Kadınlardan İstanbul Sözleşmesi’nin hedef alınmasına tepki

Alanlara çıkan kadınlar, İstanbul sözleşmesinin uygulanmasını istedi.

İstanbul Sözleşmesi’nin hedef alınmasına yönelik kadınların tepkisi sürüyor. Sözleşmenin önemine dikkat çekmek amacıyla ülke genelinde sokaklara çıkarak eylem ve açıklama yapan kadınlar, kazanılmış haklarından vazgeçmeyecekleri mesajını bir kez daha yineledi.

DERSİM

Dersim Kadın Platformu, İstanbul Sözleşmesi’nin hedef alınmasına ilişkin Seyit Rıza Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. Birçok kadının katıldığı açıklamada kadınlar, “İstanbul sözleşmesi yaşatır, haklarımızdan vazgeçmiyoruz” pankartlarını açıp, katledilen kadınların fotoğraflarını taşıyarak “Kadın yaşam özgürlük” sloganlarını attı.

Platform adına konuşan HDP İl Eşbaşkanı Nurşat Yeşil, Türkiye’de her gün kadınların katledildiğini söyledi. Erkek şiddetiyle katledilen kadınların isimlerinin saymakla bitmediğini belirten Yeşil, sadece Temmuz ayında 36 kadının öldürüldüğünü hatırlattı. Şule Çet, Nadira Kadirova, Ceren Damar cinayetlerinde olduğu gibi daha adil bir yargılamanın sağlanmadığını dile getiren Yeşil, Gülistan Doku’nun 216 gündür bulunamadığını kadınların hukuk önünde en önemli dayanağı olan İstanbul Sözleşmesi’ne göz dikildiğini vurguladı.

Yeşil, bugüne kadar İstanbul Sözleşmesi'nin uygulanmamasından dolayı kadın katliamlarının yaşandığını belirtti.

AMED

Amed Emek ve Demokrasi Platformu, İstanbul Sözleşmesi’nin hedef alınmasını yaptıkları basın açıklaması ile protesto etti. Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu sözleşmeden geri çekilme tartışmalarına tepki gösteren platform üyesi kadınlar, Yenişehir ilçesi Ofis Kavşağı’nda bir araya gelerek basın açıklaması düzenledi.

Platform üyeleri, “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır, Haklarımızdan ve Yaşamlarımızdan Vazgeçmiyoruz” pankartı açarak, “6284 Sayılı Yasayı Uygula”, “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” dövizleri taşıdı.

Basın açıklamasında ilk olarak konuşan platform üyesi Rozerin Çatak, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi tartışmalarına, “Daha bugün Diyarbakır’da iki kadın evli oldukları erkekler tarafından ağır yaralandı. Kadınlardan biri yoğun bakımda diğerinin de tedavisi devam ediyor. İstanbul Sözleşmesi sadece kadına dönük şiddeti önlemeye yönelik değil, çocuk istismarını da önlemek için hazırlanan bir sözleşme. Kadınlar olarak İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik saldırıları asla kabul etmeyeceğimiz belirtmek istiyorum” sözleriyle tepki gösterdi.

Çatak’tan sonra söz alan platform üyesi Hatice Efe, iktidarın kadın kazanımlarını hedef alması ve sürekli kullandığı ayrımcı dilin kadın katillerini cesaretlendirdiğini belirtti. Son olarak bir kadın kazanımı olan İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik saldırıların, kadınlara yönelik geliştirilen ideolojik saldırıların önemli bir parçası olduğunu ifade eden Efe, İstanbul Sözleşmesi’nin maddelerinin neleri kapsadığını sıraladı.

Eşitlik İçin Kadın Platformu’nun kadınlara ilişkin verilerini açıklayan Efe, Türkiye’de yasal zorunluluğu olmasına rağmen, sığınma evi açma yükümlülüğü olan 237 belediyeden sadece 32 belediyenin sığınma evinin olduğunu vurgulayarak, platformun verilerini şu şekilde sıraladı:

“Ülkede kadına yönelik erkek şiddetine karşı kurulması gereken, 7724 Acil Destek Hattı hala kurulmadı.

