2023’te işkence ve tecrit devam etti

2023 yılında hem resmi gözaltı hem sokak eylemlerinde işkence devam ederken, cezaevindeki hasta mahpusların durumu daha da ağırlaştı. İmralı’daki mutlak iletişimsizlik ise 2 yıl 8,5 ayı geride bıraktı.

Türkiye’de 2023 yılında gözaltında işkence ve cezaevlerindeki hak ihlalleri önceki yıllara göre yine artmaya devam etti. Resmi gözaltı merkezlerinde yaşanan çok sayıda işkence uygulaması basına, mahkeme tutanaklarına, ulusal ve uluslararası insan hakları kurumlarının raporlarına yansıdı. Bu anlamda 2023’ün ilk 11 ayını ele alan TİHV ve İHD’nin işkence ve cezaevleri raporları ile ÖHD’nin çeşitli zamanlarda açıkladığı cezaevi ihlal raporları içeride de dışarıda da yurttaşların ağır ihlallerle karşılaştığını gözler önüne seriyor.

İşkence sadece resmi gözaltı merkezlerinde değil sokakta da aleni şekilde uygulanmaya devam etti. Hem içerideki hem de dışarıda özellikle toplumsal eylemlere kolluk kuvvetlerince yapılan saldırılarda onlarca insan yaralandı.

2023 yılının ilk 11 ayında;

• TİHV’e işkence ve diğer kötü muameleye maruz kaldığı iddiasıyla toplam 750 kişi başvurdu. Başvuranların 343’ü aynı yıl içinde işkence ve kötü muamele gördüklerini belirtti.

• İHD tespitlerine göre, resmi gözaltı yerlerinde en az 396 kişi işkence ve diğer kötü muameleye maruz kaldı.

Yine iki kurumun verilerine göre

• TİHV kolluk güçlerinin toplanma ve gösteri özgürlüğü kapsamında yapılan barışçıl eylem ve etkinliklere müdahalesi sonucu 58’i çocuk, en az 3679 kişi işkence ve kötü muamele niteliğindeki uygulamalar ile gözaltına alınıp en az 44 kişi yaralandığını kayda geçti.

• İHD ise kolluk güçlerinin toplanma ve gösteri özgürlüğü kapsamında yapılan barışçıl eylem ve etkinliklere müdahalesi sonucu en az 3766 kişi işkence ve diğer kötü muameleye maruz kaldığını açıkladı.

SÜRESİZ TECRİT VE AÇLIK GREVLERİ

2023 yılında da İmralı Ada Hapishanesi’nde henüz bir görüş olmadı. ÖHD’nin 15 Aralık 2023 tarihli Tecrit Bülteni verilerine göre PKK Lideri Abdullah Öcalan’a 2023 yılı itibariyle 24 yıl 10 aydır tecrit uygulanıyor. 3 yıl 9’ayı da aşan bir süredir aile görüşü yaptırılmıyor. Yine 4,5 yıldır avukat görüşü engelleniyor. 2 yıl 8,5 aydırsa İmralı Ada Hapishanesi ile mutlak bir iletişimsizlik hâkim.

Asrın Hukuk Bürosu 4 Aralık’ta Gemlik’te meydana gelen İmralı Ada Hapishanesi’ne yönelik kaygıların arttığını belirterek 7 Aralık’ta Abdullah Öcalan ve diğer mahpuslar için görüşme başvurusu yaptı. Ayrıca aileler de aynı şekilde başvuru yaptı.

Öte yandan Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin son bulması için 27 Kasım 2023’te cezaevlerinde başlayan açlık grevleri 1 ayını doldurmak üzere. Cezaevindeki mahpusların yanı sıra 4 Aralık’ta da Diyarbakır, Mersin, Adana, Van ve İstanbul’da da Adalet Nöbetleri başladı.

