"İstanbul Sözleşmesi’ni uygulayın, Pınarlar yaşasın"

İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamadığı gibi iktidar tarafından kaldırılmakla tehdit edildiği Türkiye’de kadınlar her gün erkek şiddetiyle katlediliyor. Pınar Gültekin’in vahşice öldürülmesine kadınlar “Artık yeter” dedi.

İSTANBUL

Kadın Meclisleri öncülüğünde Beşiktaş’ta bir araya gelen kadınlar, Pınar Gültekin’in erkek şiddetiyle vahşice öldürülmesini protesto etti. Kadınlar, öldürülen kadınların kanıyla yazılan İstanbul Sözleşmesi’ne dokunulmasına asla izin vermeyeceklerini vurguladı.

Kadın Meclisleri öncülüğünde Beşiktaş Barbaros Meydanı’nda akın eden yüzlerce kadın, iktidara, “İstanbul Sözleşmesi’ni uygula” ihtarında bulundu. Pınar Gültekin resimlerinin taşındığı eylemde, “Pınar Gültekin için sessiz kalmıyoruz” yazılı pankart yanı sıra “İstanbul Sözleşmesi yaşatır” dövizleri taşındı.

‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NE DOKUNULMASINA ASLA İZİN VERMEYECEĞİZ’

Kadınlar sık sık, “Kadın cinayetlerini durduracağız”, “Kadın cinayetleri politiktir”, “Yasayı uygula kadını yaşat”, “Jin, jiyan, azadî” sloganlarını attığı eylemde, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim yaptığı konuşmada, İstanbul Sözleşmesi’ne dokunulmasına asla izin vermeyeceklerini vurguladı.

Pınar’ın ardından üzüntüden bir ah çektikleri kadar öfkeli olduklarını kaydeden Ataselim, “Öfkeliyiz çünkü bir adım geri gitmeye niyetimiz yok. Kadınları çok hafife alıyorlar. Neyle karşı karşıya olduklarını bilmiyorlar. Her gün ölüm pahasına kararlarından vazgeçmeyen kadınlar var bu topraklarda. Haberleri yoksa olsun, kadınlar kazanılmış haklarından vazgeçmeyecek” dedi.

‘ARTIK YETER’

Erkek şiddetiyle katledilen kadınların fotoğraflarını artık taşımak istemediklerinin altını çizen Ataselim, “Artık yeter. Artık kadınların ölmesini istemiyoruz; yaşamak istiyoruz ama sadece yaşamak değil eşit yaşamak istiyoruz” vurgusunda bulundu. Ölümün pahasına kararlarının peşine olduklarını ve kazandıkları kararları o kadar kolay kazanmadıklarını hatırlatan Ataselim, her kazanılan hakkın öldürülen kadınların kanınla alındığını vurguladı. İstanbul Sözleşmesi’nin de 6284’ün de kadınların kanıyla yazıldığını kaydeden Ataselim, iktidarın utanmadan, sıkılmadan kadınların bu kazanımlarına göz diktiğini hatırlattı.

‘EVET SAVAŞ VAR, İSTANBUL SÖZLEŞMESİ ‘NE KARŞI SAVAŞ VAR’

“Emine Bulut cinayeti sonrası 6284 ile ilgili genelge yollayan İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Çalışma Sosyal Hizmetleri Bakanlığı neredesin şimdi de İstanbul Sözleşmesi’ne iptal ile tehdit ediyorsunuz? Sorusunu yönelten Ataselim, şöyle konuştu: “Bize diyorlar ki ‘savaş mı var bu kadar çığırtkanlık yapıyorsunuz? Evet savaş var savaş, erkek ve kadın arasında bitmeyen bir savaş. İstanbul Sözleşmesi’ne karşı savaş var. Her gün yüzlerce kadın öldürülüyor bu ülkede ve dünyada. Eğer kadın cinayetlerini durdurmak istiyorsanız çözüm belli; İstanbul Sözleşmesi’ni önce açıp okuyacaksınız sonra uygulayacaksınız. Eğer, İstanbul Sözleşmesi’ne dokunmaya kalkarlarsa resmi olarak bu ülkenin ayrımcılığın altına imza atmış olacaklar.”

