Güryapı ve Kiazom firmaları tarafından hakları gasp edilen İstanbul Finans Merkezi şantiyesi inşaat işçilerinin, Ataşehir Emlak Konut GYD ofisi önündeki direnişi sürüyor. İnşaat-İş ve DİSK’e bağlı Dev-Yapı-İş’e üye olan işçiler, resmi tatil mesaileri verilmediği gibi, günlük yasal çalışma saatinden fazla çalışmaları için tehdit edildiklerini, Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan ( SGK) denetime gelindiğinde ise asgari ücretten maaş aldıklarını söylemeye zorlandıklarını söylediler.
Gece gündüz direnen işçiler, yaşadıkları sömürüyü ANF’ye anlattı...

‘İŞ GÜVENLİĞİ EĞİTİMİ VERMEDİKLERİ İÇİN YANMAKTAN SON ANDA KURTULDUM’

Yaklaşık 15 yıldır şantiyelerde çalıştığını anlatan Abdülkadir Yorgun, ancak haklarını bilmediği için yıllardır haklarının patronlar tarafından gasp edildiğine dikkat çekti. Aynı sömürüye Güryapı ve Kiazom firmalarında da maruz kaldığını anlatan Yorgun, iş güvenliği konusunda gerekli önlemler alınmadığı gibi, yıllık izin ve bayram mesai ücretlerinin verilmediğini de belirtti. Güryapı ve Kiazom firmalarında 14 ay önce kaynakçı olarak işe girdiğini anlatan Yorgun, ancak alanı olmayan başka branşlarda çalıştırıldığını ifade etti. Yorgun, “Oksijen ve ağır metal kesim işinde çalıştırıldım. Ama kişisel koruyucu donanımlı kıyafetler verilmesi gerekirken, beni işe normal kıyafetlerimle gönderdikleri için üstüm alev aldı. Yanmaktan son anda kurtuldum ama buna rağmen aynı tedbirsizlikle tekrar bu işe gönderildim. Bir işçi arkadaşım da aynı şekilde elini yaktı ve işe gelemediği 10 gün için de kendisine hiçbir ödeme yapılmadı. Ben de benzer bir haksızlığa maruz kaldım. Bel fıtığı olup hastaneden 10 gün rapor aldığım için 4 yevmiyemi kestiler. 3 bin TL almam gerekirken 2 bin küsur ödediler. Sorduğumda da ‘İşe gelmedin, o yüzden kesinti yaptık’ dediler” diye konuştu.

‘PAYDOS SAATİMİZİ TEHDİTLE DEĞİŞTİRDİLER'

Şantiyede günlük yasal çalışmanın normalde saat 08.00-17.00 arasında olduğuna ancak 2021 yılının başında bu saatlerin tehdit mesajlarıyla uzatıldığına dikkat çeken Yorgun, şöyle konuştu: “Normal prosedüre göre şantiyede işe 08.00’da başlayıp, 17.00’da paydos ediyorduk. Ancak paydos saatini hukuksuz bir biçimde 18.00’a çektiler, fazla mesai de ödemediler. Hatta Whatsapp grubundan da ‘Akşam 17.45’ten önce güvenlikten geçenin 3 saat mesaisini keseceğiz’ diye tehdit mesajı attılar. Şantiyelerde yüz okutma sistemine geçeceklerdi ama sırf hukuksuz bir biçimde bize 1 saat fazla mesai yaptırdıkları için bu uygulamadan vazgeçtiler. Bu uygulamaya karşı direndiğimizde geri adım atmak zorunda kaldılar. Yine aynı Whatsapp mesajında SGK’nin denetime geleceği zaman asgari ücret üzerinden maaş aldığımızı söylememizi dayattılar. Halbuki o parayı almıyoruz. Mesela ben kaynak ustasıyım, sigorta primimin gerçek ücret üzerinden yatması lazım ama daha düşük gösterip asgari ücretten yatırıyorlar. Haklarımızdan çaldıkları için bunun ortaya çıkmasını istemiyorlar.”

