Güleryüz: Ticaret Bakanlığı'nın belgeleri itiraftır

Türk Ticaret Bakanlığının, büyüyen tepkiler sonrası İsrail ile ticarette kısıtlama kararı verildiğini açıklamasının itiraf olduğunu belirten DEM Parti Eşbaşkan Yardımcısı Güleryüz, kirli ilişkilerin deşifre olması önemine dikkat çekti.

İSRAİL'LE TİCARET

Bir taraftan meydanlarda İsrail karşıtı söylem kullanan AKP hükümetinin, diğer taraftan adeta İsrail'i her konuda besleyen ve ticari ilişkiler sürdüren bir pozisyonda olduğunu kaydeden DEM Eşbaşkan Yardımcısı Mahfuz Güleryüz, ortaya çıkan durumun, bütünüyle ikiyüzlüce sürdürülen bir politikanın varlığını çok net ve somut bir şekilde sergilediğini söyledi. 

AKP-MHP iktidarı, sürekli Filistin’i desteklediğini ifade edip mitingler düzenlemesine, Filistin halkının davasını istismar etmesine rağmen İsrail ile ticaretin arttırdığı ortaya çıkınca oluşan tepkiler üzerine bazı adımlar atmak zorunda kaldı. Şimdiye kadar ticaretle ilgili suskunluğunu koruyan, zaman zaman inkar eden Türk hükümeti, 54 kalemde ticareti kısıtladı, üstelik inkâr edilen ticareti, madde madde paylaştı. Bunlar arasında savaşı doğrudan ilgilendiren kalemler de var. DEM Parti Halklar ve İnançlar Komisyonu’ndan Sorumlu Eşbaşkan Yardımcısı Mahfuz Güleryüz, Ticaret Bakanlığının kısıtlama kararını ve iktidarın bu alandaki politikalarını ANF’ye değerlendirdi. 

İKİYÜZLÜCE BİR POLİTİKA

Ortaya çıkan durumun, bütünüyle ikiyüzlüce sürdürülen bir politikanın varlığını çok net ve somut bir şekilde açığa çıkardığını belirten Güleryüz, şunları söyledi: “Bir taraftan meydanlarda İsrail karşıtı söylem kullanan AKP hükümeti, diğer taraftan adeta İsrail'i her konuda besleyen ve ticari ilişkiler sürdüren bir pozisyonda. Esasen bu, yeni bir pozisyon değil, AKP hükümete geldiği süreçten itibaren devam eden ve her yeni gün ticaret anlaşmalarının büyütüldüğü, Türkiye'yle İsrail'in ticari ilişkilerinin geliştirildiği bu süreci biliyorduk, tanıklık ediyorduk. Özellikle sol kamuoyu bu durumun böyle olduğunu çok net bir şekilde biliyordu ve farkındaydı. İşin en can alıcı noktalardan bir tanesi bu ilişkilerin artık devlet ilişkisi olmaktan çıkarılıp adeta bir aile ilişkisine dönüştürülmesi. Özellikle basına yansıyan belgelerden de anlaşılıyor ki; bu ticari ilişkilerinin çoğu AKP yönetim mekanizmalarında yer alan kişilerin, başta Cumhurbaşkanı olmak üzere çeşitli organların, aile bireylerinin eliyle gerçekleşen bir ticaret. Artık bir devlet ticareti ya da devlet ilişkisinden de öte aile ilişkisine dönüşen bir ticari anlaşmanın var olduğu çok net bir şekilde söyleyebiliriz. Dolayısıyla hem devlet nezdinde kurulan ilişki hem de devletin içerisinde öbekleşen, gruplaşan çeşitli şahısların kurmuş oldukları ilişkiler, rant ilişkileri bu sürecin nasıl kirli bir politikaya, nasıl kirli bir ilişkiler ağına dönüştürdüğünü kanıtladı. Vahim bir tablo var ortada.”

ÇİRKİN BİR DİLLE PROPAGANDA YAPTILAR

Türkiye'de toplumsal mühendisliklerin öteden beri çok yaygın bir şekilde yapıldığını, AKP eliyle bunun yapılış biçiminin çok farklı bir noktaya evrildiğini kaydeden Güleryüz, şöyle devam etti: “Bu meselede bize bu toplumsal mühendislik biçimlerinin nasıl yapıldığına ilişkin çok çarpıcı veriler sunuyor. Her gün mitinglerde kitlelere, Filistin üzerinden adeta bir oy devşirmeciliği yapan iktidar ama diğer taraftan Filistin halkının adeta katliamına giden bütün yolları besleyen, bütün kanalları büyüten yine bu iktidar. En son İstanbul seçimlerinde Murat Kurum, ‘İstanbul'u kaybetmek demek Gazze’yi kaybetmektir’ demişti. Bu kadar çirkin bir dil kullanan, bu kadar Türkiye siyasetini İsrail ve Filistin çatışması üzerinden dizayn etmeye çalışırken İsrail'in bütün nefes borularını açan, adeta savaş aygıtı olarak ayakta kalmasını sağlayan bir yapılanma. Dolayısıyla nereden bakarsanız bir garabet, nereden bakarsanız bakın bir çelişkiler ve kirli ilişkiler yumağı söz konusu. Ticaret Bakanlığının açıklamış olduğu rakamlar ve veriler bir bütün olarak bu ilişkiyi somutlaşmıştır, devlet tarafından itiraf edilmiştir.”

GÜNDEME GELMESİ ÖNEMLİ

En son kamuoyuna yansıyan görüntülerden sonra özellikle iktidar medyasının ‘İsrail'e gönderilen malzemeler buradan Filistin'e gönderilen malzemelerdir’ iddiasına işaret eden  Güleryüz, şunları dile getirdi: “Kendilerince buna yeni bir propaganda mekanizması geliştirdiler ama Ticaret Bakanlığının yayınlanmış olduğu belgeler bunu da çürütmüş ve var olan o kirli ilişki ağını çok net bir biçimde göz önüne sermiştir. Bugün gündeme geliyor olmasının çeşitli farklı nedenleri olabilir ama gerekçesi ne olursa olsun Türkiye'nin son 20 yıllık devlet yönetimi süresinde AKP'nin İsrail ile kurmuş olduğu ilişkilerin çarpıklığını çok net bir şekilde açığa çıkarması bağlamında önemlidir.”