25 Kasım Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Günü’ne ilişkin konuşan YPJ komutanlarından Zinarin Kobanê Rojava Devriminin bir kadın devrimi olduğuna dikkat çekti.

Geçmişten bugüne yaşanan kadın direnişlerine değinen Kobanê, “Başta Mirabal kardeşler, Hevrin Xelef’lerin şahsında bütün devrim şehitlerini özellikle de 2020 yılında Kobanê’ye olan işgalci Türk ordusunun saldırısı sonucu şehit düşen yoldaşlarımızı minnet ve saygıyla anıyorum. 5000 yıllık erkek egemen zihniyetinden bu yana şimdiye kadar kadına karşı şiddet devam etmektedir. Bunu sadece fiziki olarak ele almamalıyız. Psikolojik, kültür boyutunda da kirli ve ince politika yürütülmektedir. Her geçen yıl kadın katliamları çoğalmaktadır. Bu yılda bütün gerçekliğiyle göz önündedir. Kadınlar bu politikalara karşı her ne kadar mücadelesini büyütüp yükseltiyse de saldırılarda o boyutta büyümüştür. O nedenle kadın olarak kendi gerçekliğimize dönmeli ve hakikatteki özümüzü bulmalıyız” dedi.

‘ERKEK EGEMEN SİSTEMİN KURBANI OLMAMALIYIZ’

“Kadın zayıftır, kadın hiçbir iş yapamaz, kendi milleti ve toprağı için silah kaldıramaz denilmekteydi” diyen Kobanê, kadınların pratiği ile bu konuşmaları boşa çıkardığına dikkat çekti. Kadınların her gün kendini geliştirmesi eğitmesi ve örgütlemesi gerektiğine vurgu yapan Kobanê şöyle devam etti: “Her ne olursa olsun kadınlar olarak yaşamı kuran, yaşamı sahiplenip öncülük eden bizleriz, bizler olmalıyız. Belki geçmiş zamanda bu zeminler yoktu fakat şimdi her anlamıyla başarılar elde edilmiştir. Fikir ve özgürlük ideolojisi ile bir bütün olup daha güçlü bir katılımla öncülük edebiliriz. Çünkü güç, örgütlenme, fedakârlık, bağlılık ve kahramanlık vardır. Hiçbir zaman erkek egemen zihniyetine kurban olunmamalıdır. Düşman şimdiki dönemlerde her zamandan daha fazla kadına yönelmekte kirli politikaları ile kadın ve gençliği eritme, robotlaştırma özünden çıkarmaktadır. Ve yıllardır süren saldırıları devam etmektedir. O sebeple kadınlar her gün kendini geliştirmeli eğitmeli ve kendini örgütlenmelidir. Hiçbir zaman kaygılı ve korkuyla yaklaşmamalı ve kendi ayakları üzerinde durabilmelidir. Bu olmazsa bir nevi düşmanın ve erkek egemen zihniyetin farkında olmadan denetime ona hizmet etmeye girer. Gereken bilinç ve iradeyi kendinde yaratarak, daha sonra toplumda yaratılmalıdır.”

‘ÖRGÜTLENMİŞ KADIN GÜÇLÜDÜR’

Sistemin hastalıklı ve kanserli bir toplum yarattığına dikkat çeken Kobanê, “Her insanda bu farklı bir hastalık olarak görülmektedir. Biz kadınlar olarak duruşumuzla, gücümüzle, inancımızla düşmanın yaratıkları bu hastalıkları boşa çıkaralım. Bir hekim doktor gibi kendi sorunlarımız ve hastalıklarımızın şifasını ilacını bulabilmeliyiz. Kadınlar olarak bu konuda duyarlı ve uyanık olmalıyız. Örgütlenmiş kadın güçlüdür, iradeli, özlü, öncü komutandır. O nedenle kadınlar olarak arkamıza bakmamalıyız tam tersine önümüze bakmalı ve doğru adımlarla ilerlenmelidir” diye konuştu.

‘HER KADIN BİR DEVRİM SEBEBİDİR’

“Kadınlar olarak ‘Kadına Şiddete Hayır’ ve ‘An Özgürlük Anıdır’ hamlelerine kilitlenmeli ve zaferle taçlandırmalıyız” diyen Kobanê şunları söyledi: “YPJ olarak elbette ilk sorumluluk bize düşmektedir. Yaratılan elde edilen bu başarılara, devrime kadının gücüne sonuna kadar sahip çıkmalıyız. Her ne kadar belirli bir düzeyde sahip çıksak da bununla yetinmemeli daha çok güçlenmeli ve mücadeleyi büyütmeliyiz. Nerede olursak olalım güçlü bir mücadele yürütmeli, gücümüzü büyütmeliyiz. Çağrımız bütün genç kadınlara: Devrime katılın ve sahiplenin. Katkılarını sunarak öncülük rolünü oynamalıdır. Hiç kimse şunu dememeli ben işimi yapıyorum, omzuna düşen görevi başkalarına bırakmamalı herkes şu gerçeği de görmelidir. Üzerimize düşen görevleri yapmazsak her şeyle yüz yüze kalırız. Şu bilinmektedir ‘Rojava Devrimi Kadın Devrimidir’, ‘Her kadın bir devrim sebebidir’ o nedenle el ele verip bütün zorlukları aşmalı bize bırakılan mirası yarınlara taşımak için daha fazla büyütmeliyiz.”