Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Newroz Uysal Aslan, hasta tutsaklar için mücadeleye devam edeceklerini belirterek, “Cezaevlerinde yaşananlara karşı hem ses olmaya hem de bir mücadele hattı çizmeye çalışıyoruz” dedi.

ANF’ye konuşan Uysal, ceza kanunlarında neyin suç olup olmayacağının, ne kadar cezaevinde kalınacağının tamamen keyfi, hukuksuz ve siyasi olduğunu kaydetti. Newroz Uysal Aslan, şunları söyledi: “Cezaevinin kendisi, bir politika belirleyen bir noktada değil. Ancak cezaevine girdikten sonra tutsakların tutumu, içinde bulundukları durumlara ilişkin direniş biçimleri, bu politikaya karşı duruşları aynı zamanda yeni bir politika ürettiğini bizler söyleyebiliriz. Binlerce kişinin cezaevine alınması veya yargı tehdidiyle karşı karşıya kalınması, nasıl bir cezalandırma ve rade kırma savaşı ise cezaevine girdikten sonraki her türlü uygulama da aynı şekildedir. O nedenle cezaevlerinde yaşananlar, hukuki anlamda birer eziyet, kötü muamele, işkencedir. Politik olarak dışarda iradesini kıramadığı insanları, iradesini kırmaya dönüktür. Cezaevindekiler üzerinden dışarıda mücadele edenlere de mesaj vermektir. Devlet hangisinin, nasıl bir mesaj vermesi üzerinden çok özel bir politika üretiyor. Mücadele eden herkes, devletin öldürme veya ölüm politikasıyla karşı karşıya kalıyor.”

Verilen cezaların çok yüksek, infaz koşullarının çok ağır olduğunu vurgulayan Newroz Uysal Aslan, “Özellikle hasta mahpusların sağlığa erişememe koşulları aynı zamanda bir yaşam hakkı ihlalidir. Sağlığa erişememe durumu, bir ölüm ve öldürme politikasının sonucudur. Biz de bu noktada DEM Parti siyasetçileri olarak cezaevinde yaşanan bu politikalara karşı hem ses olmaya hem de bir mücadele hattı çizmeye çalışıyoruz. Bu konuda hasta tutsakların tahliye edilmesi için mücadele etmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.