‘ESKİDEN SENDİKALI OLMAYI İLLEGAL BİR ŞEY SANIYORDUM’

Haklarını sendika yoluyla öğrendiğini belirten Yorgun, 15 yıldır inşaat işçisi olduğunu ancak haklarını bilmediği için bugüne kadar kıdem tazminatı dışında hiçbir hakkını alamadığını söyledi. Yanlış bilgilendirildiği için sendikalı olmanın illegal bir şey olduğunu sandığını ifade eden Yorgun, “Bana hep sendikalı olmanın işten çıkartılma gerekçesi olduğunu söylediler. O yüzden sendikaların bahsettiği hakların hayal ve söylentiden ibaret olduğunu düşünüyordum. Ancak sendikalı olduktan sonra gerçek anlamda haklarımdan haberdar oldum. Biraz geç oldu ama öğrenmiş oldum. Bu konuda işçiler bilinçlenmeli ve mutlaka sendikalı olmalı” diye konuştu. Haklarını almadan direnişi bırakmayacağını vurgulayan Yorgun, “Köle olmadığımızı patronlara direne direne öğreteceğiz” dedi.

‘HAKLARIMIZI ARADIĞIMIZDA TEHDİT EDİLDİK'

Direnen işçilerden Mahmut Yalçın da ne zaman haklarını arasalar Güryapı Mali ve İdari İşler Müdürlüğü tarafından sürekli Kod 29 ile işten çıkartılmakla tehdit edildiklerini söyledi. Yalçın, “Hep bir bahane arıyorlardı. Herhangi bir eyleme katıldığımızda da işten atılmakla tehdit ediliyorduk. Sendikalı olmamamız yönünde gözdağı veriyorlardı. En son bizi şantiyeye sokmadılar. Biz de haklarımızın sürekli gasp edilmesi karşısında haklı fesih yaptık, işten çıktık ve sendikalı olduk” diye konuştu. 2 yıldır İstanbul Finans Merkezi şantiyesinde çalıştığını ve cumartesi günleri öğleden sonra yaptıkları hiçbir mesainin yazılmadığını belirten Yalçın, hatta hasta olup hastaneye gittiklerinde bile sigorta paralarının kesildiğine dikkat çekti. 2021 yılı Asgari Geçim İndirimlerinin (AGİ) ödenmediğini anlatan Yalçın, “Bayram, Pazar dinlemediler. Fazla mesailerimizin hep üzerine yattılar. Bizi köle sandılar, susacağımızı düşündüler. Ama susmayacağız, 1 yıl da 2 yıl da sürse haklarımızı alana kadar direneceğiz” diye konuştu.

‘KARDEŞİMİN DE HAKLARINI GASP ETTİLER’

 Direnen işçilerden Ayhan Turgut, haklarını istediği için 4 gün önce çıkışı verildiğinde, kıdem tazminatının da eksik yatırılmak istendiğine dikkat çekti. Sendikalı olduğunu öğrendikleri zaman pazarlık yapmaya başladıklarını anlatan Turgut, “Önce kıdem tazminatı olarak 8 bin TL vereceklerdi. Sendikalı olduğumu öğrendiklerinde orta noktayı bulmaya çalıştılar ve bu ücreti 15 bine çıkardılar. Kabul etmedim ve bütün haklarımı alana kadar direneceğimi söyledim” dedi. Daha önce burada çalışan kardeşinin de haklarının gasp edildiğini belirten Turgut, “Askere gidecekti kardeşim ve haklarını bilmediği için ona sadece 2 bin TL kıdem tazminatı verdiler. Halbuki sendikalı olanlara ve aynı dönem çalışan diğer işçilere 35 bin TL kıdem tazminatı verdiler” diye konuştu. Gurbetten geldiğini ve 13 aydır burada çalıştığını anlatan Turgut, işçilerin şantiyede çok kötü koşullarda tutulduğunu vurguladı. “Şantiye koğuşunda her gece tahta kuruları içinde yatıyor ve uyuyamıyordum. Yorgunluktan işe çıkamadığım zaman sigortamı yatırmıyorlardı” diyen Turgut, hakları için sonuna kadar direneceğini kaydetti.