İran’da 22 yaşındaki Kürt kadın Mahsa Amînî’nin 13 Eylül’de Tahran'da “ahlak polisi” tarafından tutuklanıp işkence edilmesinden üç gün sonra hastanede hayatını kaybetmesinin ardından bir dizi protesto patlak verdi.

Göstericiler ilk olarak Mahsa Amînî’nin tedavi gördüğü Tahran'daki Kasra hastanesinin önünde toplandı. İnsan hakları grupları, güvenlik güçlerinin protestoculara biber gazı sıktığını ve çok sayıda kişinin tutuklandığını bildirdi.

Mehsa Amînî’nin cenazesi daha sonra, 17 Eylül sabahı defnedilmek üzere memleketi Kürdistan'a götürüldü.

Kürt insan hakları örgütü Hengaw'dan Soma Rostami, "Güvenlik kurumları, gerilimi önlemek için Amînî ailesini herhangi bir tören yapmadan cenaze töreni yapmaya zorladı" dedi.

Uyarılara rağmen yüzlerce kişi, cenaze töreni için Mahsa Amînî’nin memleketi Seqiz’de toplandı. Bazıları “diktatöre ölüm” gibi hükümet karşıtı sloganların yanı sıra "Jin jiyan azadî" sloganı attı.

Seqiz'deki kadınlar cenazesinde protesto olarak zorunlu başörtülerini çıkardılar.

Kürt sivil toplum örgütleri ise tüm Kürdistan'da genel grev çağrısı yaptı.

Seqiz’deki protestocuların İran'ın otoriter lideri Ayetullah Hamaney'in afişlerini yırttığı videoları sosyal medyada yayıldı.

Mahsa Amînî, 13 Eylül'de ailesiyle birlikte Tahran'da akrabalarını ziyaret ederken, başörtü yasasını ihlal ettiği bahanesiyle “ahlak polisi” tarafından tutuklanmıştı. Ailesine, “ıslah seansından” sonra karakoldan serbest bırakılacağı söylendi.

Görgü tanıkları, Mahsa Amînî’nin gözaltı minibüsünde dövüldüğünü bildirdi.

İran polisi, bu iddiayı yalanladı, Mahsa Amînî’nin kalp krizi geçirdiğini iddia etti ancak ailesi kızlarının herhangi bir sağlık sorunu olmadığını belirtiyor.

İran devleti daha önceki protestolarda olduğu gibi, internet erişimini kısıtladı.

Devlet medyası, Mahsa Emînî’nin ölümüyle ilgili yetkililer tarafından soruşturma başlatıldığını bildirdi.