CEZAEVLERİNDEKİ İŞKENCE CEZASIZ KALIYOR

OHAL’den bu yana günümüze varan süreçte cezaevlerinde tutuklu ve hükümlülere yönelik işkence ve diğer kötü muamele uygulamalarında artış devam etti. İHD’ye sadece ilk 11 ayda cezaevlerinde 109 mahpus işkence ve kötü muamele gördüğüne dair şikâyette bulundu. İHD verileri yayınladığı raporda özellikle cezaevlerinde durumun değişmediğine dair şu notu düşüyor: “işkencenin önlenmesinde etkili ve önemli bir araç olan ‘Ulusal Önleme Mekanizması’nın işlevlerini yerine getirmek üzere yetkilendirilmiş olan Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na (TİHEK) yönelik eleştirilerin zeminini oluşturan sorunlarda 2023 yılında da hiçbir değişiklik olmamıştır. Yapısal, işlevsel ve mali açılardan bağımsızlığı olmayan TİHEK’i OPCAT ve Paris Prensipleri ilkelerine uyumlu hale getirecek hiçbir adım atılmamıştır. Kurumun yayımladığı ziyaret raporlarında ise ilke ve yöntem hataları bulunmaktadır.”

Yine aynı raporda işkenceye karşı açılan davaların ve karşı davların da durumuna değiniliyor: “İşkence yapan kolluk görevlileri hakkında bir şikâyette bulunulması, soruşturma ya da dava açılması halinde işkence görenler hakkında derhal “memura hakaret etmek, mukavemet etmek, bu sırada yaralamak, kamu malına zarar vermek” gibi gerekçelerle karşı davalar açılmaktadır (…) Nitekim 2022 yılında Cumhuriyet Savcılıkları tarafından ‘kamu görevlisine direnme’ suçunu (TCK m. 265) arasında olduğu ‘kamu idaresinin güvenilirliğine ve işleyişine karşı suçlar’ dan (TCK m. 247 – 266) 45.982 kişi hakkında kamu davası açılmıştır. Buna karşın aynı yıl içinde işkence ve eziyet suçlarından (TCK m. 94 – 96) sadece 872 kişi hakkında kamu davası açılmıştır.  Aradaki bu denli yüksek fark sistematik bir politika olarak sürdürülen cezasızlığın boyutlarını açıkça göstermektedir.”

CEZAEVİ DOLULUK BAKIMINDAN AVRUPA BİRİNCİSİ

Cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlü ile yine buradaki hasta mahpusların sayısı da 2023’te vahametini korumaya devam ediyor. İHD ve TİHV’in ortak raporundaki sayılar toplumsal baskının nasıl artışta olduğunun da göstergesi oluyor. Adalet Bakanlığının verilerine göre, 2005 yılında bulunan tutuklu ve hükümlü sayısı 55.870 iken, 1 Aralık 2023 tarihi itibari ile ceza infaz kurumlarında toplam 280.584 tutuklu ve hükümlü bulunuyor. Bu da 18 yıl içinde tutuklu ve hükümlü sayısı yaklaşık beş misli arttığını ifade ediyor. Avrupa Birliği (AB) İstatistik Ofisi Eurostat’ın 2021 verilerine göre, Türkiye Avrupa’da hapishanelerdeki mahpus sayısının ve oranının en yüksek olduğu ülke. Ayrıca 31 Ağustos 2022 tarihi itibariyle Türkiye genelinde denetimli serbestlik kapsamında 437.636 kişi bulunuyor. Bu sayı cezaevlerinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin sayısı ile birlikte yaklaşık 718.220 kişiye ulaşmakta.

Cezaevlerindeki hasta mahpus sayısı ise İHD verilerine göre 30 Kasım 2023 tarihi itibariyle 651’i ağır olmak üzere, toplam 1517 kişi. Yine aynı verilere göre 2023’ün ilk 11 ayında hapishanelerde hastalık, intihar, şiddet, ihmal vb. çeşitli gerekçelerle en az 43 kişi yaşamını yitirdi. Öte yandan bir nevi cezalandırma usulüne dönen infaz yakmalara ilişkin İHD raporuna göre 2021 yılının başından bu yana en az 313 mahpusun tahliyesi birden fazla kez 6’şar ve 3’er aylık periyotlarla engellendi. Mahpuslardan 48’i bir veya birkaç kez infaz uzatma kararı akabinde tahliye edildi. Yine tahliyesi engellenen mahpusların 88’i hasta mahpus listesinde bulunuyor. Bu mahpuslardan 42’si ağır hasta mahpus statüsünde yer alıyor.