DEM Parti: Asgari ücret 25 binden az olamaz
DEM Parti Emek ve Sosyal Politikalar Komisyonu'ndan Sevtap Akdağ Karahalı, asgari ücretin en az 25 bin lira olması gerektiğini belirtti, savaşa ayrılan bütçeye tepki gösterdi.
DEM Parti Emek ve Sosyal Politikalar Komisyonu'ndan Sevtap Akdağ Karahalı, asgari ücretin en az 25 bin lira olması gerektiğini belirtti, savaşa ayrılan bütçeye tepki gösterdi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Emek ve Sosyal Politikalar Komisyonu'ndan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Sevtap Akdağ Karahalı, partinin genel merkezinde, görüşmeleri devam eden asgari ücret sürecine dair değerlendirmelerde bulundu.
İşçi ve emekçilerin reel ücretlerinin sürekli gerilediğini ve hemen her gün yapılan zamlar karşısında gündelik temel ihtiyaçların karşılanamadığını belirten Sevtap Akdağ Karahalı, “Ücretler, açlık ve yoksulluk sınırının altında, asgari ücret ise açlık sınırının bile altında kalmıştır" dedi.
SGK’nin 2022 yılı verilerine göre, ücretlilerin yüzde 41,15’inin asgari ücret düzeyinde gelire sahip olduğu bilgisini aktaran Sevtap Akdağ Karahalı, bu oranın özel sektörde yüzde 46,30 olduğunu kaydetti. Kadın işçilerde ise oranın daha yüksek olduğunu paylaşan Sevtap Akdağ Karahalı, "Yani 18 milyon 821 kişi, 11 bin 400 TL ile 13 bin 976 TL arasında bir gelirle yaşamaya çalışıyor" diye ekledi.
Yoksulluk sınırının 50 bin TL’ye dayandığını aktaran Sevtap Akdağ Karahalı, "Asgari ücret en az 25 bin lira olmalıdır. Ücret artışları da 3'er aylık dönemlerde yapılmalı" dedi.
'BÜTÇE EMEKÇİYE DEĞİL SİLAHA AYRILIYOR'
Sevtap Akdağ Karahalı, şunları da söyledi:
"Toplumsal kaynaklar önemli ölçüde silahlanmaya harcanıyor. Türkiye, 2000-2015 yılları arasında ‘dünyada en çok silah ithal eden ülkeler’ arasında 6’ncı sırada yer aldı. 2018 yılı rakamlarında ise 12’nci sırada yer aldı.
Ülkenin üretim gücü ‘silaha yatırım’ alanına kaymıştır. Türkiye’nin savunma harcamalarının GSYH içindeki payı, diğer NATO üyesi ülkelerin ortalamasının üzerindedir. AKP iktidarının Kürt sorununda çözümsüzlük yaklaşımı, yanlış¸ dış¸ politikaları ve Ortadoğu’daki cihadist örgütleri besleyen politikalarının da etkisiyle Türkiye’nin hem savunma harcamaları hem de hem silah ithalatı giderek artıyor. Bu güvenlikçi yaklaşımın ekonomik krizi çarpan etkisiyle büyütmesi işçilerin, emekçilerin ekmeklerinin küçülmesine yol açıyor. Bu nedenle altını kalınca çizerek diyoruz ki; kaynaklar savaşa, silahlanmaya değil hakların temel ihtiyaçları için kullanılmalıdır.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu lağvedilmeli, asgari ücretin belirlenmesi süreci bir toplu pazarlık süreci olarak ele alınmalıdır. Anlaşmazlık durumunda işçilerin grev de dahil toplu eylem haklarını kullanabilecekleri yasal güvence sağlanmalıdır. Asgari ücretle çalışanlar için elektrik, su, doğalgaz kullanımı asgari ihtiyaç sınırına kadar ücretsiz olmalıdır. Ev içi emek sosyal güvenceye kavuşturulmalı, eşdeğer işe eşit ücret sağlanmalıdır. Kadın yoksulluğu son bulmalıdır. Sağlık, eğitim, ulaşım gibi temel kamusal hizmetler anadilinde ve parasız olmalıdır. En düşük emekli aylığı en az asgari ücret düzeyine çıkarılmalıdır. Geliri olmayan kişilere belli şartlar altında temel yurttaşlık geliri sağlanmalıdır. Kaynaklar savaşa, silahlanmaya değil halkların temel ihtiyaçları için kullanılmalıdır.”