İstanbul Sözleşmesi’ni tartışma konusu yapan iktidar yetkililerin Pınar Gültekin’i yaşatmadığını vurgulayan Ataselim, “Kadınlardan elinizi çekin çekmezseniz çektirmeyi biliriz” dedi.

‘PINAR’IN HAYATI HEP MÜCADELEYLE GEÇTİ’

Vahşice öldürülen Pınar Gültekin’in arkadaşı Gamze Sert, Pınar’ın hayatının hep mücadeleyle geçtiğini anlatarak “Ve şimdi bu mücadele hiçbir payı ve katkısı olmayan bir başkası tarafından elinden vahşice alındı. Pınar bugün bir anneydi, bir kız çocuğuydu, bir ablaydı ve bunların hiçbiri katledilmesine engel olmadı” diye feryat etti. Artık kadın cinayetlerini değil mutluluğu konuşmak istediklerini ifade eden Sert, “Biz artık ölmek değil yaşamak istiyoruz” vurgusunda bulundu.

SAM: HAK VERİLMEZ ALINIR

Sanatçı Şevval Sam ise, “Ben bir kadın değil, bir anne değil, bir kız çocuğu değil öncelikle bir insanım” diyerek sözlerine başladı. “Hak verilmez alınır” sloganı hatırlatan Sam, kadınların haklarını almak zorunda olduğunu vurgulayarak, “Bunun için anneler çocuklarına, öğretmenler öğrencilerine, babalar kızlarına, oğullarına şiddetin yanlış bir şey olduğunu; önceliğin yaşam hakkı olduğunu ve herkesin eşit haklara sahip olduğunu öğretmesi gerekiyor ki bu kısır döngü yok olsun” dedi.

Eylem kadınların hep bir ağızdan attığı “Asla yalnız yürümeyeceksin” sloganıyla son buldu.

İZMİR

İzmir’de Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve Kadın Meclisleri, Gültekin için Alsancak Semti’nde bulunan Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde açıklama yaptı. Açıklamaya çok sayıda katıldı. Kadınlar adına açıklamayı Hilal Susuz yaptı.

“Biz katili tanıyoruz, bu cesareti nereden aldığını, daha ilk ifadesinde Pınar’ı itibarsızlaştırmayı nereden öğrendiğini çok iyi biliyoruz” diyen Susuz, “Daha önce defalarca karakollarda, duruşma salonlarında karşımıza çıktı. Kadınların böyle eziyet edilerek öldürülmesine geçit verenler, kadın katillerine iyi hal ve haksız tahrik indirimi verenlerdir. Kadın cinayetlerini durdurmak için hiçbir önlem almayan, kadınları yaşatacak olan İstanbul Sözleşmesini ise tartışmaya açanlardır. Açıkça söylüyoruz, kadın düşmanı politikaları üretenler, kadın cinayetlerinin suç ortağıdır. Daha önce defalarca söyledik, yine söylüyoruz: Katilleri değil kadınları koruyun. Kadınlar istedikleri gibi yaşayacak. Pınarları yaşatacak olan İstanbul Sözleşmesi’dir. Uygulayacaksınız” şeklinde konuştu.

Susuz, İzmir’de darp edilerek gözaltına alınan kadınların derhal serbest bırakılması çağrısı yaptı.

ADANA

Adana'da Kadın Meclisleri üyesi kadınlar, katledilen Gültekin için Atatürk Parkı'nda basın açıklaması yaparak, AKP'yi İstanbul Sözleşmesi'ni uygulamaya çağırdı. "İstanbul Sözleşmesi'ni uygulayın Pınarları yaşatın. Pınar Gültekin için sessiz kalmıyoruz" pankartını ve "İstanbul Sözleşmesi uygulansın", "Kadın cinayetlerini durduracağız" dövizleri ile Pınar Gültekin'in fotoğraflarını taşıyan kadınlar sık sık; "İstanbul Sözleşmesi'ni uygula" ve "Kadın cinayetlerini durduracağız" sloganlarını attı. Kadınların açıklamasına erkeklerde destek verdi.

AKP'ye "İstanbul Sözleşmesi'ni uygulayın Pınarları yaşatın" diye çağrıda bulunan Kadın Meclisleri Üyesi Berfin Kılıç, kadın düşmanı politikaları üretenlerin; kadın cinayetlerinin suç ortağı olduğunun altını çizdi.

