23 Ekim 1998 yılında 23 arkadaşıyla birlikte Van’ın Çatak bölgesinde işgalci Türk askerlerince şehit edilen Alman PKK gerillası Andrea Wolf’un şehadetinin 24’üncü yıldönümü. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’dan enternasyonalizm, Avrupa Devrimi ve Kürtlerin özgürlüğü üzerine birçok perspektif alan Andrea Wolf, devrimci çizgiyi daha güçlendirmek için söz verir ve yönünü Kürdistan özgürlük dağlarına verir. Her YAJK gerillası gibi o da Kürdistan işgalciliğine karşı mücadele eder. 1998’de büyük ısrarıyla gittiği Botan alanında şehadete ulaşan Andrea, bugün enternasyonal kadın devriminin öncü aydınlatıcı örneği olur.
MÜCADELEYE İLK ATILIŞ
1965 yılında Almanya’nın güneyindeki Münih kentinde dünyaya gelen Andrea Wolf, henüz küçük yaşlarda kardeşiyle birlikte sistem karşı gençlik hareketlerinde mücadeleye atılır. Kapitalizm, faşizm ve ırkçılığa karşı eylemlerde sürekli yer alır. 1981 yılında Alman polislerince gözaltına alınarak birkaç ay cezaevinde kalır. Cezaevinden çıktığında ise tecrübesine daha güçlü bir mücadelenin temeli yapar.
Feminist hareketlere katılan Andrea Wolf, birçok legal ve illegal eylemde yer alır. O dönem Almanya’da gençlerin ilgi odağındaki devlet kapitalizmine karşı “Otonom” adlı hareket içerisinde de yerini alan Andrea, 1980’li yıllarda anti kapitalist ekolojik mücadelelere de atılır. Büyük Atom Gücü Projesi’ne karşı Wackersdorf halk direnişine katılır. Startbahn West adlı devasa hava limanının inşasının durdurulması protestolarına aktif bir şekilde katılır. Arkadaşlarıyla birlikte Frankfurt’ta özgün kadın grupları kuran Andrea ve mücadele arkadaşları, zenginlerin evlerini devrimci feminist merkezlere dönüştürür.
‘KEIN FRIEDE’ GENÇLİK GRUBUNU KURAR
Savunma fikirlerine büyük önem veren Andrea, arkadaşlarının savunma sporlarında gelişmesi için büyük rol oynar. Almanya kentlerindeki özgür Kürdistan dağlarına karşı mücadele arkadaşlarına Karate eğitimi verir. Devrimci örgütlerde mücadele ettiğini gören Almanya devleti, üç kez Andrea’nın çevresine ajanlarını yerleştirir. Devlet geleneğini böylece daha da yakından tanıyarak, devrimci çizgide ihanet ve direniş çizgisinin farkına varır.
Devlet ajanlarının faaliyetleri yüzünden 1987 yılında bir kez daha cezaevine giren Andrea, bir yıl daha cezaevinde kalır. Cezaevinde Almanya kent gerillalarından RAF (Kızıl Ordu Fraksyonu) militanıyla tanışır ve ideolojik-siyasi tartışmalar yürütür. Katıldığı tüm mücadele hareketlerinde netliği, kararlılığı ve radikalliği ile tanınır. Reel Sosyalizmin yıkılmasının ardından sol örgütler ciddi kriz içerisine girer ancak Andrea durmayarak inisiyatif kullanır. Frankfurt’ta “Kein Friede” adlı gençlik grubunu kurar ve anti kapitalist devrimciliğe yeni kimlik kazandırır. Böylece Alman devrimi için yeni bir yola girilir, Alman kapitalist devlet sistemi yerine nasıl özgür bir toplum oluşturabilir arayışlarına girilir. Bu grup, faşist saldırılara karşı mültecilerin nasıl kendini koruyabileceği konusunda da destek verir.
PKK İLE TANIŞMA, KÜRDİSTAN’A GEÇİŞ
Böylece PKK’li arkadaşlarıyla tanışır. Alman devrimcilere dönük çok eleştirileri olan Andrea Wolf, yeni bir örgütlenmeye ihtiyaç olduğunu görür. Bu doğrultuda yoğunlaşan Andrea, güçlü enternasyonal mücadele için 1996 yılında Kürdistan’a geçer.
