HPG Basın İrtibat Merkezi, Rodî Nalîn’in (Orhan Elma) Mêrdîn’in Kerboran ilçesinde işgalci Türk ordusuyla girdiği şiddetli çatışmada şehit düştüğünü açıkladı.

HPG Basın İrtibat Merkezi’nin yazılı açıklaması şöyle:

3 Aralık 2023 günü Mêrdîn’in Kerboran ilçesine bağlı Deywan beldesi civarında iki yoldaşımız düşmanla temasa girdi. Burada işgalci Türk ordusuna karşı elindeki ferdi silahlarla karşılık veren yoldaşlarımız, büyük bir cesaretle çatıştı. Yaşanan bu şiddetli çatışmada her iki yoldaşımız düşmanın eline sağ geçmemek için fedaice şehadete yürüdü. Şehit yoldaşlarımızdan birinin Rodî Nalîn yoldaş olduğu netleşmiştir. Diğer yoldaşımızın kimlik bilgileri netleştiğinde yurtsever halkımız ve kamuoyu ile paylaşılacaktır.

Yurtsever Marînê köyünün ve Mêrdîn halkının yiğit evladı olan Rodî yoldaşımız, özgürlük mücadelesine katıldığı 2007 yılından şehadete ulaştığı güne kadar büyük bir cesaret ve fedakarlıkla mücadele etti. Apocu fedai ruh ve devrimci bilinçle Medya Savunma Alanları’ndan Bakurê Kurdistan’ın birçok eyalet ve bölgesine kadar her yerde aşkla çalıştı. Önderliğimizi ve halkımızı özgürlüğüne kavuşturmak, düşman saldırılarını bertaraf etmek, şehitlerimizin anısına doğru sahip çıkmak ve üzerine düşen sorumlukların başarısı için tüm benliğini özgürlük mücadelesine adadı. Görev başında iken işgalci Türk ordusuyla temasa giren yoldaşımız, Apocu fedai militanlığa ve Mêrdîn yöresinin yiğitliğinin şanına yakışır şekilde düşmana karşı koydu ve şehadete ulaştı.

Rodî yoldaşımızın değerli ailesine, yurtsever Mêrdîn halkına ve tüm Kurdistan halkına başsağlığı diliyoruz. Rodîlerin fedaice katıldığı ve uğruna tereddütsüzce savaştığı özgürlük mücadelesini zafere ulaştırma sözü veriyoruz.

Rodî Nalîn yoldaşımızın kimlik bilgileri şöyledir:

Rodî Nalîn – Orhan Elma

FEDAİCE ŞEHADETE YÜRÜDÜ

Mêrdîn yöresi Kürtlerin tarihteki büyük konfederasyonlarına merkezlik eden, büyük bir tarihi geçmişi olan ve daima Kürtlüğünü, dilini, kültürünü korumayı başarabilmiş olan kadim bir Kürt bölgesidir. Toplumsal kültürünü ve kimliğini canlı bir şekilde yaşayan, bunu temsil etmekten gurur duyan Mêrdîn yöresi asimilasyonu, belleksizleşmeyi ve kimliksizleşmeyi asla kabul etmemiştir. Her zaman bir biçimde kendisini var etmeyi ve korumayı başarabilmiştir. Apocu hareketin ilk yayılma alanlarından biri olan Mêrdîn yöresi, Rêber Apo’nun da ilk süreçlerde bizzat gittiği, Hareketimizin kurucu kadrolarının büyük emekler verdiği, Apocular’ın en kıt imkanlarla örgütlenmeye çalıştığı ve bunu çok zorlu engeller pahasına başardığı bir alandır. Mêrdîn yöresi Ferhat Kurtaylar ile başlayıp kesintisiz bir biçimde özgürlük mücadelesine katılan binlerce evladıyla, şehadete ulaşan yurtseverleriyle, bedel ödeyen halkıyla, direngen kadınlarıyla, zindanda onlarca yıl direnen tutsaklarıyla, asil gençleriyle ve büyük serhildan geleneğiyle Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’nin tarihinde çok büyük bir yer edinmiştir. Çemê Şikestûnê ve Tûrcel’den Bagok’a, Dêrîk’ten Qoser ve Nisêbîn’e kadar Apocular’ın ve yurtsever Mêrdîn halkının özgürlük mücadelesinin sesi hep güçlü yankılanmıştır. Özgürlük mücadelesinin bastırılamayan sesi, bugün de kesintisiz bir biçimde devam etmekte ve zafere yürümektedir.

