EŞBAŞKANLIK SİSTEMİNE SALDIRILAR
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM) Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu Eş Sözcüsü Canan Kepenç, ANF’ye konuştu.
DEM Parti olarak belediyelerde kadınlar için birçok çalışma yürüttüklerini belirten Kepenç, “Sözümüz bitmedi, şiddeti durduracağız” şiarıyla başlattıkları kampanya ile kadınların özgürce yaşayacağı kentler kurmayı hedeflediklerini kaydetti.
EŞBAŞKANLIK SİSTEMİMİZ KRİMİNALİZE EDİLMEK İSTENİYOR
Eşbaşkanlık sisteminin halk tarafından bu denli sahiplenilmesinin sistem tarafından sindirilemediğini ifade eden Kepenç, Êlih Belediyesi'nin bu nedenle gasp edilmeye çalışıldığını kaydetti ve şunları söyledi: “Batman bilindiği gibi köklü mücadele deneyimi, birikimi ve geçmişi olan kentlerden. Aynı zamanda sistemin bu direniş ve mücadeleyi bastırmak içinde kontra güçler eliyle insanları “faili meçhul” cinayetlerle katlettiği, tüm bu baskılara, işkencelere ve katliamlara rağmen direnişi büyüten yükselten kentlerden biri. Kadınlar da Batman’da büyüyen ve yükselen bu direnişin en temel öznesi durumunda. Kadınlar açısından tüm bu mücadele ve direnişin öznesi olmak demek, aynı zamanda saldırıların da hedefi olmak demektir. Yıllarca süren kadınların özgürlük ve eşitlik mücadelesinin bir kazanımı olarak hayata geçirdiğimiz eşbaşkanlık sistemimiz demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigmamızın temel taşlarından biridir. Biz kadınların özgürlük ve eşitlik mücadelesinin somutlaştığı, vücut bulduğu eşbaşkanlık sistemimiz sistem tarafından her zaman hedef alınmış ve kriminalize edilmeye çalışılmıştır. Ön seçim sürecinin hemen ardından başlayan ve bugüne kadar süren saldırılarda bunun bir parçasıdır. Bu saldırılara en güzel yanıtı Batman halkı 31 Mart yerel seçimlerinde vermiştir. Batman Belediye Eşbaşkanımız Gülistan Sönük, Türkiye yerel seçimlerinde en yüksek oyu olarak seçilmiştir.”
ERKEK MÜDÜR ATANMASI TESADÜF DEĞİL
Batman Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğüne bir erkek müdür atanmasına dikkat çekerek sözlerine devam eden Canan Kepenç, “Ne Batman Belediyesi'ne atanan kayyum ne de kayyum ataması sonrasında belediyenin dizayn edilme şekli bu saldırılardan azade değildir. Kayyumun göreve gelir gelmez yaptığı ilk icraatlardan birinin kadın müdürünü görevden alarak yerine bir erkek ataması tesadüf değildir. Bu tercihler tamamen politiktir ve kaynağında iktidarın ırkçı, cinsiyetçi ve tekçi politikaları yatmaktadır. Toplumla iç içe olan, toplumun yaşamına bir değen yerel yönetimleri kendi ideolojik anlayışıyla şekillendirmek için kayyumlar eliyle belediyeleri dizayn etmeye çalışmaktadır. Bizler bu tutumun tamamen politik bir tutum olduğunun farkındayız. Gülistan arkadaşımızın ön seçim sürecinden başlayarak bugün bile süren saldırıların hedefi haline getirilmesi de iktidarın politik tutumundan azade değildir. Biz kadınlar eşit, özgür ve onurlu bir yaşam için bu anlayışla mücadele etmeye devam edeceğiz.”
SİSTEM EŞBAŞKANLIĞI TEHDİT OLARAK GÖRÜYOR
“Yıllardır süren mücadelenin öznesi olan biz kadınlar, kadın özgür olmadan toplumun özgür olamayacağı yaklaşımıyla hareket ettik” diyen Kepenç, eşbaşkanlık sisteminin bu özgürlük ve eşitlik mücadelesinin toplumsal anlamda vücut bulmuş hali olduğunu belirtti: "Kadınlarla birlikte tüm toplumu özgürleştiren ve aynı zamanda erkek egemen iktidarcı yaklaşımı parçalayan bir sistemdir. İktidarın da eşbaşkanlık sistemimize saldırısının temelinde bu yatmaktadır. Eşbaşkanlık sistemimizi kendilerine tehdit olarak görmekte ve bu yüzden yer yer özel savaş mekanizmaları, yer yer zor aygıtları, yer yer hukuk eliyle sisteminize saldırmaktadır. Aslında tersinden şöyle düşünürsek; bu iktidarın en fazla saldırdığı mekanizma, toplumu en fazla özgürleştirecek mekanizmadır, diyebiliriz.
KADINLARIN ÖZGÜR YAŞADIĞI KENTLER İNŞA EDECEĞİZ
DEM Parti Demokratik Yerel Yönetimler Kadın Kurulu olarak 31 Mart’tan itibaren kazandıkları tüm belediyelerde kadınların eşit, özgür ve adil bir şekilde yaşayabileceği kentler inşa etme hedefiyle yola çıktıklarının altını çizen Canan Kepenç, partisinin kazandığı belediyelerde yaptıkları çalışmaları şöyle aktardı: “İlk etapta aldığımız bütün belediyelerde; büyükşehirlerde kadın daire başkanlıkları diğer kentlerde ve ilçelerde kadın müdürlükleri kurmaya başladık. Bu birimler eliyle öncelikle iktidarın cezasızlık ve kadına yönelik şiddeti meşrulaştırma politikalarından kaynaklı yükselen şiddeti önlemek için çeşitli çalışmalar başlattık. Kısa sürede kadın daire başkanlıkları ve kadın müdürlükleri bünyesinde alo şiddet hatları, kadın dayanışma merkezleri, kadın yaşam merkezleri, kadın dinlenme evleri, kreşler açmaya başladık. 'Sözümüz bitmedi, şiddeti durduracağız' şiarıyla bir yıllık bir kampanya başlattık. Buradaki temel hedefimiz kadına yönelik giderek artan şiddetle mücadele etmek. Şiddete uğrayan kadınların şiddetle mücadele mekanizmalarına ulaşmalarını kolaylaştırarak şiddeti önlemek. En nihayetinde ise yaşadığımız kentleri kadınların özgür yaşayacağı kentler inşa etmek.”