Kürdistan İslami Birlik Partisi (Yekgirtû Îslamî) Kürdistan Bölgesi'nde yaşanan son gelişmeleri değerlendirmek için yaptığı toplantının ardından 15 Ocak'a kadar süre tanıyarak, hükümette kalmaya devam kararı aldı.

Başûrê Kürdistan'da yaşanan protesto eylemlerinde tüm siyasi partilerin teşkilatları ateşe verilirken, Goran (Değişim) Hareketi ile Kürdistan İslami Topluluk (Komela İslami) hükümetten çekildiklerini açıklamışlardı.

Gözlerin çevrildiği Yekgirtû Îslami ise bugün Hewlêr'de yaptığı Başkanlık Konseyi toplantısında bölgede yaşanan son gelişmeleri ele aldı. Toplantının ardından basın açıklaması yapan Yekgirtû Îslami sözcüsü Hadi Elî, "Kürdistan Bölgesi’nin içinde bulunduğu hassas dönemi göz önünde bulundurarak" hükümette kalmaya devam ettiklerini, halkın yaşam şartlarının düzeltilmesi şartıyla nihai kararı 15 Ocak 2018 tarihinde vereceklerini söyledi.

Elî, partilerinin "Kürdistan'da yaşanan son olayların araştırılması için bir parlamento heyetinin oluşturulması", "gözaltına alınanların bir an önce serbest bırakılması", "protestoları amacından saptıranların yargılanması", "hükümetin eylemcilerin taleplerini karşılaması" ve "maaşların ödenmesi" şartlarını sıraladı.

Başûrê Kürdistan'da halkın hükümetin istifa etmesi ve seçimlerin yapılması talebiyle başlattığı eylemler sonrası Goran Hareketi ile Komela Îslamî hükümetten çekilme kararı almıştı.

Kürdistan Bölgesi Başbakanı Nêçirvan Barzani ise parlamentoya gönderdiği mektupta 3 ay içerisinde seçimlerin yapılması için karar alınmasını istemişti.

GÜNEY KÜRDİSTAN HÜKÜMETİ

Güney Kürdistan'da 2013 yılında yapılan seçimlerde 111 sandalyeli parlamento için Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) 38, Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) 18, Goran Hareketi 24, Yekgirtû İslamî 10 ve Komala İslamî ise 6 sandalye kazanmıştı. Diğer sandalyeler ise küçük partiler ve azınlıklara aitti.

9 ay süren hükümet kurma görüşmelerinden sonra KDP, YNK, Goran Hareketi, Yekgirtû İslamî ve Komala İslamî tarafından geniş tabanlı koalisyon hükümeti kurulmuştu.

Ekim 2015'te maaşların ödenmesi için yapılan protesto eylemlerinin ardından 12 Ekim 2015 tarihinde KDP, Goran (Değişim) Hareketi’nden olan parlamento başkanı Dr. Yusuf Muhammed'i Hewlêr’e sokmayarak parlamentonun kapısına kilit vurdu. Goran Hareketi bu durumun "darbe" olduğunu söyledi. KDP, daha sonra hükümette yer alan Goran’ın 5 bakanını da kabineden attı ve yerlerine ise KDP'den milletvekillerini atadı.

Goran'ı parlamento ve kabineden atan KDP tek başına ülkeyi yönetmeye başladı. Yaşanan siyasi ve ekonomik krizin üstünü örtmek için Haziran 2017'de bağımsızlık referandumu için karar alındı ve referandum tarihi olarak da 25 Eylül 2017 tarihi belirlendi.

Referandumdan sonra 16 Ekim günü harekete geçen Irak güçleri başta Kerkük olmak üzere tüm tartışmalı bölgeleri ele geçirerek Güney Kürdistan topraklarının yüzde 45'inden fazlasına el koydu.

Parti eksenli politikalar sonucu Güney Kürdistan kazanımlarına vurulan darbeler halkta büyük tepkiye neden oldu. 18 Aralık günü Güney Kürdistan'da başta Süleymaniye olmak üzere başlayan halk eylemlerinde tüm partilerin bürolarının ateşe verilmesi siyasi partilere olan tepki olarak yorumlandı.

Asayiş güçlerinin saldırıları ve KDP bürolarından açılan ateş sonucu Ranya'da 2, Koyê'de ise bir eylemci yaşamını yitirdi, yüzlerce kişi ise yaralandı. Ayrıca yüzlerce eylemci ise gözaltına alındı.