AYM’nin süre sınırlaması mağduriyetlere yol açıyor

AYM’nin ‘Örgüt üyesi olmamakla beraber, örgüt adına faaliyet yürütmek’ fıkrasını iptal etmesi, ancak dört ay sonraya süre vermesi, mağduriyetlerin devam etmesini sağlıyor.

Anayasa Mahkemesi (AYM), 8 Aralık’ta TCK'nin 220. maddesinin "Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme" suçunu düzenleyen 6. fıkrasını Anayasa’ya aykırı bularak iptal etti. Ancak kararın dört ay sonra yürürlüğe girmesine karar verildi. Özgürlük İçin Hukukçular Derneği’nden (ÖHD) avukat Emrah Baran ve İHD İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri, kararı ANF’ye değerlendirdi.

AİHM KARARINDAN DÖRT YIL SONRA

Avrupa Konseyinin 2016’da bu maddenin kaldırılmasına ilişkin tavsiye; AİHM’nin 2017’de bu maddeyle ilgili ihlal kararı verdiğini hatırlatan avukat Emrah Baran, “AİHM kararından yaklaşık dört yıl sonra Anayasa Mahkemesi (AYM), ihlal kararı verdi. AYM, ihlalin yapısal sorundan kaynaklandığı tespitiyle sorunun çözümü için pilot karar usulünü uygulayarak durumun meclise bildirilmesine karar verdi. Mahkeme, önündeki benzer başvuruların incelenmesini de bir yıl süreyle erteledi. Anayasa Mahkemesi’nin pilot kararına rağmen Meclis’te söz konusu düzenlemenin yarattığı sorunların çözümüne dönük herhangi bir değişiklik yapılmadı” dedi.

KALICI ÇÖZÜM İÇİN YETERLİ DEĞİL

AYM’nin 8 Aralık 2023’te yayınlanan kararıyla kamu otoritelerinin keyfi uygulamalarını önleyecek şekilde belirli ve öngörülebilir olmadığını ortaya koyduğunu dile getiren Baran, binlerce kişinin katıldıkları toplantı, eylem, cenaze töreninden dolayı bu madde ile cezalandırıldıklarını hatırlattı. Baran, şöyle devam etti: “Binlerce yurttaş bu düzenlemeden dolayı siyasi tutsak durumunda, binlercesi hakkında yargılamalar devam ediyor. Hal böyleyken Anayasa Mahkemesi’nin Anayasa’ya aykırı olan kanuni düzenlemenin resmi gazetede yayımlanmasıyla birlikte iptal edilmesi yönünde karar vermesi gerekirken bunu dört ay sonraya ertelemesi, halen yaşanan mağduriyetleri gidermemekte. Bunun yanında iktidar tarafından Meclis’e sunulacak değişiklik önerisinin sorunun çözümünü sağlayıp sağlamayacağı noktasında ciddi şüphelerimiz var. Ceza mevzuatında yer alan örgüt üyeliği, örgüte yardım gibi suçlara ilişkin düzenlemelerde de benzer sorunlar var. Bu nedenle yaşanan sorunun kalıcı çözümü için başta TCK, CMK ve İnfaz Kanunu olmak üzere pek çok kanunun yeniden yapılması ve Terörle Mücadele Yasası’nın yürürlülükten kaldırılması gerekiyor.”

TUTSAKLARA ETKİSİNİ TAM BİLMİYORUZ

AYM’nin Meclis’e dört aylık bir süre verdiğini ve bu süre içerisinde Meclis’in yeniden yasa düzenlemesi yapması gerektiğini söyleyen İHD İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri, binlerce tutsağın bu maddeden dolayı ya cezaevinde olduğunu ya da yargılandığını hatırlattı.                             Gülseren Yoleri, şunları söyledi: “Hüküm almış olanlar var, cezasını çekmiş olanlar var, çekecek olanlar var. Devam eden soruşturmalar var. Nihayetinde bu maddeye konu olan eylemlerin başka bir maddeye göre suçu oluşturup oluşturmadığı meselesi var. Bu noktada da savcılıkların bir değerlendirme yapma ihtiyacı ortaya çıkabilir. Dört ay içerisinde Meclis’in yeni bir yasa teklifi yapması gerekir. Dolayısıyla bu maddeden ceza alıp da cezasını infaz etmekte olanlar, yani henüz hapishanede bulunanlar bakımından nasıl bir tutum takınacağını biz de tam bilmiyoruz. Yeniden esas mahkemesine dosyalarının gönderilmesi ve bu kişilerin serbest bırakılması da söz konusu olabilir ama eylemlerinin yeniden değerlendirilip bir suç oluşturuluyorsa yeniden bir hüküm kurulması ya da yeniden bir yargılama yapılması da söz konusu olabilir. Nasıl bir pratikle karşılaşacağımız ortaya çıkmış değil.”