Komisyonun açıkladığı verilere göre, AB ülkelerinde kadınlar ile erkekler arasındaki ücret eşitsizliği halen ciddi boyutlarda. Buna göre, kadınlar erkek çalışanlara oranla yüzde 16 oranında daha az kazanıyor.
Her yıl belirlenen ‘eşit ücret günü’ (Equal Pay Day) ise bu yıl 4 Kasım’a denk gelmiş oldu. Her ne kadar son on yıllarda bu fark yüzde 20-30’lar civarından yüzde 16’ya kadar gerilemiş olsa da, AB Komisyonu bunun kadınların ‘yılın iki ayını ücretsiz çalıştığı’ anlamına geldiğine vurgu yaptı.
KADINLARIN DAHA AZ ÇALIŞTIĞI GERÇEĞİNİ DİKKATE ALMADAN HESAPLANIYOR
Öte yandan kadın-erkek çalışanlar arasındaki ücret eşitsizliğinin pek dikkat edilmeyen bir diğer yönü daha var. Zira yapılan hesaplamalar erkeklere oranla yıllık daha az çalışan kadınların ücretlerini erkeklerle aynı sürede çalışmaları ihtimaline göre yapılıyor.
Örneğin Belçika’da Kadın Erkek Eşitliği Enstitüsü (IEFH) tarafından yapılan 2017 yılı hesaplamalarına göre, tüm sektörlerdeki kadın-erkek ücret farkı yüzde 9,6 olarak görülüyor. Ancak bu kadınların tam gün çalışmaları ihtimaline dayanılarak yapılan hesaplamanın sonucu. Oysa gerçekte kadınların reel olarak çalıştıkları işler karşılığında kazandığı gelirler erkeklere oranla yüzde 23,7 daha az.
FARKIN YARISININ NEDENİ AÇIKLANAMIYOR
IEFH tahminlerine göre, kadın-erkek ücret farkının yüzde 48’i doğrudan kadınlar ile erkeklerin iş piyasasında edindikleri pozisyonlardan kaynaklanıyor. Ancak ücret farkının geriye kalan yüzde 52’lik kısmı ise çalışanların tüm yetenek ve özellikleri dikkate alınması durumunda dahi ‘açıklanamıyor’.
Enstitü uzmanları, ücret eşitsizliğinin ‘gizli mekanizmalar, önyargılar ve stereo tiplerden’ kaynaklandığını vurguluyor.
İLK ÇOCUKTAN İTİBAREN FARK AÇILMAYA BAŞLIYOR
Belçika Özgür Üniversitesi Uygulamalı Ekonomi Departmanı (DULBEA) Direktörü Ilan Tojerow, kadın-erkek ücret eşitsizliğinin en temel nedeninin, çocuk bakım ve eğitimine dair yükün büyük oranda annelere yüklenmesi olduğunu belirtiyor. ‘İlk Çocuğun Kadının Kariyerine Maliyeti’ başlıklı bir araştırmada yer alan Tojerow, kadınların ilk çocuklarını doğurmadan önce genel olarak erkek meslektaşlarıyla aynı düzeyde ücretler aldıklarına dikkat çekiyor.
Tojerow, buna karşılık ilk doğumdan sonraki 8 yılın sonunda kadınların gelirlerinin yüzde 43 oranında ciddi bir düşüşe maruz kaldığını, erkeklerinse bundan neredeyse hiç etkilenmediğinin altını çiziyor.
DULBEA Direktörüne göre, kadınların doğumdan kaynaklı gelir kaybının aşılması için bugüne kadarki geleneksel engellerin aşılmaması halinde önümüzdeki 20 yılda da ‘Equal Pay Day’ hedefi gündemde kalmaya devam edecek.