Türk Devleti'nin 23 Ağustos'ta Silêmanî'nin Seyidsadiq ilçesinde SİHA ile katlettiği gazeteciler Gülistan Tara ve Xêro Bahadîn için Avrupa'dan Silêmanî'ye gelen heyet temaslarına başladı. 

Kenti valisi Heval Ebubekir ile yapılan görüşmeye gazeteciler Alice Magar, Emma Audrey, Diler Akreyi, Hendrin Faraj Mohamed, Jallan Ziaei ve Devrim Alp'ten oluşan heyet ile saldırıda şehit düşen Tara ve Bahadîn'in çalıştığı Chatr prodüksiyondan Kemal Hemaraza, Karwan Mahmud, Enes Mihemed, Berhem Adil ve Şadyar Şoreş katıldı. 

KATLİAMLARA ORTAK TUTUM ALINMALI

Gazeteciler yaşanan katliamı ve Türk Devletinin tırmanan saldırılarına tepki gösterirken, gazetecilerin tehdit altında olduğunu söyledi. Heyet adına söz alan Gazeteci Diler Akrei, “Hêro ve Gülistan'a dönük katliam ve benzeri siyasi cinayetler Silêmanî'nin özgürlüğünü tehlikeye atıyor. Bu duruma herkesin karşı çıkması gerekiyor. Oortak bir tavırla iki gazeteci arkadaşımız şahsında Türk Devletinin gerçekleştirdiği bu katliamlara karşı tutum alınmalı” dedi. 

Hendrin Faraj Mohammed, tehlikenin büyük olduğunu belirterek, katiller ve emri verenlerin yargılanmasını istedi. Hendrin Faraj Mohammed, “Gazeteciler, basın kuruluşları ve Silêmanî yönetimi bu sindirme politikalarına karşı çıkmalı. Herkes özgürce basın-yayın faaliyetlerini yürütebilmeli” diye konuştu. 

Gazeteci Devrim Alp de herkesin Silêmanî'de kendisini güvende hissetmesi gerektiğini belirterek, katillerin cezalandırılmasını istedi.

Gazeteci Jallan Ziaei, Türk Devletinin katliam ve işgal politikalarında KDP'nin ihanet rolüne işaret etti. "Benzeri katliamların yaşanmaması için buradayız" diyen Ziaei, "Hep birlikte bu saldırılara karşı durmalıyız" diye ekledi. 

VALİ: TÜRK KONSOLOSLUĞUNA RAHATSIZLIĞIMIZI İLETTİK

Gazetecilerin ardından konuşan Silêmanî Valisi Heval Ebubekir ise Silêmanî'nin özgür bir kent olduğunu ve bunun korunması gerektiğini söyledi.

Vali, "Gazeteciler hedef alınarak yolumuz karartılmak isteniyor" diyerek, gazetecilere yönelik saldırılarla gerçeklerin halktan gizlenmek istendiğine dikkat çekti. 

Tara ve Bahadîn'in katledilmesine ilişkin Türk Konsolosluğu nezdinde girişimde bulunduklarını ve rahatsızlıklarını ilettiklerini söyleyen Ebubekir, durum karşısında herkesin kendisini sorumlu görmesi gerektiğini söyledi. 

Heyette yer alan gazeteci Emma Audrey ise Fransa'da gazetecilerin güvenliği ile ilgilenen CGT sendikası  ile çalıştığını hatırlattı. 

Tara ve Bahadîn'in ölümünden duyduğu üzüntüyü dile getiren Audrey, "Bir gazeteci öldürülünce, sadece bir gazeteci değil binlerce ses öldürülür" diye ekledi. 

Heyetin kentteki temasları sürüyor.