Cumartesi Anneleri: Kanımızın son damlasına kadar adalet isteyeceğiz!

Cumartesi Anneleri’nin 976. Hafta açıklamasına, hukuksuz bir biçimde görevinden alınan TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı katıldı. Kayıp yakınları, 31 yıl önce gözaltında katledilen İbrahim Demir ve Agit Akipa için adalet istedi.

Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetinin açıklanması ve belli olan faillerin yargılanıp cezalandırması için Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelen Cumartesi Anneleri ve insan hakları savunucuları, 976. Hafta eylemlerinde 12 Aralık 1991 yılında Şırnak İdil’de askerler tarafından gözaltına alınıp katledilen İbrahim Demir ve Agit Akipa için adalet istedi.

Hukuksuz bir biçimde görevinden alınan TTB Merkez Konseyi Başkanı ve TİHV Genel Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın destek için hazır bulunduğu açıklamaya, gözaltında katledilen İbrahim Demir’in kızı Deniz Demir ve Agit Akipa’nın oğlu Fehim Akipa katıldı.

Bu haftaki açıklamayı İnsan Hakları Derneği ( İHD) İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri okudu. Yoleri, İbrahim Demir ve Agit Akipa’nın hikayesini şöyle paylaştı: “36 yaşındaki İbrahim Demir ve 39 yaşındaki Agit Akipa, Şırnak’ın İdil ilçesine bağlı Çukurlu Köyü’nde yaşıyordu. Agit Akipa aynı zamanda köyün muhtarıydı. Köylüler üzerinde ağır bir koruculaştırma baskısı vardı. Köye giriş ve çıkışlar asker kontrolü altındaydı. Köy okulu karakol haline getirilmiş, bazı köylülerin evlerine el konularak askerler yerleştirilmişti. İbrahim Demir ve Agit Akipa, askerlerin okulu ve evleri boşaltmaları için önce Kaymakamlığa ardından İçişleri Bakanlığı’na başvurdu. Başvurudan sonra üzerlerindeki baskı daha da arttı.

DEMİR VE AKİPA’NIN İŞKENCE GÖRMÜŞ CANSIZ BEDENLERİ BULUNDU

12 Aralık 1991 tarihinde İbrahim Demir ve Agit Akipa İdil’deki bir siyasi cinayet taziyesinden evlerine dönmek için köylülerle birlikte traktöre bindiler. Traktör yolda askerler tarafından durduruldu. İbrahim Demir ve Agit Akipa Dargeçit Anıtlı Tabur Komutanlığı’na bağlı Ağaçlı mezrasında bulunan Piyade Bölük Komutanı ve askerleri tarafından gözaltına alındılar. Jandarma karakoluna giden ailelere, Karakol Komutanı “Onları hiç görmedik” dedi. Bir asker gizlice aileleri ‘mağaralara gidin’ diye yönlendirdi. Aileler köylülerle birlikte askerin işaret ettiği bölgeyi karış karış aradı. 13 Aralık 1991 günü girişi taşla örülerek kapatılmış bir mağarada, kayıpların işkence görmüş, gözleri ve elleri bağlanmış haldeki cansız bedenlerine ulaşıldı.

Olay hakkında başlatılan soruşturmada İdil Cumhuriyet Başsavcılığı, Ağaçlı mezrasında bulunan Piyade Bölük Komutanı Üsteğmen ve ilgili er ve erbaşların “adam öldürme” suçundan şüpheli olduğuna kanaat getirdi. Bunun üzerine 18 Aralık 1991 tarihinde soruşturma açma izni almak için dosyayı Dargeçit Kaymakamlığı İlçe İdare Kurulu’na gönderdi. Dargeçit Kaymakamlığı İlçe İdare Kurulu 20 Mayıs 1992 tarihinde “men’i muhakeme” kararı vererek şüphelilerin yargılanmasını engelledi.

2011 yılında aileler avukatları Tahir Elçi aracılığıyla İdil Cumhuriyet Başsavcılığı’na tekrar başvuruda bulundu. Yeni bir soruşturma başlatan Savcılık dosyaya ulaşmak için ilgili kurumlara başvurdu. Ancak bütün kurumlar arşivlerinde herhangi bir dosya, bilgi veya belgeye rastlamadıklarını bildirdi. Bunun üzerine İdil Cumhuriyet Başsavcılığı dosyayı kaybeden Dargeçit Kaymakamlığı görevlileri hakkında ‘görevi kötüye kullanmaktan’’tan soruşturma başlattı. (2011/646) Ancak yürütülen soruşturmalardan bir sonuç alınamadı. Sonuçta dosya zamanaşımı gerekçe gösterilerek kapatıldı. 924. haftamızda bir kez daha Devleti yönetenlere sesleniyoruz: Kaynağını evrensel hukuktan almayan uygulamalarla ülkeyi hukuktan ve liyakatten uzaklaştırmaya son verin. Kaç yıl geçerse geçsin İbrahim Demir ve Agit Akipa için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan 225 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz."

DERTLEŞME MEKANIMIZI GERİ İSTİYORUZ

Açıklamanın ardından söz alan İbrahim Demir’in kızı Deniz Demir, 31 yıldır adalet aradıklarını vurgulayarak, “ Faillerin cezalandırılmasını ve bütün ailelerin Galatasaray Meydanı’nda oturmasını itiyoruz. Burası bizim dertleşme mekanımızdır ve mekanımızı geri istiyoruz” dedi.

KANIMIZIN SON DAMLASINA KADAR ADALET İSTEYECEĞİZ!

Agit Akipa’nın oğlu Fehmi Akipa ise, işkenceyle gözaltında kaybedilen tüm kayıplar için adalet istediklerini kaydetti ve ekledi: “ Kanımızın son damlasına kadar adalet için yürüyüşümüz devam edecek.”

Konuşmaların ardından polis bariyerleriyle çevrili Galatasaray Meydanı’na karanfiller bırakıldı.