İzmir’den çağrı: Hukuk işletilsin, tecrit kaldırılsın

15 tutsağın, Öcalan’a yönelik tecridin kırılması amacıyla açlık grevi eylemini ölüm orucuna çevirmesi üzerine İzmir'de faaliyet yürüten 33 kurum ortak açıklama yaparak, "Yaşamı savunuyoruz, hukuk işletilsin, kimse ölmesin” dedi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Leyla Güven öncülüğünde başlayan açlık grevleri yarından itibaren bir üst aşamaya geçecek. 135 gündür açlık grevinin sürdüğü cezaevindeki PKK ve PAJK'lı tutsaklar, yarından itibaren 15 tutsağın “ölüm orucuna” başlayacağını duyurdu. İzmir'de aralarında insan hakları örgütleri, sivil toplum örgütleri, sendika ve siyasi partilerin içinde bulunduğu 33 kurum ortak açıklama yaptı.

Konuya ilişkin kurum temsilcilerinin katılımıyla İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi’nde basın toplantısı düzenledi. "Yaşamı savunuyoruz, hukuk işletilsin, kimse ölmesin” başlıklı açıklamayı İHD Şube Başkanı Avukat Zafer İncin yaptı.

İncin, Leyla Güven’in 173, cezaevinde ilk grubun 135 günü geride bıraktığını açlık grevleri sürecinde ayrıca 7 tutuklunun da taleplerinin kabul edilmesi için yaşamlarına son verdiğini hatırlattı. Açlık grevlerinin 1 Mart itibariyle binlerce kişinin katılımıyla kitleselleştiğini belirten İncin, bir mevsimi geride bırakan açlık grevlerinin büyüklüğü ve sonuçları bakımından insani kriz aşamasına vardığına dikkat çekerek, “Bir hak talebi ya da bir durumu protesto için başlatılan açlık grevlerinin ölümlerle sonuçlanması vicdan sahibi herkes için bir acı kaynağıdır" dedi.

Açlık grevlerine ilişkin tıp etiği ilkeleri ve tutuklu haklarına dair kurallar gereği cezaevlerinin bir an önce kapılarını bağımsız sağlık heyetlerine açması gerektiğini vurgulayan İncin, “Yasaların eşit uygulanmasını sağlamak ve cezaevlerinde tutulmakta olan mahpusların yaşam hakkını korumak devletin görevidir. Hukuki bir talep ile başlanılmış olan açlık grevlerinin çözüme kavuşturulması iktidar açısından hiç de zor değildir. Bunun için yeni bir yasal düzenlemeye dahi ihtiyaç yoktur. Anayasa ve yasaların eşit uygulanması tek başına yeterlidir” diye konuştu.

Yaşam hakkının korunması gerektiğini söyleyen İncin sözlerini şu çağrıyla tamamladı: “Bugün ajanslara düşen haberlere göre, 5'i kadın 15 mahpus, 135 gündür sürdürdüğü süresiz ve dönüşümsüz açlık grevini ölüm orucuna dönüştürmüştür durumdadır. Bu demektir ki çok daha yakın bir zamanda ölüm haberleri alabiliriz. Biz aşağıda imzası bulunan kurumlar; Geçmişte yaşanan acı tecrübelerin tekrar yaşanmaması için devlete acil çağrıda bulunuyoruz.”

İMZACI KURUMLAR

Açıklamada imzası yer alan kurumlar şu şekilde: "İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi , Türkiye İnsan Hakları Vakfı İzmir Temsilciliği, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği, Çağdaş Hukukçular Derneği İzmir Şubesi, Halkların Köprüsü Derneği, İnsan Hakları Gündemi Derneği, Narlıdere Alevi Bektaşi Kültürünü Tanıtma Derneği, İzmir Dersim Kültür ve Dayanışma Derneği, Demokratik Alevi Derneği İzmir Şubesi, İMECEDER, EGE TUHAYDER, Ege 78’liler Dayanışma ve Demokrasi Derneği , 15’liler Birlik Dayanışma Bilim ve Kültür Derneği, Eğitim- Sen 1 Nolu Şube, Eğitim – Sen 6 Nolu Şube, Halkevleri, Emek Partisi, Türkiye İşçi Partisi, Halkların Demokratik Kongresi, Halkların Demokratik Partisi, Demokratik Bölgeler Partisi, Yeşil Sol Parti, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi, Ezilenlerin Sosyalist Partisi, Devrimci Parti, Sosyalist Kadın Meclisleri, Sosyalist Meclisler Federasyonu, KÖZ, Kaldıraç, Partizan , Alınteri, Toplumsal Özgürlük Parti Girişimi, Barış Anneleri."