Şahmaran Kadın Platformu, Mardin kentine ilişkin hazırladığı “2022 Şiddet Raporu’nu kamuoyuyla paylaştı. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı sendikaların bulunduğu binada düzenlenen basın toplantısında raporu kadınlar adına Berivan Güneş okudu.

Hazırladıkları raporun Ocak ile Aralık 2022 tarihlerini kapsadığını belirten Güneş, “Kadın katliamları, şüpheli kadın ölümleri, taciz, tecavüz ve çocuğa yönelik cinsel saldırılara karşı devletin koruma ve önleme sorumluluğunu yerine getirmediği, yargının cezasızlık politikalarının erkekleri cesaretlendirdiği ve kadınların yasal güvencelerinden uzaklaştırıldığına tanıklık etmekteyiz” dedi.

7 KADIN KATLEDİLDİ

Mardin’de basına yansıyan verilere göre; 2022 yılında en az 10 kadının şüpheli bir şekilde hayatını kaybettiği ve ölümlerin çoğunun yüksekten düşme sonucu meydana geldiğini dile getiren Güneş, “En az 7 kadının katledildiği, kadınların eşleri veya yakınları tarafından öldürüldüğü, yargıya ve kamuoyuna yansıyan verilerde en az 22 kadının cinsel saldırıya uğradığı ortaya çıkmıştır” diye belirtti.  Şüpheli kadın ölümleri ve kadın cinayetlerinde artışın en büyük sebebinin polisin yapılan başvuruları değerlendirmemesi ve uzaklaştırma kararlarını uygulamaması olduğunu kaydeden Güneş, “İstanbul Sözleşmesi’nden imzanın çekilmesi, 6284 sayılı yasanın etkin uygulanmaması, kadınların tekrardan şiddet gördükleri mekanlara gönderilmesi, iktidarın eril dili ve politikaları, kadınların aldırdıkları uzaklaştırma kararlarının uygulanmadığı ve bunun sonucunda birçok kadının katledildiğini net bir şekilde görebilmekteyiz” ifadelerini kullandı.

228 ÇOCUK CİNSEL SALDIRIYA UĞRADI

Mardin Barosu adli yardım birimine 2022 yılında 270 kadının boşanma davası ve 112 kadının da nafaka davası açmak için başvurarak, hukuki yardım talebinde bulunduğunu aktaran Güneş, kentte en az 5 çocuğun katledildiğini, mahkemelere yansıyan verilere göre en az 228 çocuğun taciz ve tecavüze uğradığını belirtti. Güneş, 18 yaşından küçük en az 200 çocuğun evlilik adı altında taciz ve tecavüze uğradığının tespit edildiğine dikkat çekti.

ÜNİFORMALILARA CEZASIZLIK

Üniforma zırhının dokunulmazlığı kullanılarak işlenen suçlarda ortaya çıkan cezasızlık politikasını “devletin özel savaş politikası” olarak nitelendiren Güneş, şöyle dedi: “Coğrafyamızda son dönemlerde ortaya çıkan fuhuş çetelerinde yer alanların, çoğunlukla kolluk kuvvetlerinde çalışanlardan olması düşündürücüdür. Aynı zamanda bunlarla ilgili erkek yargının cezasızlık politikaları, var olan şiddetin daha da artmasına neden olmaktadır. Mahkemeye yansıyan vaka sayısının fazla olması ve bu faillerin hiçbir şekilde ceza almaması failleri cesaretlendirmekte; hakaret, tehdit, şantaj ve intihara zorlama gibi farklı uygulamalarla kadınları sindirmeye ve şikayetlerini geri çekmeye zorlanmaktadır. Bir sistem politikası olarak iyice açığa çıkmış bu şiddet sarmalı, şiddetin ve kadın katliamlarının artmasına neden olmaktadır. Kadınlar eşit, özgür, kolektif ve şiddetsiz bir yaşam için demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü yaşamı örmeye, hakikatleri açığa çıkarmaya, erkek devletlerin iktidarlarını yıkmaya ve korkulu rüyaları olmaya devam edeceklerdir. Bu yüzden, biz kadınlar her zaman alanlarda olacağız.”