‘Fuhuş bir özel savaş yöntemidir’

HDP Van Milletvekili Muazzez Orhan ve feminist aktivist Zozan Özgökçe, Kürt kentlerindeki fuhuş çetelerine işaret ederek, fuhuş ve uyuşturucunun bir özel savaş yöntemi olarak kullanıldığını söyledi.

Van Milletvekili Muazzez Orhan, taciz, tecavüz, uyuşturucu ve fuhuşun, toplumu teslim almak için kullanılan özel savaş silahları olduğunu belirterek, “Daha güçlü bir şekilde örgütlenerek kendimize, toplumumuza ve değerlerimize sahip çıkıp mücadeleyle karşılarında duracağız” dedi.

Hakkari, Van ve Şırnak'ta içerisinde asker ve korucuların bulunduğu fuhuş çetesi, birçok kadını şantaj yoluyla fuhuşa sürükledi.

Fuhuş çetesi nedeniyle bir kadın katledildi, bir kadın intihara sürüklendi, bir kişi ise şüpheli şekilde öldü.

Fuhuş çetesine ilişkin başlatılan soruşturmada da “gizlilik” kararı alındı.

HDP Van Milletvekili Muazzez Orhan, bu fuhuş çetesini oluşturanların, yıllar önce Kürtler için “terörist olacaklarına fuhuş yapsınlar, uyuşturucu kullansınlar, daha iyi” diyen ırkçı zihniyetin sahipleri olduğunu söyledi.

Hakkari’deki fuhuş çetesinin sıradan bir olay olmadığını kaydeden Orhan, bilinçli, planlı bir şekilde Kürt halkına ve kadınına yönelik hayata geçirilen özel savaş politikasının eseri olduğunu vurguladı. 

Uzun zamandır bu kirli özel savaş politikasının uyuşturucu, fuhuş ve ajanlaştırmayla tüm Kürdistan illerinde yaygınlaştırılmaya çalışıldığına dikkat çeken Orhan, şöyle konuştu: “Belki basına birçok kez gündem olan kaçırma, kadın cinayetleri ve şüpheli ölümler münferitmiş gibi gösterildi. İpek Er örneğinde olduğu gibi, Gülistan Doku’nun kaybettirilmesi; yine Van’da dördüncü kattan atılan R.K’nin anlattığı. Fuhuş çetesi gibi birçok vaka da bu kirli özel savaş politikasının sonuçlarıdır. Kaçırılan onlarca genç şantajla, tecavüzle tehdit edilerek ajanlığa zorlandığını, kendilerini kaçıranların polis olduğunu ifade etmelerine rağmen herhangi bir soruşturma açılmamış ya da açıklama yapılmamıştır.”

TOPLUMU TESLİM ALMAK İÇİN

Kadın bedeni üzerinden toplumun tüm ahlaki, kültürel değerlerini yok edecek özel savaş politikasının altını çizen Orhan, şunları ifade etti: “Kürt halkı yüz yıldır savaşın her türlü kirli yönüyle karşılaştı. Yoksulluk, baskı, katliamlar, köy boşaltmaları, cezaevleri, sürgünler, faili meçhul cinayetler denendi. Her türlü taciz, tecavüz, uyuşturucu ve fuhuş, toplumu teslim almak için bir özel savaş silahı olarak kullanılmaktadır.”

KİRLİ OYUNLARI DEŞİFRE OLDU

Bu kirli oyunu geçmişte olduğu gibi şimdi de çok iyi bildiklerini ifade eden Orhan, buna karşı biat etmeyen, mücadele eden bir Kürt halkı ve özgür kadın mücadelesi olduğunu vurguladı. Bu kirli politikalarının deşifre olup gün yüzüne çıktığını belirten Orhan, “Daha güçlü bir şekilde örgütlenerek kendimize, toplumumuza ve değerlerimize sahip çıkarak mücadeleyle karşılarında duracağız” dedi.

VAN’DA FUHUŞ ARTTI

Feminist aktivist Zozan Özgökçe ise bölgede fuhuş ve uyuşturucunun yaygınlaşmasıyla ilgili Van özelinde şunları söyledi: “Van’da 2004’te resmi genelev kapandı. Yani vergi kaydı olan devletin kadın bedeninin satışından gelir elde ettiği bu yer kapandı, çünkü fuhuş sadece bu ev üzerinden ilerlemiyordu. Van, büyükşehir statüsüne girdikten sonra ve Van depremi sonrasında pavyonlar artış gösterdi. Ayrıca kadınların bedenlerinin satıldığı, sergilendiği yüzlerce ev olduğunu biz sıradan vatandaşlar duyuyorduk. Bunu devletin bilmemesi zaten imkansız. Kürt kadınların fuhuşa ve bunun paralelinde uyuşturucuya sürüklenmesi, kirli savaş politikalarının bir aracıdır zaten. Deprem ve büyükşehir statüsü öncesinde de vardı ama bu kadar yoğun değildi. Şu son zamanlarda artış olduğu söylemi ise artık herkesin bu durumu fark etmesi sebebiyledir. Gece belli bir saatten sonra köşe başlarında bekleyen kadınlar görebiliyoruz. Bizzatihi ben gördüm kaç kez. Bunu devlet görmüyor mu?”

BİZ KADINLAR BİLİNÇLİYİZ

Bu konuda konuşan, bunun büyük bir sorun olduğunu söyleyenlerin yine kadınlar olduğunu kaydeden Özgökçe, “Fuhuş, talep oldukça çoğalıyor. Fuhuş hizmeti satın alanların çoğunlukla kimler olduğu biliniyor. Bu çarkı kıracak bir ayak da bölge erkekleri ve sivil toplum örgütleri ile siyasileridir. Biz kadınlar zaten bilincindeyiz. Fuhuşa sürüklenen kadınlara yönelik özel bir çalışma yürütülmeli. Çok hassas bir konudur bu” dedi.