Kadınlar yasak tanımadı: Feminist isyan bitmeyecek!

Tüm yasak ve engellemelere rağmen 20’inci Feminist Gece Yürüyüşü’nü gerçekleştiren kadınlar, “ Feminist isyan bitmeyecek” mesajını verdi.

İstanbul Valiliği'nin 8 Mart yasağını tanımayan binlerce kadın Taksim’e akın etti ve tüm polisin engellemelerine ve saldırılarına rağmen 20’inci Feminist Gece Yürüyüşü’nü gerçekleştirdi.

Önlerine konulan barikatları yıka yıka yürüyen kadınlar, “ Bu isyan bitmeyecek” mesajını verdi.

Erken saatlerinden itibaren Taksim’e çıkan tüm yollar ve caddeler polis tarafından kapatıldı, metro istasyonları Taksim ve Şişhane’de durması engellendi.

Tüm engellemelere rağmen Sıraselviler Caddesi’nde bir araya gelen kadınlar, polis tarafından engellendi. Bu keyfi uygulamayı karşı yürüyüşe geçen kadınlara polis sardırdı. Önlerine konuşan çevik kuvvet ablukasına yüklenen kadınlara, kalkanlarla darp edildi, üzerlerine biber gazı sıkıldı.

Tüm saldırı ve engellemelere rağmen Sıraselviler Caddesi’nden Cihangir’e doğru yürüyüşe geçen kadınların önü ikinci kez polis bahriyeler tarafından kesildi. Bariyerlere yüklenen kadınlar ve polis arasında kısa süreli bir gerginlik yaşadı. “ Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “ Jin jiyan azadî” sloganları eşliğinde Cihangir Caddesi’ne kadar yürüyen binlerce kadın, sömürüye, şiddete, yoksulluğa, savaşa ve ayrımcılığa geçit yok mesajını verdi.

Kadınların toplandığı Beyoğlu Belediyesi Çocuk Sanat Atölyesi önünde 8 Mart Platformu adına açıklama Türkçe ve Kürtçe okundu. “Feminist İsyan Bitmeyecek!” başlıklı açıklamada şu vurgularda bulunuldu: “20 yıl önce Taksim Mis Sokak’ta bir grup feminist bir araya gelerek savaş çıkaran devlet başkanlarının hepsi erkek tesadüf mü dedik ve ilk feminist gece yürüyüşünü başlattık. Bugün bu gece, 8 Mart 2022’de yine erkeklerin çıkardığı savaşın ve yoksulluğun gölgesinde on binlerce kadın bir aradayız. Feminist bir dünya kurmadan bitmeyecek bu isyan diyoruz.

 DÜNYAYI DEĞİŞTİRMEKTE GÖZÜMÜZ VAR!

 İddiamız sadece bugünü kutlamak için değil, sadece kadınlara yönelik her türlü ayrımcılığı kaldırmak için değil, sadece eşitlik için değil; dünyayı değiştirmekte gözümüz var. Feminist bir dünya kurana kadar bu sokaklardan isyan ve mücadele eksilmeyecek. İstanbul Sözleşmesi’ne ve 6284’e saldırılar, kadın cinayetleri, erkek şiddeti ve trans cinayetlerinin önünü açıyor. Erkek-devlet ve patriarka işbirliğiyle bize yönelen bu saldırılar karşısında bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok diyoruz.

 EMEĞİMİZ BİZİM SÖMÜRÜLMESİNİ KABUL ETMİYORUZ!

 Varlığımız aile ile tanımlandıkça, ‘aile değiliz, kadınız, feminist isyandayız!’ demeye devam ediyoruz. Ev içi işleri karşılıksız yapmamızı bekleyen, bize en güvencesiz, en düşük ücretli işleri dayatan, kadın emeğini sermayeye ucuz iş gücü haline getirenlere karşı emeğimiz bizimdir, emeğimizin sömürülmesini kabul etmiyoruz!’ diyoruz.

 DİRENMEYE DEVAM EDİYORUZ

 Salgının, ekonomik krizin tüm yükünü bize yükleyenlere, bizi yoksullaştıranlara karşı evlerde, fabrika önlerinde, ofislerde, şantiyelerde, meydanlarda direnmeye devam ediyoruz. ‘Mağdur’ olduğunu söyleyen erkekleri güçlendirmek adına nafaka hakkımızın gasp edilmesini kabul etmiyoruz. Patriyarkaya karşı mücadele eden kadınların ve kadın siyasetçilerin hapsedilmesini, KHK’larla, kayyumlarla kadın örgütlerinin ve kadın danışma merkezlerinin kapatılmasını kabul etmiyoruz. Kadın sığınakları ve kreşlerin yetersizliğine, ŞÖNİM’lerin niteliksizliğine, kadınların karakollardan geri gönderilmesine, öldürülmemek için öldürmek zorunda kaldıklarında da onlarca yıl hapis cezası verilmesine isyan ediyoruz.

 PATRİYARKAYA KARŞI

 Sesimizi, sözümüzü, eylemimizi şiddetle, polisle bastırıp mahkemelerde yargılamaya çalışanlara itaat etmiyoruz. Korkmuyoruz. ‘Ritimli zıplayarak’ patriyarkaya başkaldırmaya devam ediyoruz. Diyoruz ki; patriyarkanın, kapitalizmin, ırkçılığın, savaşın, işgalin, dini baskının, emek sömürüsünün olmadığı eşit ve özgür bir dünya kurmadan feminist isyan bitmeyecek! Yaşasın feminist mücadelemiz!”

 KADINLARIN ROXİ BARDA EĞLENMESİ DE YASAKLANDI

Açıklamanın ardından kadınlar bulunduğu yerden uzun süre "Zıpla zıpla zıplamayan Tayyip'tir", “Tayyip istifa” sloganını atarak ritmik bir şekilde zıpladı.

Karanlığa, yasaklara, baskılara inat sokakları cep telefonlarının fenerleriyle aydınlatan kadınlar, siyasetçi Aysel Tuğluk başta olmak üzere tüm hasta tutsakların serbest bırakılması için haykırdı. Kandıra F Tipi Cezaevi’nde şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren Garibe Gezer’i ve erkek şiddetiyle katledilen kadınları anan kadınlar, polisin müdahale anonslarına rağmen Cihangir Caddesi’ni uzun saatler terk etmedi.

Öte yandan kadınların gece Roxi barda yapmayı planladığı eğlence de yasaklandı. Bara gelen kadınlar polis ablukasına alınıp zorla bardan çıkartıldı.

Abluka sürüyor…