Amed'deki tutsaklar: Direniş sürecine aktif katılmaya çağırıyoruz

Diyarbakır 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'ndeki tutsaklar, “Önder Apo’ya özgürlük, Kürt sorununa çözüm" hamlesini sahiplenerek, herkesi direniş sürecine aktif katılmaya çağırdı.

İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a dönük tecridin kaldırılması ve fiziki özgürlüğünün sağlanması talebiyle cezaevlerinde başlatılan dönüşümlü açlık grevi eylemi 10'uncu gününde. Diyarbakır 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde açlık grevinde olan tutsaklar, eylemlerine dair mesaj gönderdi. 

Tutsakların mesajı şöyle:

"Son 50 yıldır Türkiye ve Kurdistan halkları, Kürt halkının halk olmaktan doğan doğal talebi olarak varlığına saygının bir gereği statü talep ettiğini bilmektedirler. Bu talebin demokratik öncüsü ve tüm halkların kazanacağı bir sistemin inşa edicisi olarak Ulusal Önderliğimiz Sayın Abdullah Öcalan küresel hegemonik güçlerin ve yerel işbirlikçi yönetimlerin el birliği ile tertipledikleri bir komplo ile 25 yıl önce İmralı Adası’na alındı. 'Her günü idamdan beter' diye itiraf edilen uygulamaların tüm hukuksuzluk ve vicdansızlığa rağmen Ulusal Önderliğimiz Sayın Abdullah Öcalan tüm gücüyle hilesiz, yalansız ve çıkarsız bir çabanın sahibi olarak başta Kürt sorunu olmak üzere çok yönlü haksızlığa, sömürüye ve istismara maruz kalan-bırakılan kadınlar, her zeminde çalışan ama emeği çalınan emekçiler gerçek yüzlerini maskelemek için mezhep çatışmalarıyla Ortadoğu halklarının, onların temiz dini duygularını istismar eden antidemokratik tutum, yaklaşım ve rejimlere son vermek, halkların lehine bir yaşam ortamı yaratabilmek için çabalamıştır. Tüm toplumsal sorunların demokratik, çoğulcu bir sistem içerisinde, barışçıl yollarla çok rahatlıkla çözülebileceğine dair eşsiz bir çabanın sahibi olmuştur. 15 Şubat komplosunu yapan egemen güçlerin bu çabaya verdikleri cevap ve duydukları korkunun ifadesi olan İmralı Adası’ndaki koşulları kötüleştirmek olarak hayata geçirmişlerdir.

'HİÇBİR FEDAKÂRLIKTAN KAÇINMAYACAĞIZ'

Şüphesiz ki Ulusal Önderliğimizin doğduğu topraklar direniş kültürü ile iç içe kutsallıkları insanlığa armağan eden topraklardır. Tüm halkımız ve dostlarımız bilmeli ki Önder Apo, Hazreti İbrahim’i seven ve o yolda yürüyen biri olarak çocukluğundan beri Nemrut’a, Nemrutlara ve onların sistemine hizmet etmemiştir. Bundan sonra da etmeyeceğine kesin olarak kaniyiz. Tüm bu nedenlerden dolayı İmralı Adası’nda 25 yıldır tutulan Ulusal Önderliğimize karşı son 3 yıldır daha da pervasızca bir tecrit uygulanmaktadır. 3 yıldır herhangi bir haber kendisinden alınamamaktadır. Bugün itibarıyla tüm dürüst, yurtsever, demokrat, Kürt, Asurî, Türk, Fars, Ermeni, Laz halkları ve dostlarımız bilmeli ki bizler için bu ağır tecrit ve mutlak izolasyon tahammül sınırlarını çoktan aşmıştır. Bizler Kürt halkının halk olmaktan kaynaklı hak ettiği statüsüne kavuşması, komşu halklarla eşit, özgür ve demokratik bir sistemde birlik ve beraberlik içinde yaşaması için mücadele ederken zindana düşmüş Kürt siyasi tutsaklar olarak, halkımızın dışarıda başlattığı, dünyanın her yerinde sesini yükselterek talebini dile getirdiği 'Önder Apo’ya özgürlük, Kürt sorununa çözüm' talebine hiçbir fedakârlıktan kaçınmayıp destek vereceğimizi açıklıyoruz. Zindan koşullarının sınırlı olan imkanları bizlere çok az imkan vermektedir. Mevcut iktidarın anti-demokratik uygulamaları da göz önüne getirildiğinde seçeneklerimizin sınırlılığı nedeniyle desteğimizi 10’ar günlük süresiz-dönüşümlü açlık greviyle başlattığımızı, bu eylemimize barış yanlısı, eşitlikten yana demokratik bir yaşamın ve özgür bir toplumun yüceltici değerlerini her insanımızın hak ettiğini düşünen herkesi bu sürece aktif katılmaya, sürece sahip çıkmaya çağırıyoruz. Bizler siyasi tutsaklar olarak, her türlü duyarlılıkla halkımızın Ulusal Önderliği için talep ettiği özgürlük ve Kürt sorununun demokratik çözüm talebine tereddütsüz tüm halkların kazanacağı inancıyla sahip çıktığımızı paylaşıyoruz.
Selam, sevgi ve saygılarımızla."