Kobanê Davası için çağrı: Geleceği karanlığa teslim etmeyin
Kobanê Davası’na ilişkin Amed ve Wan’da yapılan eylemlerde "Ülkenin ve demokrasinin geleceği karanlıklara teslim edilmemeli" mesajı verildi.
Kobanê Davası’na ilişkin Amed ve Wan’da yapılan eylemlerde "Ülkenin ve demokrasinin geleceği karanlıklara teslim edilmemeli" mesajı verildi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), karar duruşması görülen Kobanê Davası'na ilişkin Peyas (Kayapınar) ilçesinde bulunan il binası önünde açıklama yaptı. Eyleme kentteki siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri katıldı.
DBP İl Eşbaşkanı Sultan Yaray, siyasetçilerin bırakılmasını ve tecridin sonlanmasını istedi.
DEM Parti İl Eşbaşkanı Abbas Şahin ise "Özgür ve eşit yaşamı esas alan ve bunun üzerinden örgütlenen Kürt halkı ve devrimci demokrat güçler hiçbir dönem ve tarihte bu baskı ve zor politikalarına boyun eğmedi, her daim aktif bir mücadele içerisinde oldu" diye konuştu.
Şahin, "Nasıl ki daha önceki operasyonlar, kumpaslar ve davalar haklı mücadelemizi geriletemedi, aksine mücadelede ne kadar haklı olduğumuzu gösterdi; bundan sonra da böylesi kumpaslar mücadelemizde bir adım geri attıramayacaktır. Buradan çağrımız; bu hukuksuzluğun bir an önce ortadan kaldırılıp demokratik siyaset üzerinde kurulmak istenen baskıdan vazgeçilmesidir. Ülkenin ve demokrasinin geleceği karanlıklara teslim edilmemelidir" diye belirtti.
WAN
Kobanê Davası'nın karar duruşması öncesinde DEM Parti Wan İl Örgütü de açıklama yaptı. İl binası önünde yapılan eylemde "Siyasi kumpaslar bizi yıldıramaz” pankartı açıldı.
DEM Parti Wan İl Eşbaşkanı Gülşen kurt, halkın o dönem demokratik tepkisini ortaya koymak için sokaklara çıktığını belirterek, “Kürt meselesinde onurlu bir barışın sağlanması ve Kürt meselesinin çözümü evrensel hukuk ilkeleri, demokratik bir müzakere ve çözümün muhataplarına saygı ile mümkündür. Kobanê davasında haksız ve hukuksuz kararların çıkması çözümsüzlükte ısrar etmek demek olacaktır. Sonuç olarak Kobanê Kumpas Davası, Türkiye hukuk tarihine bir kara leke olarak geçmiştir. Hukuka deli gömleği olarak giydirilmek istenen bu yaklaşım derhal son bulmalıdır” dedi.