Yıllara dayanan bir insan hakları mücadelesi: Şebnem Korur Fincancı

Türkiye’deki birçok işkence suçunu kanıtlayan Prof. Fincancı, Bosna’daki savaş suçlarının ortaya çıkarılmasının yanı sıra BM’nin işkence ile mücadele kapsamındaki İstanbul Protokolü eğitimcisi olarak 21 ülkede işkenceye karşı bilgilendirmelerde bulundu.

Türk devletinin Kürt Özgürlük Gerillaları’na karşı kullandığı kimyasal silah görüntülerinin yayınlanmasından sonra 20 Ekim 2022’de Medya Haber’de görüntüleri değerlendiren ve bir heyetin konuyu araştırması gerektiğini ifade eden Türk Tabipler Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, iktidarın hedef göstermesi sonucunda 27 Ekim’de gözaltına alındı ve sonrasında tutuklandı.

Fincancı iktidar tarafından hedef alınırken bazı kesimlerce de “henüz araştırma yokken bir çıkarsamada bulunmamalıydı” sözleriyle de örtük şekilde eleştirildi. Peki, görüntülere bakarak tahmin yürüten ve araştırılması gerektiğini ifade eden Fincancı’nın bu alandaki uzmanlığı neydi?

SAYISIZ İŞKENCE DAVASINI KANITLADI

Şebnem Korur Fincancı, 1987 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan uzmanlığın ardından 1996 yılında profesörlük ünvanını aldı. Prof. Dr. Fincancı 1999 yılında İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi bünyesinde Türkiye’nin ilk Adli Tıp Polikliniği’ni kurdu.

Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, 98’de kurucu üyesi olduğu Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın yanı sıra birçok alanda da işkence ile mücadele etti ve hatta işkenceyi ortaya çıkardı. Bunlar arasında işkencede katledilen Baki Erdoğan, Süleyman Yeter ve yaşam hakkı ihlali yaşanan diğer davaların yanı sıra “Manisalı Gençler” gibi işkence uygulanan sayısız davada hakikatin aydınlatılmasını ve sorumluların yargılanmasını sağladı. Fincancı ayrıca Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü eski Müdürü Adil Serdar Saçan’ın yaptığı işkenceleri de kanıtladı.

SAVAŞ SUÇU VE İŞKENCE KANITLAMA ÇALIŞMALARINDA YER ALDI

Fincancı, Türkiye’de işkencenin kanıtlanmasının yanı sıra savaş suçlarındaki işkenceye de ilişkin çalışmalarda bulundu ve hatta ileriki tarihlerde Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde işkenceye karşı mücadelenin protokole dönüşmesi kapsamında yer aldı.

Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Bosna’nın Kalesija bölgesinde toplu mezarlardan çıkarılan cesetlerin otopsi çalışmalarına katıldı. BM denetiminde ve PHR (Physician for Human Rights) tarafından yürütülen otopsi çalışmalarında yer aldı. Filipinler’de IRCT (İşkence Mağdurları için Uluslararası Rehabilitasyon Konseyi) tarafından oluşturulan Uluslararası Adli Uzman Grubu’nun bir üyesi olarak hapishanelerde yaşanan işkencelerle ilgili tıbbi değerlendirme görevlerini gerçekleştirdi.

21 ÜLKEDE İŞKENCEYE KARŞI EĞİTİMCİ OLDU

Prof. Df. Fincancı 1999’da, Birleşmiş Milletler tarafından işkencenin saptanmasında uluslararası standart kılavuz olarak kabul edilen İstanbul Protokolü belgesinin oluşum sürecinde de yer aldı. Fincancı bu kapsamda 2001’den itibaren en az 21 ülkede (Sri Lanka, Meksika, Uganda, Gürcistan, Fas, Ekvador, Mısır, Kenya, Filipinler, Almanya, İsrail, Moldova, Yeni Zelanda, Libya, Belçika, Ürdün, Filistin, Irak, Güney Afrika, Yunanistan ve Sırbistan) işkencenin soruşturulması ve belgelenmesi eğitimlerine İstanbul protokolü usta eğiticisi ve tıbbi eğitim koordinatörü olarak katıldı.

Fincancı, işkencenin tıbbi olarak belgelendirmesinde muayene ve tanısal incelemelerin kullanılmasına yönelik 2007 yılında yayınlanan ve bu alanda ilk ve tek atlas olan İşkence Atlası’nın da yazarlarındandır.

Uluslararası birçok alanda işkence, rehabilitasyon üzerine eğitimci, uzman olarak yer alan Şebnem Korur Fincancı, 2012 yılında İşkence Mağdurları için Uluslararası Rehabilitasyon Konseyi (IRCT) adına gittiği Bahreyn’de turist kılığına bürünerek, denizde cesedi bulunan ve polise göre boğularak ölen gencin vücudundan doku örnekleri aldı. Örnekleri Türkiye’ye getirdi ve yaptığı otopside gencin ailesinin de iddia ettiği gibi gözaltında işkence ile öldürüldüğünü tespit etti.

Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, tüm bu çalışmaları nedeniyle yurt içinde ve dışında toplam 12 ödüle layık görüldü. Bunlardan bir tanesi de Uluslararası Hrant Dink Ödülü oldu.

ÖZGÜR GÜNDEM GENEL YAYIN YÖNETMENLİĞİ VE BARIŞ AKADEMİSYENLİĞİ

TTB'nin 72. Büyük Kongresi'nde Etkin Demokratik TTB Grubu’nun seçimi kazanmasıyla TTB Merkez Konsey Başkanı seçilen Fincancı, tüm bu uluslararası ve yerel işkence çalışmalarını yürütürken elbette iktidarların da hedefinde oldu.

Aynı zamanda Barış Akademisyeni olan Fincancı, “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisine imza attığı için 2 yıl 6 ay hapis cezası aldı. 2019’da artan baskılar nedeniyle İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndaki görevinden emekli olmak zorunda kaldı.

Şimdi yeniden tutuklanan Fincancı, daha önce de AKP/MHP iktidarının hedef göstermesiyle tutuklandı. Kapatılan Özgür Gündem gazetesiyle dayanışma amacıyla 2016 yılının Mayıs ayında başlatılan “Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği” kampanyasına katılması sebebiyle Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’ya yönelik başlatılan soruşturma kapsamında, 20 Haziran 2016’da “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla sevk edildiği mahkemece tutuklandı. Fincancı 10 günlük tutukluluğun ardından 30 Haziran’da tahliye edildi. 17 Temmuz 2019 davanın 11. duruşmasında Fincancı ile beraberinde yargılanan Erol Önderoğlu ve Ahmet Nesin beraat etti. 20 Ekim 2020 tarihinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi, “Özgür Gündem dayanışma davasında" verilen beraat kararını bozdu.