Erken yaşta meme kanseri: Neden riskler daha fazla

Genel kanser türleri içinde en ölümcül beşinci, kadınlarda ise ilk sıralarda gelen meme kanserinin özellikle erken teşhisin az olması nedeniyle 40 yaş altında daha tehlikeli olduğu bildiriliyor.

Konuya ilişkin verileri paylaşan Fransa Meme Bilimleri ve Hastalıkları Enstitüsü (SFSPM) adlı bir kuruluşun araştırma yaptığı Fransa’da resmi verilere göre meme kanserine yakalananların ortalama yaşı 63 iken, 40 yaşın altında bu hastalığın tespit edildiği kadınlar da bulunuyor. Her yıl ortalama 60 bin yeni meme kanseri vakası kaydedilirken, bunların yüzde 5’ini 40 yaş altı kadınlar oluşturuyor.

ERKEN YAŞTA YAKALANMANIN NEDENLERİ

Yapılan araştırmalar, her ne kadar neden-sonuç ilişkisini kesin olarak ortaya koymasa da bazı faktörlerin kadınlarda 40 yaşından önce meme kanseri görülmesinde etkili olabileceği yönünde.

Bunlar arasında 11 yaşından önce püberte (ergenlik) dönemine girilmesi; çocuk sahibi okunulmaması veya 30-35 yaş aralığında ilk çocuğun doğurulması; iyonlu radyasyonlara yoğun biçimde maruz kalınması bulunuyor. Ayrıca birinci ve ikinci dereceden akrabalarda aynı hastalığın görülmesi ile kanser öncesi lezyonların bizzat kendisinde görülmesi gibi durumlar, kadınların meme kanserine yakalanmasını arttırıcı riskler olarak kabul ediliyor.

MAMOGRAFİLERİN GEÇ YAŞTA YAPILMASI TÜMÖRLERİN TEHLİKESİNİ ARTTIRIYOR

Genç yaştaki kadın hastalarda meme kanserinin diğer yaşlara oranla daha tehlikeli olma riski de bulunuyor. Bu ise erken teşhis ile bağlantılı.

Örneğin Fransa’da normal şartlarda herhangi bir belirti olmamasına rağmen kadınların iki yılda bir ücretsiz mamografi hakkı bulunuyor. Son veriler, bu sayede meme kanseri vakalarının ve bu hastalıktan ölümlerin ciddi oranda azaldığını gösteriyor. Ayrıca meme kanserine yakalandıktan sonra en az 5 yıl yaşayabilen kadınların sayısı da her geçen gün artıyor. Yani erken teşhis çok ciddi öneme sahip. 

Ancak 40 yaş altı kadınlarda meme kanseri daha çok kendi kendine meme muayenesi veya tesadüfen bir doktor muayenesi sayesinde ortaya çıkıyor. Bu ise birçok vakada hastalığa neden olan tümörün ilerlemiş aşamalarında anlaşılması demek.

ÜÇTE BİRİ AMELİYAT GEREKTİRİYOR

Geç teşhis edilmeleri nedeniyle 40 yaş altı kadınlardaki meme kanserlerinin yüzde 35’inde mastektomi denilen ve kanser dokusunun alındığı ameliyatlara ihtiyaç duyuluyor. Ayrıca ameliyatla sonuçlanan vakalarda daha sonra tümörlerin yeniden çıkması ihtimalinin yüksek olması nedeniyle ameliyat edilenlerin yüzde 60-70 arası kadarının kemoterapiye ihtiyacı oluyor.

Ancak kemoterapi de özellikle çocuk sahibi olmak isteyen kadınlar açısından risk oluşturuyor, çünkü bu tür tedaviler doğurganlığı olumsuz etkiliyor.

GENEL RAKAMLAR

Birleşmiş Milletler (BM)’ye bağlı Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, 2015 itibariyle tüm dünyadaki 8,8 milyon kanser ölümü içerisinde meme kanserinin payı 570 binin üzerinde idi. Akciğer, karaciğer, kolorektal ve mide kanserinden sonra en çok ölümlerde beşinci sırada gelen meme kanseri, kadınlarda ise birçok gelişmiş ülkede en fazla görülen kanser türlerinin başında geliyor.