Mêrdîn yöresinin önemli yurtseverlik merkezlerinden biri de Nisêbîn ilçesi ve onun Marînê köyüdür. Bagok bölgesinin en tarihi ve yurtsever köylerinden biri olan Marînê, Apocular’ın çıkışıyla birlikte Rêber Apo’ya ve onun özgürlük hareketine gönül vermiş, Apocular’ın Kurdistan’ın özgürlüğünü sağlayacak yegane hareket olduğuna yürekten inanmıştır. Marînê halkı, bu inançla büyük fedakarlıklarda bulunmuş, onlarca evladını özgürlük mücadelesine katmış, düşmanın büyük zulmüne maruz kalmış ama hiçbir zaman düşmana baş eğmemiş ve onurlu yurtseverliğinden taviz vermemiştir. Marînê köyünün ilk gerillası Reşo (Nezîr) yoldaşla başlayıp, Dijwar (Metin Aslan), Pîroz (Şahnaz), Menîra, Sinan Dinç, Zahire Aslan, Kemal Bagok (Lokman Genç), Egîd Bagok (Mazlum Ok), Zafer Bagok (Abdulkadir Aydın), Bahadin Ufak, Ekrem Dinç, Abdulhadi Ok ve Rodî Mêrdîn (Levent Dayan) yoldaşlara kadar en değerli ve yiğit evlatlarını şehitler kervanına katmıştır. Marînê halkı, bu kahraman evlatlarının izinden yürüyerek bugün de asil yurtseverliğini tavizsizce sürdürmektedir.

Rodî Nalîn yoldaşımız da, yurtseverlik duygularıyla dopdolu olan Nisêbîn’in Marînê köyünde yaşama gözlerini açtı. Apocular’ın Mêrdîn ovasında yankılanan gür sesi ve kahramanlık destanlarıyla büyüdü. Rodî yoldaşımızın ablası Nalîn (Nadire Elma) yoldaşımız, 1992 yılında gerilla saflarına katıldı ve 1999’da Garzan’da şehadete ulaştı. Özgürlük mücadelesiyle iç içe olan bir ailede büyümesi, Rodî yoldaşımızın duygu dünyasını ve bilincini çok derinden etkiledi. Ailesinin ve köyünün güçlü yurtseverliğinden ötürü faşist TC devleti birçok baskı ve zulüm politikası uyguladı. Baş eğmediklerini gördüğünde ise bu soykırım saldırılarını sistematik hale getirdi. Rodî yoldaşımızın ailesi, düşman baskılarından ve zulmünden dolayı 1993’te ailece İstanbul’a göç etmek zorunda kaldı. Hem köyünde hem de gittiği metropolde faşist TC gerçekliğine her biçimde şahitlik ettiği için güçlü bir düşman bilinci oluştu. Rodî yoldaşımız, sömürgeci soykırımcı Türk devletinin yaptıklarını hiçbir zaman unutmadı. 1999’daki Uluslararası Komplo’dan duygusal anlamda oldukça etkilendi ve TC’nin asimilasyoncu okullarını bıraktı. Onurlu bir Kürt bireyi olarak Uluslararası Komplo’ya karşı durmak, özgür Kürt’ün ölüm fermanını yırtmak ve özgürlüğe ulaşmak için mücadele etmesi gerektiğine inanarak yurtsever devrimci gençlik çalışmalarına dahil oldu. Gençlik çalışmalarındaki aktif katılımı, coşkusu ve eylemci karakteriyle önemli roller oynadı. Daha sonra Özgür Yurttaş Hareketi çalışmalarına dahil olup, demokratik bir toplumun inşası ve örgütlenmesi için çalıştı. İki yıl boyunca aktif bir biçimde çalışırken yine düşmanın baskılarına ve gözaltlarına maruz kaldı. Fakat düşmanın hiçbir baskı ve saldırısı, direngen karakterli Rodî yoldaşımızı yolundan alıkoyamadı.

