitirdiler. Yaşamını yitiren Cumartesi Anneleri ve İnsanlarından bazılarının isimleri şöyle;

Cemil Kırbayır’ın annesi Berfo Kırbayır.

Rıdvan Karakoç’un annesi Asiye Karakoç.

Cemil Kırbayır’ın kardeşi Farma Kırbayır.

İbrahim Demir’in annesi Sare Demir.

Cumartesi İnsanlarından Güzel Şahin.

Hüseyin Mor Sünbül'ün annesi Fatma Morsümbül.

Hüseyin Aydemir’in annesi Asiye Aydemir.

Hüseyin Yaman’ın annesi Saffet Yaman.

İsmail Şahin’in annesi Kiraz Şahin.

Abdülmecit Baskın’ın annesi Meryem Baskın.

Nurettin Yedigöl’ün annesi Zeycan Yedigöl.

Cumartesi İnsanlarından Hediye Doğan.

Nazım Babaoğlu’nun annesi Makbule Babaoğlu.

Kürt dilbilimci Feqi Hüseyin Sağnıç’ın eşi Rabia Sağnıç.

Hayrettin Eren’in annesi Elmas Eren.

Hüseyin Taşkaya’nın annesi Fatime Taşkaya.

Hasan Ocak’ın babası Baba Ocak.

Cumartesi İnsanlarından Vahap Bekin.