‘Üçüncü yola yakın olanlar Öcalan’ın rolünü görmeli’

HDP Milletvekili Ömer Öcalan, Türkiye’de iktidar ve iktidara yakın bloklardan bir beklentilerinin olmadığını belirterek, üçüncü yola yakın olan kesimlere seslendi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki ağır tecride karşı avukatları ve aileleri tarafından yapılan başvurular, keyfi gerekçelerle reddedilmeye devam ediyor. 1999’dan bu yana İmralı’da tecrit altında tutulan Öcalan, 8 yıl boyunca avukatları ile hiçbir görüşme gerçekleştiremedi. Süresiz dönüşümsüz açlık grevleri ve ölüm oruçları ardından, avukatlar 8 yıl aradan sonra ilk kez 2 Mayıs’ta müvekkilleri ile görüşebildi. Sonraki görüşmeler 21 Mayıs, 6 Haziran ve 16 Haziran’da gerçekleşti. Son görüşmeden bu yine başvurulara ret yanıtı veriliyor.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Ömer Öcalan, Öcalan ile yapılan son görüşmeler ve devam eden tecridi değerlendirdi.

Seçim sürecinde yapılan görüşmelerin samimiyetsiz olduğunu belirten HDP milletvekili, Öcalan’ın üzerindeki tecridin İstanbul seçimlerine indirgenmesini de kabul etmediklerini ifade etti.

AKP-MHP bloğunun İmralı Adası’na gidişleri İstanbul seçimlerine propaganda malzemesi yaptığı tepkisinde bulunan HDP’li vekil, bunun ucuz bir yaklaşım olduğunu kaydetti.

Vekil Öcalan, sonraki görüşme taleplerinin reddedilmesine ilişkin ise şöyle konuştu: “Sayın Öcalan’a böyle araçsal ya da Kürt halkının değerlerine araçsal yaklaşım ne Kürt halkına kazandırır ne de Türk halkına. Devasa bir Kürt sorunu vardır ve yakıcı yönleri vardır. Günde onlarca insan yaşamını yitiriyor. Neredeyse düşük yoğunluklu bir savaştan orta ve yüksek yoğunluklu bir savaşa dönüşmüştür. Bir halk önderliği yapan ve halkta ciddi bir karşılık bulan, Kürt sorununda önemli bir misyona sahip bir lidere böyle yaklaşmak kabul edilebilir bir durum değil. Siyaseten de bunu kabul etmiyor ve doğru bulmuyoruz. 40 yıllık bir çatışmalı süreç vardır ve onlarca yıldır devam eden bir sorun vardır. Bu sorunu sadece İstanbul seçimine indirgeyip ‘görüşmeleri sağlattık’ söyleminde bulunmayı bir yanılgı olarak değerlendiriyorum. Kendi hedeflerine giderken Kürtleri, Kürt mücadelesini bir basamak olarak kullanan anlayışları doğru kabul etmiyoruz.”

Türkiye’de farklı gibi görünen blokların da Kürtler sözkonusu olduğunda birleştiğini söyleyen vekil Öcalan, bu blokların Meclis içerisinde de aynı pratikleri sergilediğini dile getirdi.

HDP’li vekil şunları ifade etti: “Dört parti bir çok konuda birbirlerine muhalif, bir birlerine karşı politikalar yürütüyorlar ama mesele Kürtler olunca, Kürtlerin kazanımları ve statüleri olunca bir araya geliyorlar. Bizim bu iki bloktan çok fazla beklentimiz yok. Bizim bahsettiğimiz, kendisini üçüncü alan, üçüncü yol, çizgi olarak tanımlayan ve bu çizgiye yakın duran, sosyal demokratlar, akademisyenler, feministler, aydınlardır. Sayın Öcalan’ı gündemlerine alıp bu sorunun baş müzakerecisi olarak kabul etmelidirler. Yakıcı sorun ilerleyen dönemlerde içinden çıkılamaz bir durum olacağını da biliyoruz. Bakınız Güney’e, Rojava’ya yapılan operasyonlar; bize Suruç tarafından da bilgiler gelmektedir, yoğun bir askeri sevkiyat durumu var. Bu çatışmalı durumun önüne geçmek için aslında kendisine aydınım diyenler, bu noktada Sayın Öcalan’ın rol ve misyonunu görmeli ve eylemsellik içine girmelidir.”