Sur ve Hasankeyf’i yok etme politikası BM’ye taşındı

Türk devletinin insanlık mirası olarak anılan Hasankeyf ve Sur’da yürüttüğü yıkım ve yok etme politikası BM’nin gündemine taşındı.

Türk devletinin Kürt halkının tarihsel ve kültürel bilincini yok etmek ve Kürdistan’ın demografik yapısını değiştirmek amacıyla insanlık mirası olarak anılan Sur ve Hasankeyf'te yürüttüğü katliam politikası, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi’nin gündemine taşındı.

Sur’un Yıkımına Karşı Hayır Platformu ve Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi kurucularından Ercan Ayboğa, Sur ve Hasankeyf'te devam eden devlet saldırılarına ve Türk devletinin Kürdistan’da yürüttüğü katliam politikalarına dikkat çekmek amacıyla BM temsilcileriyle görüştü. Ayboğa, İsviçre’nin Cenevre kentinde bulunan BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliğine bağlı 7 kişilik uzman bir kadro ve Almanya ile Avrupa Birliğinin BM temsilcileri bir dizi görüşmeler yaptı.

Ayboğa, görüşmelerin içeriğine ilişkin ANF’ye bilgi verdi.

İKİ AYRI RAPOR SUNULDU

Ayboğa, ilk olarak Sur’da devam eden yıkımın boyutuna ve Hasankeyf’i yok etmek amacıyla yapılan Ilısu Barajı’nın geldiği noktaya dikkat çekmek amacıyla konuya ilişkin BM uzmanlarına ayrıntılı iki rapor sunduğunu dile getirdi.

Sur’daki yıkımın boyutunun ayrıntılı olarak BM uzmanlarına aktardığını belirten Ayboğa, gelinen aşamada Sur’un yüzde 30-40 yakınının devlet eliyle yıkıldığını BM’ye anlattığını söyledi. Yıkımla birlikte insanların göç etmeye zorlandığını, yine yıkıma karşı Mayıs ayı başından beri suriçinin Ali Paşa ve Lalebey mahallerinde süren direnişi yetkililere aktardığını söyleyen Ayboğa, “Halihazırda süren yıkımın önüne geçilmezse Sur’un diğer mahallerinin de yıkımla karşı karşıya kalabileceğini ayrıntılı bir şekilde anlattım. Sur’daki yıkımın yanı sıra Türk devleti tarafından yıkılan diğer kentlerde yaşananların boyutuna ve yıkılan kentlerdeki insanların nasıl göçe maruz kaldığına değindim” dedi.

“Yine Ilısu Barajı ile Hasankeyf ve Dicle Vadisi üzerindeki yıkıma yönelik BM uzmanlarının dikkatini çektim” diyen Ayboğa, Ilısu Barajı'nın yapılması ile birlikte insanlık mirası olarak bilinen bölgenin büyük bir felakete uğrayacağını ayrıntılı bir şekilde aktardığını dile getirdi.

‘DEMOKRAFİK YAPININ DEĞİŞTİRİLMESİ ÜZERİNDE DURDURULAR’

Hem Sur, hem de Hasankeyf’e yönelik ayrıntılı sunumun ardından BM uzmanları tarafından kendisine önemli soruların da yönlendirildiğini dile getiren Ayboğa, şöyle devam etti: “Örneğin; ‘yapılan yıkım ve göçlerle bölgenin demografik yapısının değiştirildiğini düşünüyor musunuz?’ gibi önemli çok sayıda sorular sordular. Biz de kesinlikle bu yıkımların bir savaş kapsamında ele alınması gerektiğini ve yaşananların Türk devletinin Kürt halkına karşı yürüttüğü savaşın bir parçası olduğunu söyledik. Devletin sistematik olarak Kürdistan’da bir yıkım politikası uyguladığına ve bu politikayı ekonomik rant ile birleştirerek sürdürdüğüne dikkat çektim.”

‘BM KÜRDİSTAN’DA YAŞANANLARI TAKİP ETMELİ’

Ayboğa, “Son olarak BM uzmanlarının Kürdistan’daki yaşananları yakından takip etmelerini sürdürmesi gerektiğini istedik. Onlar da bölgede yaşanan gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceklerini söylediler” dedi.

BM ALMANYA VE AB TEMCİLSİ İLE GÖRÜŞÜLDÜ

Öte yandan BM uzmanlarının yanı sıra BM Almanya ve Avrupa Birliği Temsilcisi ile de konuya ilişkin bir görüşme gerçekleştiğini ifade eden Ayboğa, bu iki temsilci ile yapılan görüşmenin de olumlu geçtiğini aktardı.

Ercan Ayboğa, "Sur ve Hasankeyf başta olmak üzere Kuzey Kürdistan’daki yıkımlara yönelik yaptığım sunumların ardından her iki temsilci de konuyu yakından takip edeceklerini ifade ettiler. Yine bu görüşmede yöneltilen sorular BM uzmanlarının sorularıyla benzerdi. Her görüşmede de özellikle demografik yapının değiştirilmesi üzerine sorular geldi" diye kaydetti.