Andrea Wolf, gidişini günlüğünde şöyle anlatır: “Benim enternasyonalizm anlayışım yeniden şekillendi. Şimdiye kadar bunu doğrudan ve adım adım ele aldım. Öncelikle hareket yeri inşa etmek, ardından öbürleriyle birlikte hareket etmek. Ancak eğer biz enternasyonal isek aynı anda ikisi de olabiliriz; olmalıyız da, yapmalıyız da. Öğrenmek için dünyanın başka bir yerindeki mücadelede de yer alabiliriz. Çünkü biz ulus sınırlarıyla sınırlı değiliz. Özellikle metropollerde yaşayanlar olarak dış gözle bakmadığımız sürece kendi durumumuzu tam anlayamayız.”
‘RONAHÎ’ OLUR
Andrea Wolf, 1994 yılında Almanya’da devletin PKK yasağına karşı bedenini ateşe veren Ronahî’nin (Nilgün Yıldırım) adını alır. Böylece Ronahî ve Bêrîvanların çığlığına ses olur.
Şam’da Şehid Mahsum Korkmaz Akademisi’nde eğitim devresine katılan Andrea, eğitimden oldukça etkilenir ve derinleşir. Özellikle Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın arkadaşlığı ve yaşamdaki duruşu onu oldukça etkiler. Günlüğünde yaşamı boyunca Abdullah Öcalan gibi birini tanımadığını belirterek şunları yazar: “Önder Apo bir erkek olarak kadın özgürlüğü için doğru ve sonsuz emek vererek mücadele ediyor. Erkeklerin çoğu, tanınmak için kendilerini kadınlardan daha iyi gösterir. Kadın kurtuluşu için doğru yaklaşan sadece bir erkek görüyorum; o da Abdullah Öcalan’dır. Bunu sadece dile getirmiyor, pratiğinde ve talimatlarında yansıtıyor. Erkeklerin kapitalist, kadınların ise sosyalist olduğunu söylüyor.”
ARTIK KÜRDİSTAN DAĞLARINDA BİR GERİLLA
Eğitimin ardından özgür Kürdistan dağlarına yönünü veren Şehit Ronahî, gerilla saflarında aktif pratik yürütür. Gerilla içerisinde her zaman yoğunlaşmaları ve diyaloglarıyla tanınan Ronahî, PKK mücadelesini ve Önderlik ideolojisini derinden anlamak ister. Görüşlerini ve yoğunlaşmalarını Almanyalı solculara ulaştırır. Yazılarında gerilla saflarına katılım çağrısı yapar, oryantalizme karşı PKK felsefesi ve mücadele tecrübesini tanımaya çağırır.
Şehit Ronahî, Kürdistan dağlarında mücadele arkadaşlarına yüzme ve karate dersleri verir. KDP savaşına da dahil olan Ronahî, 1997 yılında büyük ısrarıyla Botan alanına geçer. Botan’da belki şehit düşeceğini bilmesine rağmen büyük bir enternasyonal bilinçle gerilla yaşamına katılır. Her zaman, “Nerede şehit düşeceğimiz değil, ne için savaştığımız önemli” der. Çelişki yaşadığında, “Emperyalistlerin ölüm makinelerini gördüm. Türkiye iktidarı neden Kürdistan’a dönük saldırılarını durdurmuyor? Buna çok öfkelendim. Ne için olduğunu biliyordum fakat daha derinden etkileniyordum. Bunun için nerede savaşacağımın önemi yok. Nerede olursa şehit düşerim” der ve daha fazla anlamak ister, bu doğrultuda mücadele arkadaşlarıyla derin tartışmalar yürütür.
DEVRİM MÜCADELESİNDE AYDINLATICI OLDU
Şehît Ronahî, kişiliği ve mücadele hayatıyla bugün kadın enternasyonaller için devrim mücadelesinin aydınlatıcısı oldu. Alman devrimi için bir temel nokta çizgisi olan Ronahî, bugün onlarca enternasyonal kadın devrimci için örnek oldu. Bugün dünyanın dört bir yanında onlarca kadın devrimci, enternasyonal mücadelenin temsilcilerinden Şehît Ronahî (Andrea Wolf) izinden giderek faşist iktidar güçlerine karşı kendilerini güçlü bir şekilde örgütleyerek mücadele ediyor.