Cinayet, katliam ve toplu mezarları kabul edip yüzleşmeyen devlet, Newala Qesaba’da (Kasaplar Deresi) olduğu gibi örtbas etme, hafızadan silip unutturma peşinde. 

Botan bölgesinde özellikle 1984’ten sonra katledilen yüzlerce sivil ve gerilla, toplu şekilde toprağa verildi. Evlerinden alınan, sokak ortasında kaçırılan birçok insan da katledilerek, toplu olarak toprağın altına gömülme ihtiyacı bile duyulmadan çöpe atıldı. Yıllardır kitaplara, hikayelere ve çeşitli türkülere konu olan Newala Qesaba da katledilenlerin atıldığı, gömüldüğü yerlerden. Türk devletinin 1915’te soykırıma uğrattığı Ermeni ve Keldaniler ile 1984’ten itibaren katledilen en az 300 Kürt’e mezar olan Newala Qesaba’da, ayrıca Mahsum Korkmaz ve PKK'ye katılan ilk imam Mehmet Oktay gibi öncü isimlerin de cenazeleri bulunuyor.

1915’ten itibaren Ermeniler ve Keldaniler, 1980 ve 90’lı yıllarda da başta Kürtler olmak üzere ağır insan hakları ihlallerine uğrayan, zorla kaybedilen, işkence ve faili meçhul cinayetler sonucu yaşamını yitiren yüzlerce insanın cenazesinin bulunduğu yerdir. Newala Qesaba, Sêrt’in Yeni Mahalle ile Kooperatif Mahallesi arasındaki 405 dönümlük bir alandır.

SUİKASTTAN SONRA KİMSE İMARA YANAŞMADI

1991 genel seçimleri arifesinde PKK’nin intikamı olarak kabul edilen bir suikast yaşandı. Cesetlerin Newala Qesaba'ya gömüldüğü sırada Belediye Başkanı olan ANAP’lı Mahmut Çalapkulu, evinde öldürüldü. Gece evinin zili çalınan eski başkan, kapı açılır açılmaz iki kişi oldukları sanılan eylemcilerin kurşunlarına hedef oldu. Ağır yaralanan Çalapkulu, kaldırıldığı hastanede kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Bu suikasttan sonra kimse Newala Qesaba’ya imar izni için yanaşmadı.

YOLDAN SONRA POLİS AKADEMİSİ

Devlet, Kürtlerin hafızasına saldırı kapsamında bir dönem çöplük olarak kullanılan Newala Qesaba’nın yapılaşmaya açılması için önce içinden bir duble yol geçirdi. Fethullah Gülen grubunun etkin olduğu dönemde Polis Akademisi kurulmasına izin verildi.

‘KÜRT KÖKENLİ’ MÜTEAHHİT BULDULAR

Devlet, Newala Qesaba'ya sürekli bina dikmek istediği halde bina dikecek müteahhit bulamıyordu. Sêrt'in en zengin Arap müteahhitleri bu alana saygı gösterdikleri için tevessül etmedi. AKP-MHP iktidarı, Kürtlere karşı yeniden savaş ilan ettiği 2015’ten sonra girişimlerini hızlandırdı ve işbirlikçi ‘Kürt kökenli’ müteahhitleri görevlendirdi. Yeni proje için derenin girişine projenin detaylarını içeren tabela asıldı. ‘War Yapı’ adlı şirketleriyle Abdülkerim Dayan ve Niyazi Yılmaz, onlarca villa, 8 katlı binalar ve yüzme havuzu inşa etmeye başladı. 

KİM BU ABDÜLKERİM DAYAN?

Abdülkerim Dayan, Siirt Belediyesi’ne kayyum atanınca AKP’liliğini resmileştirdi. 2016’da AKP İlçe yönetici oldu. Böylece iyice pervasızlaştı. Baraj için kendi köylerinin topraklarını devlet zoruyla ucuz maliyetli kamulaştırdı. Devletin desteğiyle köylülerin hilafına Dihê'nin (Eruh) Eruh (Bilgili) köyünün aşağısında Eruh Barajı’nı yaptı. 

Newala Qesaba üzerine bina inşa etmesi karşılığında devletten ihaleler de arttı; Pervari Doğan Kalekolu, Pervari Yolu, Siirt Güreş Caddesi, Eruh Hükümet Konağı gibi.

Dayan, Sêrt'e gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan ve bakanların halkla buluşma yemeğini ve konaklama masraflarını üstlenmeyi de ihmal etmedi. Bunun ödülü de kayyum yönetimindeki Siirt Belediyesi’nin temizlik işleri oldu. 

BÜROKRATLARI DA İHMAL ETMİYOR

Abdülkerim Dayan, Süleyman Soylu, Siirt eski Emniyet Müdür Yardımcı Nihat Özen ve eski Vakıflar Müdürü Sait Sancar’la eküriydi. Sait Sancar döneminde kentteki vakıf arazilerinin çoğu ona verildi. Dayan da Newala Qesaba’daki villalardan birer tane Sait Sancar, AKP İl Başkanı Ekrem Olgaç, Ankara'da işlerini yürüten AKP eski Milletvekili Osman Ören"e hediye etti. 

KAÇAK KATTA ‘ALEM MEKANI’ 

Abdülkerim Dayan, imara uygun olmamasına rağmen Dihê yolu üzerine bir benzin istasyonu inşa etti. Daha sonra kayyum döneminde imar izni alındı fakat benzinliğin son katı kaçak. Orayı da "gece alemi ve toplantı yeri” olarak kullanıyor ve devletin bürokratları ile AKP yöneticilerini ağırlıyor. Vali ve yardımcıları, MİT yetkilileri, Emniyet Müdürü ve yardımcıları, AKP İl Başkanı Ekrem Olgaç ve Hançer Timi çetesinin baş elemanları buranın müdavimlerinden. 

DEVLETİN ZIRHIYLA KORUNUYOR

Abdülkerim Dayan, en son yüzlerce esnafın iş yerlerinin olduğu yeri vakıftan aldı. Burayı polis zoruyla boşalttı. Abdülkerim Dayan, halkın korkusundan polis korumasıyla geziyor. Zırhlı araç ve devlet korumasına rağmen korkan Dayan’ın dayandığı başka işbirlikçi odaklar da var.