İstanbul’da gaspa karşı Adalet Nöbeti 3’üncü gününde

İstanbul’da 3’üncü gününde devam eden “Adalet Nöbeti”nde toplumsal dinamiğin farkında olarak üçüncü yol cephe mücadelesinin güçlendirilmesi gerektiği vurgulandı.

GASP POLİTİKASINA KARŞI ADALET NÖBETİ

Colemêrg Belediyesi’nin gasp edilmesine karşı İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin Beyoğlu'nda başlattığı “Adalet Nöbeti” üçüncü gününde devam etti. “Kayyum defol” tişörtlerinin giyildiği eylemde “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek”, “Bijî berxwedana Colemêrgê”, “Kayyum evine, Hakkari senin neyine”, “Kayyum gidecek biz kalacağız”, “Bijî berxwedana zindana” sloganları atıldı.

Eyleme, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüleri Esengül Demir ve  Cengiz Çiçek, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti)  İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu, Kezban Konukçu’nun yanı sıra Emek ve Özgürlük İttifakı bileşenleri katıldı. Nöbet eyleminde serbest kürsü de kuruldu.

Basın açıklamasını DEM Parti İstanbul İkinci Bölge Eş Sözcüsü Gizem Kuzu yaptı. İşgal politikalarının AKP-MHP iktidarının çözülme ve çöküş sürecine bir müdahale olarak nitelendiren Gizem Kuzu, “O nedenle tam da bu dönemde ortak mücadele zeminlerini her yerde kurmak, büyütmek, güçlendirmek gibi bir mücadele hattı kurmalıyız” dedi. 

‘GASPIN ARKASINDA SAVAŞ POLİTİKALARINI DERİNLEŞTİRME FİKRİ VAR’

Darbenin sadece bir seçme-seçilme hakkına müdahale olarak görülmemesi gerektiğini kaydeden Gizem Kuzu, bunun arkasında Kurdistan’ın bütün parçalarında işgal ve savaş politikalarını derinleştirme fikri olduğunu söyledi. Gizem Kuzu, “Böylece hem Ortadoğu’da Kürt halkının statüsüz kalmasını sağlamayı hem de Türkiye'de önemli bir toplumsal mücadele dinamiğini tasfiye ederek halkların birleşik mücadelesini etkisizleştirmeyi amaçlıyor. Gezi ve Kobanê isyanlarına giden süreçteki toplumsal öfke birikiminin farkında olmalıyız. Ayrıca bu potansiyeli açığa çıkarmada başarılı olabilirsek başta olası yeni kayyum darbeleri olmak üzere iktidarın birçok yönelimine şimdiden set çekebiliriz. Wan örneği daha hafızalarımızdaki canlılığını korumakla birlikte Wan’dan farklı olarak Hakkari’deki kayyum darbesine geri adım attıracak olan Hakkâri dışındaki iller olacağa benziyor. İstanbul bu anlamda kader tayin edici bir kent olacaktır” diye konuştu.

'DÖNEMİN BELİRLEYİCİ GÜCÜ BİZİZ'

Toplumsal dinamiğin farkında olarak üçüncü yol-kutup-cephe mücadelesinin ideolojik-politik hattının güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Gizem Kuzu, “Ayrıca  örgütsel-toplumsal gücümüzü büyütmenin zeminlerinin sanılanın aksine daha fazla imkanlarının olduğunu bilmemiz gerekiyor. Bu anlamda dönemin belirleyici gücü biziz; Kürdistan’ı işgal ve Türkiye halklarının faşist rejimce teslim alınmasının önüne geçecek olan temel mücadele sahalarından birisi de burasıdır.

CHP'nin Kılıçdaroğlu döneminden farklı olarak Gezi-Kobanê davaları, 1 Mayıs ve Kayyum meselelerinde AKP-MHP iktidarına karşı sesini daha çok yükseltmesi gerektiğini kaydeden Gizem Kuzu şunları söyledi: “Bizim mücadelemizin belirleyiciliğinin ve toplumsal büyüme potansiyelinin farkında olmasıyla ilgilidir. CHP, AKP karşısında iktidar alternatifi olabilmesi için bu tavrını bir süre daha sürdürmek zorundadır. Yoksa sistemin temel sorunlarına köklü yaklaşımdan halen epey uzaktadır. Bizler mücadelemizi diri tuttukça CHP, AKP-MHP iktidarının politikalarına daha yüksek dozda muhalefet etmek zorunda kalacaktır. O nedenle CHP’yi AKP-MHP karşıtı kutupta daha güçlü tutmak, iktidarın ‘yumuşama, normalleşme’ adı altında kurmak istediği devletçi ittifaka daha uzak tutmak ve bunun gerektirdiği taktik-stratejik yaklaşımları geliştirmek zorundayız.”

Basın açıklamasının ardından kürsüde söz alan temsilciler, Kürt halkının yanında olduklarını belirterek gaspa karşı birlikte mücadele etmenin önemine vurgu yaptı.

Nöbet eylemi alkış ve sloganların ardından sona ererken, yarın 19.00 ve 22.00 saatleri arasında Şişhane Meydanı’nda tekrar devam edecek.