Rêber Apo’ya büyük bir aşkla bağlı olan Rodî yoldaşımız, Önderliğimizin Kürt halkı için taşıdığı büyük ve tarihi anlamın bilinci ile Rêber Apo konusunda hep hassas davranan bir genç oldu. 2007 yılında Rêber Apo’nun zehirlenmesine karşı Önderliğimizi korumak ve faşist düşmana cevap olmak amacıyla mücadele kararlılığını büyütüp gerilla saflarına katıldı. İlk gerilla eğitimini Xakurkê’de aldı. Gerilla saflarındaki Apocu fedai ruh, PKK’nin samimi yoldaşlığı ve Apocu paradigmanın yarattığı özgür bireye dayalı komünal yaşam kendisini derinden etkiledi. Gerilla saflarına katılarak çok doğru ve yerinde bir karar verdiğini görüp, büyük bir istekle çalışmalara katıldı. 2007’den 2011’e kadar Xakurkê alanında pratik faaliyet yürüttü. Hareketimizin efsanevi komutanlarından Şehîd Xebat Dêrîk, Şehîd Elîşêr Koçgirî, Şehîd Çîçek Kiçî gibi çok değerli Apocu komutanların komutası altında kendisini eğitip kişiliğini şekillendirdi.

GÖREVLERİN ÜSTESİNDEN GELMEYİ BAŞARDI

Büyük bir istekle yüzünü Bakurê Kurdistan’a dönen Rodî yoldaşımız, 2011 yılında Botan Sahası’na geçti. Wan eyaletinden Besta’ya, Cûdî’den Gabar’a Botan Sahası’nın birçok yerinde aktif faaliyet yürüttü. Rodî yoldaşımız, emekçi, fedakar, pratik zekası yüksek, girişken, yetenekli ve yüksek cesaretli kişiliği ile gittiği her alanda ve üstlendiği her çalışmada başarılı olmasını bildi. Aldığı tecrübeler, gördüğü eğitimler, yanı başında şehadete ulaşan yoldaşlarından öğrendikleri ve devrim mücadelesinden çıkardığı dersler kendisinde önemli bir birikim oluşturdu. Bu temelde büyük bir aşk ve tutkuyla soluksuz bir biçimde pratik yürüttü. Rodî yoldaşımız, Botan’daki 6 yıllık pratikten sonra aldığı tecrübeleri yoldaşlarıyla paylaşmak, kendisini Apocu ideoloji ve paradigmada derinleştirmek, yeni dönemin gerilla taktiklerinde uzmanlaşmak ve pratiğinin muhasebesini yapmak üzere Medya Savunma Alanları’na geçti. 2017 yılında Şehîd Îbrahîm Akademisi’nde eğitime dahil olan Rodî yoldaşımız, burada yaşadığı kararlaşma ve yoğunlaşma ile yeni dönem görevlerini üstlenmeye hazır hale geldi.

Apocu eğitimden aldığı güçle pratik alana yürüyen Rodî yoldaşımız, 2017 - 2019 yılları arasında Zap ve Metîna’da çeşitli görevler üstlenip çalışmalara katıldı. Sömürgeci soykırımcı Türk devletinin geliştirdiği işgal saldırılarına karşı hareketli birlikler içerisinde yer alıp, sorumluluk üstlendi ve düşmana amansız darbeler vurdu. Bakurê Kurdistan gerillacılığında önemli bir tecrübesi olan Rodî yoldaşımız, devrim görevlerine Bakur’da yanıt olmak üzere tekrardan yüzünü Bakurê Kurdistan’a döndü. Bakur’a geçip çetin koşullarda ve zor zamanlarda dönemin militanlık görevlerine cevap olmak için büyük bir fedakarlık sergileyerek çalıştı. Rêber Apo’ya, şehitlerimize ve cefakar halkımıza derinden bağlı olan Rodî yoldaşımız, özgürlük davamızın zafere ulaşması için her türlü zorluğu göze alarak mücadele etti. Yüksek yaratıcılığı ve çözüm üreten kişiliği sayesinde birçok önemli görevin üstesinden gelmeyi başardı.

Şehadete ulaştığı an’a kadar da duruşundan ve mücadelesinden taviz vermeyen Rodî yoldaşımız, Marînê köyünün, Mêrdîn yöresinin ve tüm Kurdistan halkının kahraman bir evladı olarak şehitler kervanına katıldı. Rodî yoldaşımız nasıl ki kendisinden önceki şehitlerin ayak izlerini takip edip mücadelelerini 16 yıl boyunca kesintisiz bir biçimde sürdürdüyse, Kürt halkının yiğit gençleri de Rodîlerin mücadele bayrağını devralacak ve mutlaka zafere taşıyacaktır.