*2019 yılında ülke genelinde kadına yönelik şiddetle ilgili, 4 bin 76 suç duyurusunun yüzde 82,4’ne yani 3 bin 357’sine “kovuşturmaya yer yok” kararı verildi.

*2019 yılında “Cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar” başlığı altında 138 bin 529 şikayet geldi. Ancak bu şikayetlerin 64 bin 972’si takipsizlik ile sonuçlandı.

*Türkiye’de kadın sığınaklarının mevcut yatak kapasitesi 3 bin 482. Ancak İstanbul Sözleşmesi’ne göre olması gereken 8 bin 315’dir.

*Son 5 yıl içinde şiddet gören 1 milyon kadından 2 bine yakını öldürüldü.

*İçişleri Bakanlığı verilerine göre ise, 2014-2019 yılları arasında devlet koruması altındayken, 94 kadın öldürüldü.

*Türkiye’deki evli kadınların en az üçte biri fiziksel veya cinsel şiddete maruz kalıyor. Sadece yüzde 11’i resmi kurumlara gidebiliyor.”

Aile yapısını parçalayanın İstanbul Sözleşmesi değil, sözleşmeyi uygulamayanlar olduğunu sözlerine ekleyen Efe, “Biz kadınlar olarak, yaşamlarımızdan, haklarımızdan vazgeçmeyeceğimizi buradan bir kez daha haykırıyoruz. Herkesi evde işte sokakta yaşamlarımız kuşatan şiddete karşı yükselen kadın isyanını sahiplenmeye, iktidarı ise sözleşmeyi iptal etmek yerine gereklerini yerine getirmeye çağırıyoruz” diye konuştu.

ADANA

İstanbul Sözleşmesi'ne karşı Heykelli Park’ta bir araya gelen Adana Kadın Platformu üyesi kadınlar, İstanbul Sözleşmesi’nin etkin bir şekilde uygulanmasını istedi. Basın açıklamasını okuyan Pelin Çiçek, kadınların gösterdiği tepkilerin ardından İstanbul Sözleşmesi’nin gündem olacağı AKP MYK toplantısının ertelendiğini belirterek “Ancak biz İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme niyeti hakkında erteleme değil kesin ve net bir açıklama istiyoruz. Tartışma bitirilmeli, sözleşmenin uygulanması için gerekenler yapılmalıdır” dedi.

Sözleşmeyi savunmak için eylemde olduklarını ifade eden Çiçek, “Biz kadınlar, sözleşmeden geri çekilme niyet beyanları son bulana kadar nöbetteyiz. Bir kez daha hatırlatmak isteriz. Sözleşme; hayatlarımızın güvencesidir, tartıştırmıyoruz. Devletin gündemi sözleşmeden çıkmak değil kadın cinayetlerini durdurmak olmalıdır. Kazanılmış haklarımızdan ve şiddetsiz bir hayat mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

İSKENDERUN

Eşitlik İçin Kadın Platformu bileşeni olan İskenderun Kadın Platformu da İstanbul Sözleşmesi'ne karşı Boyacılar Parkı'nda basın açıklaması yaparak, İstanbul Sözleşmesi'nin uygulanmasını istedi."6284 uygula", "Savaşa, şiddete hayır", "Öldüren sevgi istemiyoruz" ve "Cezasızlığa hayır" yazılı lolipoplarını taşıyan kadınlar ses çıkarma eylemi yaptı. İskenderun Kadın Platformu adına konuşan Feyruz Gör, İstanbul Sözleşmesi’nin hedef alınması yerine uygulanmasını ve kadınların 7/24 ulaşabileceği danışma merkezleri ile yeterli sayıda sığınak açılmasını talep etti.