HATAY

Hatay Kadın Birlikte Güçlü Platformu, Gültekin için yapmak istediği yürüyüş polis tarafından engellendi. Yürüyüşü engellenen kadınlar, Köprübaşı’nda açıklama yaptı. Çok sayıda kadının katıldığı açıklamada konuşan Hatay Kadın Birlikte Güçlü Platformu Üyesi Selver Büyükkeleş, artık yeter; yaşamak istediklerini belirterek, "İstanbul Sözleşmesi’ne, 6284’e el uzatanlar bu katliamlara ortaktır. Eşit ve özgür yaşayabilmek için, kız kardeşimiz Pınar için, hepimiz için her yerde isyandayız. Buradan bir kez daha tekrarlıyoruz: İstanbul Sözleşmesi’ni, 6284’ü uygulayın. Pınar Gültekin ve katledilen tüm kadınlar isyanımızdır, İstanbul Sözleşmesi’ni değil cinayetleri engelleyin" dedi.

MERSİN

Mersin Kadın Platformu, Pozcu'da Gültekin için basın açıklaması yaptı. “Öldürülen kadınlar isyanımızdır”, “Kadın cinayetleri politiktir” ve “Pınar Gültekin için isyandayız! Sokaktayız!” dövizleri taşınırken platformu adına konuşan Ceren İnan, konuştu. Kadın cinayetlerinin politik olduğunu belirten İnan, “İktidar yıllardır gerektiği gibi uygulanması için mücadele ettiğimiz İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmayı tartıştıkça kayıp bedenlerimiz bulunamıyor. Bizi öldürenler bulunamıyor ya da bize şiddet uygulanmayan bir gün bulunamıyor. İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı; bugün hayatta olacak olan Pınar ve daha yüzlerce kadın için gerçek adalet İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmasıyla gelecek, biliyoruz” diye konuştu. İnan, “İstanbul Sözleşmesini kaldırmaya çalışmak, uygulamamak biz kadınların hayatlarını ellerinden alıyor. Bugün Pınar için ve katledilen bütün kadınlar için buradayız. Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz kalmadığı için buradayız. İstanbul Sözleşmesini uygulayın demek için buradayız. İstanbul Sözleşmesi bizim yaşam güvencemizdir, mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Açıklama “Ölmek değil yaşamak istiyoruz”, “Kadın cinayetleri politiktir” ve “Yasta değil isyandayız” sloganlarıyla son buldu.

ANTALYA

Antalya Kadın Platformu da Gültekin için Attalos Heykeli önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. "Kadın yaşam özgürlük", "İstanbul Sözleşmesi yaşatır", "Yaşasın kadın dayanışması" sloganlarının atıldığı açıklamada platform adına basın açıklamasını okuyan Devrim Mol, "Katiller kadın düşmanları tacizciler ve onları savunanalar İstanbul Sözleşmesi ve 6284’e saldıranlar susacak kadınlar konuşacak. Pınar’ın ölümünün sorumlusu kadınları eşit görmeyenlerdir. Pınar’ın ölümünün sorumlusu İstanbul Sözleşmesi’ne saldıranlardır. Bizden önce kadının adı yoktu diyenler uyguladıkları cinsiyetçi politikalarla körükledikleri nefret ile her gün yeni bir kadının adını bizlere ezberletiyorlar. Şimdi bizden Pınar için ağıt yakmamızı karanfiller ve mumlar ile anma köşesi oluşturup yasımızı yaşayıp yarın sabah her şey aklanmış gibi hayatımıza devam etmemiz bekleniyor. Ama biz yasta değil isyandayız. Pınar bize devir kalan bir isyandır bir yaşamak istiyorum şiarıdır. Yaşamak için savaşacağız” diye konuştu.

Muğla’da katledilen Pınar Gültekin için Ankara’da bir araya gelen binlerce kadın, AKP iktidarına seslenerek “Suçlu sizsiniz” dedi.

