Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP) cemaat ve tarikatlarda yaşanan çocuklara yönelik cinsel saldırılara karşı “Çocuklarımızı karanlığa teslim etmeyeceğiz, faillerin aklanmasına izin vermeyeceğiz” sloganıyla Amed Dağkapı Meydanı'nda mor zincir eylemi gerçekleştirdi. “Derya Yanık istifa”, “Çocuk istismarı politiktir”, “Çocuğa uzanan eller kırılsın”, “Erkek değil gerçek adalet” , “Kahrolsun tarikat ve cemaatler”, “Çocuklar susmaz sen de susma” ve “Çocukların yeri okullardır” sloganlarının atıldığı eyleme, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İl Eşbaşkanı Gülistan Atasoy ve çok sayıda kadın katıldı.

İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel'in 6 yaşındaki kızını müridi ile evlendirmesine tepki gösteren HDP il Eşbaşkanı Gülistan Atasoy, hangi ülkede olursa olsun böyle bir duruma sessiz kalan Aile Bakanı’nın görevden alınması gerektiğini söyledi. Bütçe görüşmelerinde bu istismardan haberlerinin olduğunu açıklayan bakan Derya Yanık’ın görüşlerini öğrenmiş olduklarını ifade eden Atasoy, “Meclis kürsüsünden konuşarak, ‘evet, iki yıldır bu durumdan haberdarız’ dedi. Bunu pişkin bir şekilde söyledi. İstifa etmesi gerekirken bu olaya vakıf olduklarını ve siyasi malzeme olmasın diye gizlediklerini belirtti. Çocuk istismarı politiktir, bireysel değildir” diye konuştu.

‘ÇOCUKLARIN GELECEĞİNİ TARİKATLARA BIRAKTILAR’

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bizler kindar ve dindar bir nesil yetiştireceğiz” sözlerini hatırlatan Atasoy, o konuşmalarından sonra çocukların geleceklerini tarikatlara ve cemaatlere bıraktıklarını dile getirdi. Bu tür durumların daha önce de Türkiye’de yaşandığına dikkat çeken Atasoy, şöyle devam etti: “Daha önceki aile bakanları da Derya Yanık’ı aratmayacak davranışlar sergiledi. Ensar Vakfı’nı hatırlayın, ne demişti dönemin Aile Bakanı? ‘Bir kereden bir şey olmaz’ demişti. İşte buna sahip çıkan bir zihniyet bugün maalesef bu ülkeyi yönetiyor. Yönetirken çocukları kendi ideolojik araçları için, araçsallaştırdıkları, dinci, gerici bir zihniyetle büyütüp yeni yeni tecavüzcüler, katiller ve hırsızlar kazandırıyor bu topluma. Buna karşı koyanlara da, barikat, yasak ve saldırı koyuyor. Yasak koymakla yetmeyip soruşturmalarla ceza kesiliyor. Gözaltılarla sürekli olarak devletin sopası tepenizdedir dercesine kadınlar biat etmeye zorlayarak cezaevlerine gönderiyor.”

‘CEZASIZLIK TOPLUMSAL BİR AHLAKA DÖNÜŞTÜRÜLMEK İSTENİYOR’

MHP eski İl Başkanı Cihan Kayaalp’in bir erkek çocuğuna sistematik olarak cinsel saldırıda bulunduğunu ve kısa süreli tutuklandığını hatırlatan Atasoy, “Kayaalp’in soruşturmasını yürüten emniyet müdürü emekliye ayrılmak durumunda bırakıldı. Çocuğun rızası vardı, çocuk kahkaha attı diye bu istismarı aklayan hakim, İpek Er’in katili olan, ona tecavüz eden Musa Orhan’ı aklayan hakimin kendisi çıktı. Bu ülkede yargı, bürokratlar ve iktidarın yandaş medyası eliyle her türlü istismar ve tecavüz davası cezasız kılınarak bu ülkenin geleceğinde meşru bir yönetim ve toplumsal bir ahlaka dönüştürülmek isteniyor” dedi.

‘İSTEMEDİĞİNİZ HER YERDE OLACAĞIZ’

Bedeli ne olursa olsun çocukların geleceklerini iktidar ve yandaşçıların kirli emellerinde alet etmeyeceklerini belirten Atasoy, “Çocukların geleceğini sizlerin insafına terk etmeyeceğiz. Kadınların yaşamlarının korunması için sizin insaflı savcılarına ve kolluğuna güvenmeyeceğiz. Kadınlar kendi yaşamlarına her daim sahip çıksın diye kadın dayanışmasını ve kadın örgütlülüğünü büyüterek buna cevap verecekler. Biz mor barikatlarımızla ve örgütlülüğümüzle kendi haklarımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz. Ne bu ülkenin gençlerini ne de çocuklarını sizin yönlendirmelerinize ve kirli ellerinize emanet etmeyeceğiz. Bakanlarınız ve yandaşçılarınız buna engel olmayacak. Her yerden buna engel olacağız. Sizin istemediğini her yerde olacağız. ‘Jin jiyan azadî’ sloganıyla çelik gibi karşınızda duracağız” şeklinde konuştu.

Eylem, “Jin, jiyan, azadî” sloganıyla son buldu.