TCK 103 Çocuk Cinsel İstismarı Affına Karşı Kadın Platformu öncülüğünde cinsel istismar yasası ve İstanbul Sözleşmesi'ne iptal tehdidine karşı onlarca kentte eylem yaptı.

Bu kentlerden biri olan İstanbul’daki eylemin adresi Kadıköy'deki Eminönü İskelesiydi. Burada bir araya gelen kadınlar, iktidarın kadın kazanımlarını yok etmeye dönük politikaları mor kurdeleli zincir oluşturarak protesto etti. HDK Eşsözcüsü İdil Uğurlu’nun da katıldığı eylemde, “İstanbul Sözleşmesi’ni uygulayan, çocuk istismar affından vazgeçin”, “6284’ü İstanbul Sözleşmesini uygula” yazılı pankart ile “İsyan” dövizleri taşındı.

Sık sık, “İstismarı aklama, suça ortak olma”, “Faili değil çocukları koru”, “İstismarın rızası, tasarısı olmaz”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Jin, jiyan, azadî” sloganlarının atıldığı eylemde, kadın kazınmalarının yok edilmesine ve çocuk istismarına geçit verilmeyeceği kaydedildi.

‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NE KARŞI ÇIKMAK ŞİDDETE TEŞVİK KADINLARA TEHDİTTİR’

TCK 103 Çocuk Cinsel İstismarı Affına Karşı Kadın Platformu adına açıklamayı Gamze Abay okudu. Kadın örgütleri olarak çocuk cinsel istismarı suçunu düzenleyen Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 103. Maddesi ile ilgili af girişimlerini kaygı ile izlediklerini vurgulayan Abay, bu yasa cinsel istismar gibi ciddi bir suçun cezasız bırakılması hedeflendiğine dikkat çekti.

Çocuk istismarcılarına yönelik affın 15 Temmuz’da Meclis kapanmadan önce çıkacağı açıklandığına işaret eden Abay, o nedenle kadınlar olarak isyan nöbetinde olduklarını ifade etti. Bu affın çıkmaması için mücadele ederken, Numan Kurtulmuş’un Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çıkması yönünde hazırlıklarına dair açıklamasını duyduklarını belirten Abay, İstanbul Sözleşmesi’ne karşı çıkmanın şiddet uygulayan erkeklere teşvik, tüm Kadınlara tehdit olduğunu vurguladı.

‘ŞİDDETİ VE AYRIMCILIĞI KÖRÜKLEYEN SÖYLEMLERE SON VERİN’

Meclis Boşanma Komisyonu Raporu’ndan beri İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı yasaya karşı sistematik bir karalama kampanyası yürütüldüğünü hatırlatan Abay, Numan Kurtulmuş’un son açıklamasının da sözleşmeyi ve yasayı uygulamamak için zaten direnmekte olan tüm kamu görevlilerine en üst düzeyden bağlayıcı bir “talimat” niteliği taşıdığına dikkat çekti. Bu gibi açıklamaların, şiddet uygulayan erkekleri teşvik etmek; şiddete maruz kalan birçok kadının devlet mekanizmalarına başvurma cesaretlerini kırmak amacı taşındığını kaydeden Abay, iktidara şöyle seslendi: “Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik fiziksel, cinsel, psikolojik ve ekonomik şiddet ile ayrımcılığı körükleyen bu söylemlerinize son verin, İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı yasanın etkin bir biçimde uygulanmasını ve işlevli bir Alo Şiddet Hattı, ülke çapında yeterli sayıda kadın danışma merkezi, sığınaklar, cinsel şiddet kriz merkezleri ile şiddetle mücadelenin ulusal mekanizmasının yeterli sayı ve nitelikli destek kapasitesine ulaştırılmasını sağlayın; Çocuk İstismarcılarına Af girişimlerinin gündemde tutulması istismarcılara teşvik, tüm çocuklara tehdittir.”

‘KAZANILMIŞ HAKLARI TEHDİT ETMEKTEN VAZGEÇİN’

Devletin asli ve öncelikli görevinin, çocukların cinsel istismara maruz kaldığı şartları ortadan kaldırmak ve koruyucu ve önleyici hizmetleri kurumsallaştırmak olduğunu dile getiren Abay, bu af girişimini ertelenmekle kalmayıp; bir daha asla gündeme gelmemek üzere ülkenin gündeminden tamamen çıkartılması gerektiğinin altını çizdi. Abay, “Çocuk cinsel istismarcılarına yönelik af girişimlerinden tamamen vazgeçin ve bunu kamuoyuna derhal ilan edin! İstanbul Sözleşmesi’ni ve 6284 sayılı Şiddet Yasası’nı karalamaktan vazgeçin! Kadınlara ve kız çocuklarına karşı şiddeti durdurun! Kadınların kazanılmış haklarını tehdit etmekten vazgeçin” dedi.

Eylem zılgıtlarla ve sloganlarla sona erdi.