ANKARA

Muğla’da katledilen Pınar Gültekin için Ankara Kadın Platformu ve Kadın Meclisleri basın açıklaması yaptı. Ziya Gökalp Caddesi üzerinde bulunan Çankaya Belediyesi önünde bir araya gelen binlerce kadın Gültekin’in katledilmesini kınadı. Açıklama öncesi polislerin geniş güvenlik önlemleri alması ve çevrede durakta otobüs bekleyenleri alandan uzaklaştırması dikkat çekti. Polisin açıklama esnasında haber takibi yapan gazetecilerden sık sık basın kartı istemesi ve çekim yapmalarını engellemesi kadınların tepkisine neden oldu. Engellemelere rağmen yapılan açıklamada “#PınarGültekin Yasta değil; İsyandayız” pankartı ve  “Kadın cinayetlerine acil önlem, Kadın cinayetleri politiktir, 6284 ve İstanbul Sözleşmesi yaşatır, Kadın katili AKP” dövizleri açıldı.

Ankara Kadın Platformu adına açıklamayı okuyan Pırıl Kurtdere, “Bugün Muğla'da 5 gündür kayıp olan üniversite öğrencisi 27 yaşındaki Pınar Gültekin'in ormanlık alanda cenazesine ulaşıldı. Katilin Cemal Metin Avcı’nın, bir süre önce kendisini terk eden Pınar Gültekin’in eski erkek arkadaşı olduğu ve Pınar ile yeniden birlikte olmak istediği; ancak genç kadın arkadaşımızın reddetmesi üzerine cinayeti işledi öğrenildi” dedi.

Katledilen Özgecan Aslan, Şule Çet, Ceren Özdemir ve Dersim’de kaybolan Gülistan Doku’nun isimlerini dile getiren Kurtdere, “Erkekler onlar sırf hayır dediği için, kendilerinden boşandığı veya ayrıldığı için veya hiç birlikte olmak istemediği için kadınları öldürme cesaretini nereden, kimden alıyor?” diye sordu. Kurtdere, devamında şunları dile getirdi: “İyi biliyoruz; Kadınlar öldürüldüğünde dahi yine o kadınların hayatını mercek altına alan, yine kadınların tercihlerini sorgulayan, öldüreni değil; öldürüleni suçlayan savcılardan, hakimlerden, medyadan, iktidardan, toplumdan bir bütün erkek egemenliğinden. Her gün kadınların yaşam güvencesini elinden alan AKP iktidarından alıyor. AKP iktidarı ve onun erkek egemen kurumları; kadınların yaşam güvencesi olan haklarına saldırarak artık sadece kadın düşmanı politikaları uygulamakla kalmıyor, kadın katili oluyor. Suçlu Sizsiniz!”

İstanbul Sözleşmesi’nin kadınların uzun zamandır mücadele sonucu elde ettiği bir kazanım olduğunu belirten Kurtdere, “Kadına yönelik şiddetle mücadelede en etkin yasa iken bunu uygulayacağınız yerde kaldırmayı düşünüyorsunuz. Oysa İstanbul Sözleşmesi, hukuki güvencemizdir. İstanbul Sözleşmesini hedef alıp Sözleşmeden çekileceğini söylemek kadına yönelik şiddeti teşviktir. Sesimizin duyulması için daha kaç kadının ölmesi gerek? Bu kadın cinayetlerinin faili sadece öldüren erkekler değil, onca uyarımıza rağmen İnfaz Yasasıyla bu erkekleri salıverirken hiçbir önlem almayan, kadın örgütlerini görmezden gelen hatta bununla yetinmeyip kreminize eden yetkililerdir. Ama hayatlarımızı ailenin bütünlüğüne feda edilebilir görenler çok yanılıyor. Biz kadınların susmaya, itaat etmeye, birbirimizi yalnız bırakmaya, şiddetle yaşamaya ya da canımızdan olmaya niyetimiz yok, çok zamandır yok!” diye konuştu.

Kurtdere son olarak, “Bugünden itibaren kadın mücadelemizden aldığımız güçle erkek egemenliğine karşı yeni bir yaşamı kadınların eşit ve özgür olduğu bir dünyayı kurmak adına adımlarımızı hızlandıracağız” ifadelerini kullandı.

Açıklama, “Katledilen kadınlar isyanımızdır”, “Erkek vuruyor devlet koruyor”, “Jin jyan azadi” sloganları ve 26 Temmuz Pazar günü Kurtuluş Parkı’nda İstanbul Sözleşmesi’ne ilişkin kadınların yapacağı etkinliğe katılım çağrısı ile son buldu.