AFP'nin diplomatlara dayandırdığı haberine göre, BM Güvenlik Konseyi, bir deklarasyon ile Libya anlaşmasını Salı günü onaylayarak, anlaşmayı "tam uygulamaya" çağırdı.

Bu deklarasyonu yakında bir kararın da takip etmesi bekleniyor. Güvenlik Konseyi bildirgesinde, BM çatısı altında Cenevre'de yapılan ateşkes anlaşması için "Güvenlik Konsey üyeleri memnuniyetle karşılıyor" denildi.

Konsey "Libya partilerini taahhütlerine uymaya ve anlaşmayı tam anlamıyla uygulamaya" çağırdı.

Güvenlik Konseyi, Libyalı taraflardan Tunus'ta 9 Kasım'dan itibaren bu konuda planlanan toplantılarda "siyasi çözüm arayışında aynı kararlılığı göstermelerini" bekliyor.

Bildirgede ayrıca 2011'de Libya için kararlaştırılan silah ambargosuna saygı duyulması ve ülkenin içişlerine karışılmaması gerektiği vurgulanıyor.

Libya'daki rakip taraflar, Cenevre'de BM tarafından düzenlenen ve barış için bir "dönüm noktası" olarak değerlendirilen beş günlük görüşmelerin ardından 23 Ekim'de "derhal yürürlüğe girecek" kalıcı bir ateşkes anlaşması imzaladılar.

2011'de Muammer Kaddafi rejiminin kanlı bir şekilde devrilmesinden bu yana Libya kaos içerisinde bulunuyor.

Mevcut durumda ülke iki güç arasında bölünmüş durumda. Bir yanda Trablus merkezli, Türkiye ve Katar destekli Ulusal Birlik Hükümeti (GNA), diğer yanda özellikle Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır ve Rusya tarafından desteklenen ülkenin doğusunu merkez edinen Mareşal Halife Haftar güçleri var.

Türk devleti Müslüman Kardeşler ağırlıktaki Trablus hükümetine doğrudan destek vererek, BM silah ambargosunu açık bir şekilde ihlal ediyor.

Türk hükümeti, yapılan ateşkese de karşı çıkarak sabote etmeye çalıştı. Libyalı on üst düzey askerin anlaşmayı parafe etmesinden bir kaç saat sonra Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, anlaşma ile alay ederek güvenirliğinin olmadığını savunmuştu. Erdoğan, " Yapılan ateşkes anlaşması en üst düzeyde bir ateşkes değil, daha alt düzeyde. Bunun kalıcılığı ne kadar olur bunu zaman gösterecek" demişti. Erdoğan, "Güvenilirliği bana göre çok da olabilecek gibi değil" diye eklemişti. Türk devleti, Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki ateşkeslerin de başarısız olmasının temel nedeni olarak öne çıkmıştı.