DFG: Süleyman Ahmed’in yaşamından endişe duyuyoruz

DFG, KDP tarafından alıkonulan Gazeteci Süleyman Ahmed’in yaşamından endişe duyulduğunu belirtti, "Derhal akıbeti açıklanmalı" dedi.

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), 25 Ekim’de Kuzey ve Doğu Suriye’de ailesini ziyaretten döndüğü sırada Sêmelka Sınır Kapısı’nda KDP asayişi tarafından alıkonulan ve kendisinden 14 gündür haber alınamayan Rojnews'in Arapça servisi editörü Süleyman Ahmed’in durumuna ilişkin yazılı açıklama yaptı.  
Açıklamada, "Dünyada gazetecilere çalışacakları güvenli bir ortam sağlanmadıkça özgür bir basından, düşünce ve ifade özgürlüğünden söz edemeyiz. Özellikle Ortadoğu’da gazetecilerin yaşam şansı, sağlıklı bir şekilde görevini yapabilmesi çok daha zorlaşmaktayken, Kurdistan coğrafyasında bu durum daha da çekilmez bir hal almaktadır. Türkiye’deki faşizan yönetim biçiminin bir taklitçisi konumuna gelen KDP, Federal Kürdistan Bölgesi’nde basın özgürlüğü namına hiçbir değerin yaşamasına müsaade etmemektedir” denildi.

 'KENDİSİNE KÜRDÜM DİYEN BİR YÖNETİM BÖYLE OLAMAZ!'

Ahmed’in yaşamından endişe duyulduğuna dikkat çekilen açıklamada, şöyle denildi:

 “Anlaşıldığı üzere yine KDP’nin kötü bir oyunu ile karşı karşıyayız. Bu yöntem kendisine ‘Kürdüm’ diyen bir yönetimin uygulamaları olamaz. Olsa olsa JİTEM gibi karanlık yapıların tarzı ve yöntemidir. Bu da kabul edilebilir bir durum değildir. Federal Kurdistan Bölgesi’nde daha önce de defalarca buna benzer uygulamalar gördük. Özellikle gazetecilere dönük acımasız bir politika yürütülmekte ve basın özgürlüğü ayaklar altına alınmaktadır. Katledilen gazetecilerden tutalım, zindana atılarak yıllarca orada tutulan basın mensuplarına kadar KDP’nin ve Federal Kurdistan Bölgesi yönetimi kirli bir geçmişe sahip. Bu nedenle Süleyman Ahmed’in yaşamından endişe duyuyoruz.

'KDP UYGULAMALARINA SESSİZ KALINMAMALI'

Gazetecilerin her alanda güvenli bir şekilde çalışabilmeli, özellikle yaşam hakları güvence altına alınmalıdır. Türkiye’de basın özgürlüğü ve gazetecinin yaşam güvenliği konusunda çokça sıkıntı yaşamış gazeteciler olarak, KDP’nin ittifak yaptığı Türk yönetiminin zorbalıklarını aratmayan yaklaşımı kabul edilebilir değildir. Bu nedenle Federal Kurdistan Bölgesi yönetimine çağrıda bulunuyoruz; Süleyman Ahmed’in akıbeti hakkında bir an önce kamuoyu bilgilendirilmelidir. Ayrıca nereye götürülmüş ise derhal serbest bırakılmalıdır. Aksi takdirde yaşanacak herhangi bir olumsuz durumdan kendileri sorumlu olacaktır. Bu vesileyle tüm dünya kamuoyunun da başta Süleyman Ahmed olayı olmak üzere KDP’nin gazetecilere dönük uygulamalarına sessiz kalmamaları çağrısında bulunuyoruz.”