Düsseldorf'taki festivalde 'Kürt Sineması' paneli

Düsseldorf Kürt Film Festivalinde 'Kürt Sineması' paneli düzenlendi.

I. DÜSSELDORF FİLM FESTİVALİ

1. Düsseldorf Kürt Film Festivali ikinci gününde sürüyor. Festivalde 'Kürt Sineması' başlıklı bir panel düzenlendi. Moderatörlüğünü Gazeteci Ejder Xelîl'in yaptığı panelde yönetmenler Mano Khelil, Özkan Küçük, Sevinaz Evdike, Ersin Çelik ve Özgür Rayzan sunum yaptı.

Stêrk ve Çira TV'de canlı yayımlanan panelde Rojava sineması üzerine gelen soruya Ersin Çelik, şu yanıtı verdi:

"Piro, Mazdek gibi arkadaşları şehit verdik. Büyük bir emek çıktı. Tecrübe oluştu. Belki önümüzdeki on yılı besleyecek bir tecrübe ortaya çıktı. Bundan sonra okullaşma önemlidir. Sinema tecrübe etmeden olmuyor. Filmler artmalıdır. Savaşın şartları etkilese de okullaşma ve sinema konusunda Kürt külliyatının oluşması önemlidir. Bundan sonra önümüzdeki on yılı hedefleyerek planlama yapılmalıdır."

Ersin Çelik, şu görüşleri de dile getirdi:

"Kurdistan işgal altındadır. Dilimiz kayboluyor. Bu nedenle filmleri Kürtçe çekmeliyiz. Sinema bizim için bu nedenle sadece sinema değildir. Asimilasyona karşı bir duruştur. Mesela gelecek yıl festivalin Fokus'u Dimilî lehçesi olabilir. Çünkü Dimilî lehçesi Kurmancîye göre daha büyük bir tehlike altındadır."

'TÜRK ASKERİNİN SALDIRISI NEDENİYLE AVRUPA'DA ÇEKTİK'

Mano Khelil ise Çekoslovakya'da sinema eğitimi aldığını, 30 yılı aşkın bir süredir sinemanın içinde olduğunu, Avrupa'da 15 film çektiğini ve 68 ödül aldığını söyledi.

Mano Khelil, şöyle dedi: "İstedim ki Cîran filmini ülkemde çekeyim. Rojava'da çekmeyi çok istedim. Her şeyi de hazırlamıştık. Ama Türk askerleri Rojava'ya saldırdı ve savaş çıkarttı. Bu nedenle filmi Avrupa'da çekmek zorunda kaldık."
Son filminin isminin neden 'Cîran' olduğunu ise şöyle açıkladı: "Annem Bakûrlu, babam Rojavalı. Beni sınıra götürüp serxet û binxet üzerine bilgiler verirlerdi. Dilimiz yasaktı. Baas rejimi bizi köle yapmak istiyordu. Cîran filmi Suriye'de köleleştirilen halkları anlatıyor."

'KÜRT SİNEMASI GELİŞİYOR'

Festivalin organizatörlerinden Özgür Rayzan ise "Neden Düsseldorf" sorusuna şu yanıtı verdi: "Festivaller film yapmak isteyen insanlar için büyük olanaklar yaratıyor. Bu nedenle festivallerin olması kendi başına önemlidir. Neden Düsseldorf'u seçtiğimize gelirsek... Düsseldorf NRW eyaletinin başkentidir. Almanya'da Kürtlerin en çok yaşadığı eyalet NRW'dir. Ayrıca bu eyalette çok sayıda Kürt sanatçısı yaşamaktadır. İstedik ki bütün sanat camiası bir araya gelsin."

Festivale Rojavayê Kurdistan'dan katılan Sevinaz Evdike ise şu açıklamalarda bulundu: "Rojava'da 2015'ten 2023'e kadar en az 50 genç birlikte film çekmeyi öğrenmeye çalıştık. Bu 50 kişiden 15 tanesi ya kaldı, ya kalmadı. Türk devletinin saldırılarından dolayı Rojava'dan çıkmak zorunda kaldılar. Ama her şeye rağmen yeni filmler çekiliyor. Örneğin 2023'te iki dizi film ve iki uzun metrajlı film çekildi. Şimdi yeni filmler hazırlanıyor. Yani tüm saldırılara rağmen Rojava'da Kürt sineması gelişiyor ve daha çok film çekmeyi umut ediyoruz."