Uluslararası komplonun yıldönümüne ilişkin konuşan YJA Star gerillası Azê Rojda, “Önder Apo’nun uluslararası komplonun sonucu esaret altına alınmasından bu yana 22 yıllık süreçte Kürdistan özgürlük gerillalarının da direnişleri hız kesmeden devam etti. Bütün iç ve dış saldırılara rağmen mücadeleden ödün vermeyen Kürdistan gerillası Kürdistan topraklarının her karışında özgürlük mücadelesi vermeye devam ediyor” diye konuştu.

‘ÖNDERLİĞİMİZ ETRAFINDA ATEŞTEN ÇEMBER OLUŞTU’

“Biz yaşamın her anını Önder Apo ile yaşıyoruz” diyen YJA Star gerillası Azê Rojda, şunları belirtti: “Önderliğimize olan bağımız bize ayrı bir güç vermektedir. Önderliğimizin bizlere verdiği fikirler her zaman önümüzü aydınlatan bir meşaledir. Komploda yer alan güçlerin ‘biz bir ateş topunu elimize aldık ve bu hepimizi yakacaktır’ sözü ilk günden bugüne kadar da gerçekliğini ortaya koymuştur. Tarihte hiçbir önder etrafında bu kadar toplanma ve kenetlenme oluşmamış ve kimse kendi bedenin ateşe vermemiştir. Ama Kürt özgürlük hareketimize baktığımızda ise daha komplo gerçekleşmeden önce dahi birçok arkadaşımız fedai eylemler gerçekleştirdi. Komployu önceden fark eden Şehit Zilan önderliğimize karşı olan yönelimlere direkt olarak tavrını ortaya koydu. Bu bizim açımızda erişilmesi güç bir onurdur.”

‘ZAMAN ÖNDERLİĞİMİZİ ÖZGÜRLEŞTİRME ZAMANIDIR’

KCK’nin başlattığı “Özgürlüğü Sağlama Zamanı” hamlesine de dikkat çeken gerilla Azê Rojda, “Önderliğimizin özgürlüğü için şimdiye kadar atılan adımlardan ve ortaya konan sonuçlardan daha etkili bir adımdır. Çünkü artık süreç Önderliğimizi özgürleştirme sürecidir. Bu, düşmana karşı verilmiş olan kesin bir cevaptır. Artık Önderliğimizi özgürleştirmenin zamanıdır. Hem Kürdistan’da hem de diğer ülkelerdeki Kürt halkı ve dostlarının tepkileri devam etmektedir” dedi.

Mevcut rejimin tıkanmış olduğunu söyleyen gerilla Azê Rojda, şunları belirtti: “Kamuoyunun karşısına çıktıklarında yalana başvuruyorlar, görülüyor ki artık tüm toplumda bir sıkılma ve kabullenmeme durumu var. AKP rejiminin yandaşları bile bunun farkındadır. Kendi içlerinde bile yavaş yavaş bir yol ayrımına gitmeye başlıyorlar, parçalanıyorlar çünkü bir kabullenememe var. Faşist düşman ‘dem dema azadîyêye’ hamlesinden sonra bunun ne gibi değişimler yaratacağının farkına vardı ve hemen yönelimler gerçekleştirmeye başladı. Düşman daha büyük bir azimle mücadele edeceğimizi bilmelidir. Onların gerçekleştirdiği her operasyona, saldırıya karşı bizim de başı dik yürüyüşümüz ve mücadelemiz her zaman devam edecektir.”

‘MÜCADELE TOHUMU DAL BUDAK SALDI’

“Faşist rejim ne yaparsa yapsın herkes mevcut gidişatın farkındadır. Önderliğimizin toprağa ektiği tohumlar çoktan filizlenmiş ve sağlam bir ağaca dönüşmüştür. Her karış toprağı kendi kanlarıyla sulayan yoldaşlarımızın ardılları olarak bugün bizler mücadeleyi sürdürüyoruz” diyen Rojda konuşmasını şöyle sürdürdü: “Devrim yolunda elden ele taşınan bir meşale gibi direnişi sürdürüyoruz. Artık kimsenin vaatlerine kanmayan bir halk gerçekliği mevcuttur Kürdistan’da. Ankara’nın Çubuk Barajı’nda 6 kişilik bir grupla ve ‘Kürdistan sömürgedir’ tespitiyle başlayan maraton bugün kadınların özgür bir gelecek için var olma mücadelesi verdiği bir yaşam gerçekliği yarattı. “